Selamlar!
Hikayemize devam etmeden önce yıldızları yakmayı unutmayalım 🌟
Oy ve yorumlarınızı eksik etmezseniz sevinirim :')
Keyifli okumalar!
*
ATIŞ TALİMİ
*
Akşama kadar kimse kimseyle pek ilgilenmedi. Herkes kendi halinde vakit geçirmişti.
Saruhan bütün gün salondaki şöminenin yanındaki tekli koltuktan bir an bile kalkmamıştı. Eymen ise biriyle görüşeceğini söyleyerek dışarı çıkmış, İpek yalnız kalmak istediğini söyleyip odasına kapandığından beri hiç çıkmamıştı. Ben de neler döndüğünü bilmediğim için ortada kalakalmış, ne yapacağımı şaşırmıştım.
Devran her kimse ismiyle bile herkesin huzurunu kaçırmayı başarmıştı. Onun geldiği haberi eve öyle yoğun bir kasvet yaymıştı ki hakkında hiçbir şey bilmiyor olmama rağmen bütün günüm berbat bir karamsarlık içinde geçmişti.
Bir yanım Saruhan'la konuşup neler olduğunu sormamı söylüyordu. Diğer yanımsa haberi aldığı an yıkılan İpek'in yanında olup destek olmam gerektiğini... İçimdeki en güçlü ses; Eymen gibi evden çıkıp kendimi dışarı atmamı söyleyen sesti. Bilmediğim şeyler için keyfim kaçtığında kendimi kötü hissediyordum.
Kaç saattir yatağımda uzanmış bir şekilde duvarı izlediğimi hesaplamayı bırakalı çok olmuştu. Mutfağa ya da tuvalete gidiyormuş gibi yapıp etrafı kolaçan etmekten de sıkılmıştım.
Bütün gün boyunca yaptığım en faydalı şey sabah antrenman yapmak ve tavanı izlerken sıkıntıdan uykuya dalmak oldu. En son sıkıntıyla kendimi sırt üstü yatağa atmıştım. Bacaklarım yataktan sarkmış, kollarım da iki yana açık şekilde tavanı izleyerek uyumuştum. Ayıldığımdan beri de hareket etmeden aynı şekilde vakit geçirmeye devam ettim.
Uyanalı yarım saat bile olmamıştı ve ben geri uyumak için ne kadar çabalasam da başaramamıştım. Aklım bizimkilerdeydi çünkü. En çok da İpek'in neden o hale geldiğini merak ediyordum. Geçmişte Devran denen adamla İpek arasında yaşanma ihtimali olan yüzlerce olayı aklımda kurup her birine ayrı ayrı canımı sıkmış ve tüm keyfimi kaçırmıştım.
Birkaç dakikayı daha boşa harcadıktan sonra ellerimle yataktan destek alarak doğrulup yatağın ucunda oturmaya ve günün kalanında ne yapabileceğim hakkında düşünmeye başladım.
Yapmam gereken bazı şeyler vardı aslında. Herkes kendi halindeyken gidip o işlerimi halletmemin mantıklı olacağı düşüncesiyle daha fazla oyalanmadan kalkıp doğrudan duşa girdim. Antrenmandan geldiğim anda yaşadığımız gerginlik yüzünden terim üzerimde kurumuş ve duşa girmeye vaktim olmamıştı.
Banyoyla yatağım arasındaki on beş adımlık mesafede üzerimdekileri yavaşça çıkarıp odanın sağına soluna fırlatmıştım. Banyoya girdiğimde ise üzerimdeki ölü toprağından kurtulmak ister gibi soğuk bir duşla kendime geldim.
Yarım saatte banyodaki işimi hallettikten sonra hızlıca hazırlanıp gündelik kıyafetlerle hazırlığımı tamamladım. Siyah tayt ve siyah askılı bir crop giymiştim. Saçlarımı ise kuruladıktan sonra tepeden toplayıp sıkı bir atkuyruğu yaparak çantamla birlikte odamdan ayrıldım.
Her ne kadar işlerimi halletmek için çıkıyor olsam da evden kaçıyormuş ve İpek'i sorunlarıyla baş başa bırakıyormuş gibi kötü hissettim kendimi. Odasının önünden geçerken kararsızlığım beni birkaç dakika boyunca kapının önünde dikilmeme neden oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EĞER PEŞİNDEN GELİRSEM
Teen Fiction"Eğer peşinden gelirsem geri dönemeyeceğimi söylemiştin bana," dediğinde sesi titriyordu. "O gün seni dinlemeliydim."