27. BÖLÜM

165 10 36
                                    

Oy ve yorumları unutmayalım. Keyifli okumalar.

Mavi gözlü adam yüzükleri tuttuğu elini yumruk yapmış, hala veranda basamaklarında oturuyordu. Kızarmış mavi gözleriyle öylece dışarıya bakıyordu.

Barlas ne yapacağını bilemiyordu. Ayakta dikilmiş, bahçede volta atıyordu.

Birden gelen ağlama sesiyle kafasını yan tarafa çevirdi. Devrim dizlerini kendine çekmiş, kollarını üzerine sarmıştı. Şimdi ise kafasını dizine koymuş hıçkırarak ağlıyordu.

Barlas koşarak onun yanına geldi. Yanına oturdu. Omzuna elini koyarak tedirgin bir şekilde konuştu. "Kardeşim, lütfen böyle yapma. Hava çok soğuk, gel içeri girelim."

Devrim kafasını kaldırıp yaşlı gözleriyle Barlas'a baktı. Elini uzatıp avucunu açtı. Yüzükleri gösteriyordu. Titrek bir nefes verdi. "Barlas, bak yüzükleri verdi." dedi. Sesi ağlamaktan kısık çıkmıştı. "Ben bunca zaman yaşıyorum sanıyormuşum. O gelince yaşamın ne olduğunu anladım. Şimdi gitti ve ben nefes alamıyorum." Yumruk yaptığı eliyle sertçe göğsüne vurmaya başladı. "Bıraktığı gibi yaşayamıyorum. Ne ölüyüm ne de diri. Canım çok acıyor."

Barlas uzanıp Devrim'in göğsündeki elini tuttu. "Kardeşim lütfen sakin ol. Merak etme, Lara sadece sinirlendi. O da sensiz yapamaz tamam mı? Dönmesi yakındır. Siz birbirinizi çok seviyorsunuz, benim hiç şüphem yok." Barlas gerçek düşüncelerini söylemişti. Gerçekten böyle düşünüyordu.

Devrim ağlamaya devam ediyordu. Akşam olduğundan hava çok soğuktu. Mavi gözlü adam soğuğu hissetmiyordu. Tek hissettiği acıydı, tüm hücreleri donmuş gibiydi.

-

Meral yanında oturan kuzenine baktı. "Başladık dimi?" dedi.

"Başladık kuzen."

Meral gülümsüyordu. Lara az önce yaşananlardan dolayı gülümseyemese de, bunu gelecekleri için yaptığından sakin durmaya çalışıyordu.

Hepiniz diyorsunuz ki ne alaka? ahahahahahahahahh O zaman öğrenelim

Lara ve Okan'ın karşılaştığı gece Flashback-

Saatlerdir dertleşen kuzenler Okan'ı alt etmenin bir yolunu arıyordu. Bir şey biliyorlarsa o da Okan'ın artık başlarına bela olacağıydı. Bu işe Devrim ve Barlas'ı karıştırmadan halletmelilerdi.

Lara düşünüyordu. Okan'ı iyi tanırdı. O egosu ve kompleksleri olan biriydi. Tatmin olmadan gitmezdi. Lara'yı bir kez gördüyse bir daha peşini bırakmazdı. Ama onu bir kez ezerlerse, tıpkı bir böceği ezmek gibi bir daha toparlanamazdı.

"Meral." dedi Lara. "Aklıma çok iyi bir fikir geldi. Ama yapmalı mıyız emin değilim."

"Neymiş o? Anlat çabuk."

"Devrimle aramda bir kavga çıkarmalıyım." dedi Lara kararlı gibi. Meral gözlerini devirdi. "Aynen. Bizim ayı da seninle kavga ederdi."

"Ya dinle bir." dedi Lara. "Evden ayrılacağım bir kavga olmalı. Devrim buna inanmalı."

"Tamam ama neden?" dedi Meral. Kafası karışmış gibiydi.

"Yüksek ihtimal Okan artık gittiğimiz her yerde karşıma çıkacak. Peşime birilerini takmış olabilir." Sıcak çikolatasından bir yudum aldı. "Maalesef ki onu çok iyi tanıyorum ve şunu biliyorum; Onu sevdiğime inandırıp, sonrasında sadece bir oyun olduğunu söylersem, o pis egosu yerle bir olacak ve bir daha karşıma çıkmayacak." Meral'e baktı. "Ve bunu Devrim varken yapamam. Asla izin vermez. Ayrıca Okan Devrim'i etrafımda görürse zaten oyun kurduğumuzu anlar."

KİM BİLİR?Where stories live. Discover now