Cin Hikayeleri +18

ESKİ AHŞAP EV

Selamün aleyküm ben başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum. Daha çocuktum ama evimizde paranormal olayların olduğunu anlayabiliyordum. Her gece üzerimde bir ağırlıkla uyanıyordum hatta annem başımızda baltayla beklerdi sabahlara kadar uyumazdı babam gurbette olduğu için başımızda sadece annem vardı. Bir şey olur diye endişelenip baltayla başımızda bekliyordu.

Bir gece annemle kız kardeşim mutfaktaydı biz altı kardeş yer yatağında yatıyorduk. Yine bir ağırlıkla gözlerimi açtım baktım abim kapıya çıkmış gözlerimi bana dikmiş korkunç bir şekilde bakıyordu hemen yattığım yerden o şokla sağıma yani abimin yattığı tarafa baktım ve yanımda uyuduğunu gördüm. O halde o kimdi hem şaşırmıştım çocukluk aklımla hem kapıda hem de yanımda nasıp olabilir diye düşünüyordum, o ara anne diyerek bağırdım annem mutfaktan geldi beni kucakladı mutfağa götürdü.

Evimiz ahşaptı sürekli gıcırtılar ve beraberinde ayak sesleri duyuyorduk. Bir sabah abim ibrik(güğüm) sesi ile uyandı. Güğüm tıpkı biri abdest alıyormuş gibi eğilip kalkıyordu sanki biri onu kullanıyordu. Abim güğümü izlemiş böyle ve benzeri bir sürü paranormal olaylar yaşıyorduk.

Yine bir gece vakti köylülerimiz ile birlikte mısır soyma imecesi yapıyorduk biz abilerim, amcam, komşumuzun oğlu arka balkondan eve kaçıyorduk. Bizimkiler olarak kullandığımız bir koridor vardı, bayağı karanlık bir koridordu o zamanlar elektrik yoktu. Karanlıktan birisi kolunu uzattı üzerinde siyah bir cübbe başında bere vardı kolları kalın ve oldukça uzun tüylüydü ve kocaman saati parlıyordu saatini bize gösterdi biz çok korktuk ama bağırsak annemler bize kızar diye sesimizi çıkaramadık çünkü eve kaçmıştık.

Köyde 12 yaşıma kadar yaşadım ve 12 yaşıma kadar bu tür olaylar devam etti. Sonra Samsun'a taşındık. Ara ara karabasan gelmeleri oluyordu. Samsun'da bir bakkal açtık yine amcamlarla birlikte kalıyorduk çok kalabalık bir aileydik bizim ailemiz 8 kişiden oluşuyordu, amcamların ise 4 kişiden oluşuyordu ve babaannemler de bizde kalıyordu. Bir akşam şeker almak için bakkala gittim bakkal da evimizin hemen karşısındaydı gidip gelmem beş dakika sürmedi. Döndüğümde merdivenin ışıkları sönmüştü ışığı açtığım zaman karşımda üzerinde upuzun bir pardösüsü olan başında da hoter elinde bavul gibi bir şey vardı, o an çığlık attım çok korkmuştum. O adam bana alttaki komşunun evde olup olmadığını sordu ben de korkudan cevap veremedim ve koşarak evimize çıktım.

Ve o gece kâbus gördüm merdivende gördüğüm o korkunç adam düz bir arazide beni kovalıyordu. Bir bina gördüm ve içeri girdim beşinci katına kadar koştum kapıya vurdum bir kadın açtı beni içeri al beni öldürecek diye bağırdım kadın beni içeri aldı. Sonra kapıyı sakın açma diye tembihledim. Bana sana ne senin kapın mı dedi ve kapıyı açtığı gibi adam beni canımı acıtarak gıdıkladı ve uykumdan korku içinde uyandım ve o adam üzerimdeydi. Bağırıyordum fakat sesim çıkmıyordu ve beni gıdıklamaya devam ediyordu canım çok acıyordu. Kız kardeşim yanımdaydı ama sesimi duyamıyordum.

Gel zaman git zaman 19 yaşımda görücü usulü ile evdendim eşim henüz askerliğini yapmamıştı. Ama kâbuslarım korkularım hala devam ediyordu. Eşim askerdeyken kayınvalidemler şehir dışına misafirliğe gittiler ben de eşimin erkek kardeşleriyle kalıyordum. Yalnızken korktuğum için eşimin kuzeni Hatice'yi çağırdım. Birlikte uyuduk, sahura kalktık yemeklerimizi yiyip tekrar geri yattık. Tam uykuya dalmışken gözlerim kendiliğinden açıldı oda apaydınlık gözüküyordu ben de sabah oldu zannettim. Çok güçlü ayak sesleri duydum, zemin tahtaydı. Yattığım odanın kapısını hızla açıldı, rüzgâr gibi ıslık sesi ile üstüme çullandı onu görmemek için gözlerimi sımsıkı kapattım. Ben kapattıkça sanki o güç gözlerimi açıyordu. Hatice'ye seslenmeye çalıştım fakat dilim dönmüyordu, besmele çekmeye çalışıyordum gene dilim dönmüyordu sadece bis diyebiliyordum. İnlemeye, sesimi duyurmaya çalıştım sonunda bir şekilde duyurdum Hatice beni dürttü ve kendime geldim, o şey de kayboldu.

Bir süre sonra eşim askerden geldi. Beş sene çocuğumuz olmadı. Beş senin sonunda gördüğümüz tedavilerle bir çocuğumuz oldu. Yeni doğum yaptığım için kayınvalidem beni köye yanına götürdü. Eşimde Samsun'da çalışıyordu. Eltimle aynı odada uyuyorduk doğumumun üçüncü gecesiydi, yine üzerimde bir ağırlıkla uyandım gözlerimi açtığımda başımda duman gibi görünen üç tane varlık vardı beni boğmaya çalışıyorlardı. Eltime sesleniyordum sesim çıkmıyordu.

Sonra birden ektim yanımda belirdi kıpırdamadan öyle bana bakıyordu gözleri simsiyahtı. Ne bakıyorsun beni boğuyorlar kurtar beni diyordum ama hala bana bakmaya devam ediyordu, ben çırpındıkça eltim sesimi duydu kendime geldiğimde eltim yatağında uyuyordu. Bana seslendi, yengeee! diyerek ve o an gördüğüm varlıklar ve eltim sandığım o varlık kayboldu. Deminden beri başıma gelmiş bana bakıyordun neden kurtarmadın dediğimde bana ben şimdi uyandım dedi. Ertesi gün beni kayınvalidemler hocaya götürdü. Hoca parmağıma bir şey damlattı, baktı, sonra bana muska yazdı oradan beni al bastığını düşünerek al kesmeye götürdüler bir süre korkunç hiç birşey yaşamadım. Bir yıl sonra muskayı kaybettim korkularım kâbuslarım tekrar başladı.