Bölüm94 Madam

1.3K 102 144
                                    

*****Chris

Ne zaman başladı bilmiyorum. Sadece bir iş diye başlamıştım yola ve geldiğim yere bak.

Yaşadığım duygunun ne olduğunu tanımlayamam.

Onun hakkında hiç bir şey bilmiyorum... Bildiğimi ne kadar sansamda.

Plan ve örgütün intikamı belki de sadece onunla olmak için bir bahaneydi, bilmiyorum...

Ölümden korkuyorum ve yenilginin kaçınılmaz olduğu belli. Ölmek istemiyorum, onun ölmesini istemiyorum.

Ama yine de... Eğer bir şans yaratabilirsem... Ufacık bir şans kaçması için, o zaman huzurla ölebilirim.

Neden bunu yapıyorum. Onun için neden ölmeyi göze alıyorum hiç bir fikrim yok. Sadece bir ses bana bunu bağırıyor.

Geri doğru giderken gözlerinden gelen yaşları görebiliyorum ve tek yapabildiğim öleceğim noktaya ilerlerken gülümsemek ve kaçması için fısıldamak.

Ölümün karanlık kucağına doğru gidiyor ve hayatım onunkine bağlıymışçasına kendimi öne atıyorum.

Bu duyguyu bilmiyorum. Bilemeyeceğim. Belki de yeterli zamanım yoktu.

Titremekte olan bedenimi dik tutmaya zorladım.

Birlikte geçirdiğimiz son bir kaç hafta bende derin izler bıraktı. Eğlenmek içindi ama şimdi geldiğimiz yere bak.

Ve şimdi öleceğim... Üzgünüm... Özür dilerim.

Bu duyguyu isimlendiremiyorum belki de ölümün eşiğindeyken bu sözcükleri telafuz etmek ağır geliyordur.

Ya da sana bırakacağı yükten korkuyorumdur.

Tsk sadece aptal bir aristokrat. Lanet olsun...

Sadık bir adamım. Kardeşini ve adını koyamadığım bu duyguyu koruyacağım. Ölsem bile... Ölsek bile.

Ölüm belki de bizi ayırmayacak ve tekrar birleşeceğiz. Belki o zaman yeterli zamanımız olur.

Görüşürüz... Belki de sonsuza dek... Sonuncu kez görüşürüz.

*****

Dudaklarını araladı ve fısıldadı. 'Kaç'

Hayır... Bu imkansız onu burada bırakıp kaçacak mıyım yani!?

Aptal beni hiç tanımadın ha!?

Bir anda arkasını döndü ve saldırmaya başladı. Ronald onunla oynuyor gibiydi ve gülerek tüm gücüyle yaptığı saldırıları dağıttı.

Ben de ölü bir bedenden kılıç aldım ve dikkati dağılmışken veliahta yaklaştım.

Yerde kan kaybeden veliahta kılıcımı dayadım.

-Ronald! Dur yoksa onu öldürürüm!

Veliaht çok kan kaybetmişti. Hala saldırabilirdi tabi ama yerdeyken dezavantajlı.

Ronald gülmeye başladı.

-Bunu beklemiyordum. Ama bunun beni durduracağını nereden biliyorsun?

Bilmiyorum... Açıkçası bilmiyorum.

Onun hakkında bir şey farkettim o normal davranmıyor o Ronald gibi bile değil!

Ronald hep gizemli ve gerektiğinde Ariel'in tarafındaydı. Onun dışında sadece izledi...

Ve daha demin dedikleri beni şuna çıkarttı. O beni geri döndüren varlık!

-Hani eşitsizliği düzeltmek adına beni buraya döndürmüştün!? Öyleyse bu da ne? O dediğin lanet tanrılardan ne farkın var sen de onun tarafındasın.

Gerçek Sahip Geri Döndü Where stories live. Discover now