Cin Hikayeleri +18

Cinleri Araştırmaya Başladım

Sen Cinlenmişsin Seni Kurtarıyorum

Bir instagram takipçimizin özel olarak paylaştığı bir hikaye. Hikayenin önemli bir kısmı rüyada geçmekle beraber; içerik ve olay akışı açısından cinlerle ilgili ve yer yer tüyler ürpertici derecede korkutucu olduğu için "Cin Deneyimleri" kategorisinde paylaşmayı uygun gördüm.

İçeri Adımımı Atar Atmaz Bir Kükreme Sesi Geldi

O kadar ki korkudan elbiseleri bırakıp, güvenliğin yanına gittim.

Yaşım 35, Bursa'da ikamet ediyorum. Bundan yaklaşık 12 sene öncesine kadar cinlerle ilgili bilgilere kafayı takmıştım. Fabrikada gece vardiyasında çalışıyordum. Bir gün erkenden işe gittim. Gittiğimde elektrikler kesikti. Fabrika zifiri karanlık, göz gözü görmüyor. Üstümü değişmeye gittim. İçeri adımımı atar atmaz bir kükreme sesi geldi!..

Önce "Köpektir..." deyip, geçiştirdim. Ancak ses git gide artmaya başladı. Ben de ister istemez korkmaya başladım. O kadar ki korkudan elbiseleri bırakıp, güvenliğin yanına gittim. Sordum "Köpekler bağlı mı değil mi?" diye. Güvenlik hepsine bakıp "Köpekler bağlı." dedi bana. Bu arada bir arkadaş vardı; fabrikaya yakın oturuyordu. Yaşça benden küçüktü; o geldi yanıma.

Dedim ki "Hacı, elbiseleri değişcem; bana arkadaş olur musun? Işık tutsan içerde yeter bana." Aslında korkumdan onu yanıma çağırıyordum. "Tamam." dedi "Gidelim beraber." İçeriye adım atar atmaz o ses tekrar gelmeye başladı. Yanımdaki çocuk "Abi, bu ses de ne böyle?!" dedi. Ben de "Köpektir o'lum; boşver." dedim. Ama ses şiddetini artırmaya başlayınca bu iyice kendinden geçti başladı ağlamaya. Kendimi unutup arkadaşı zar zor dışarı çıkarttım.

Ustabaşı gelip; işin iptal olduğunu, yarın geleceğimizi söyleyince; tekrar gidip üzerimi alelacele değişip eve gittim. Eve varınca dayımların bizde olduğunu görüp, sohbet etmeye başladık. Saatler ilerledi ve dayımlar müsaade isteyip kalktılar. O kadar sıkışmıştım ki dayım evden daha adımını atar atmaz lavaboya koştum. İşimi görüp yatağa yattım.

Rüyamda Aynı Sahneleri Görmeye Başladım

Üç kişi top oynuyor ama o kadar çirkinler ki yüzleri kıldan görünmüyor.

İşin ilginç yanı rüyamda aynı sahneyi görüyordum: Dayımları yola vuruyoruz ve ben tuvalete koşuyorum. İşimi bitirip arkamı döndüğümde bir de ne göreyim! Yakın akrabanın kızı karşıma dikilmiş, gözleri kocaman, yüzü mosmor, gözleri bana dikilmiş vaziyette bana bakıyor. O an "Besmele çekeyim." dedim içimden ama tuvalette olduğum aklıma gelince, ne yapacağımı şaşırıp, kendimi dışarı atıp, çığlık çığlığa başlıyorum bağırmaya.

Rüya ama sanki saatler sürüyor... Sonra evden taşınıyoruz başka yere. Kimseyi tanımıyorum. Tek başıma gezmeye çıkıyorum; toprak bir yol ucu bucağı yok... Sadece bir basketbol sahası var. Üç kişi top oynuyor ama o kadar çirkinler ki yüzleri kıldan görünmüyor. Topa vurunca bana geliyor top. Ben de topu onlara atıyorum. Bu sefer üçü birden yanıma gelip, arkadaş olabileceğimizi söylüyorlar bana. Ben de kabul ediyorum ama rüyamda en ufak bir korku yok.

Sen Cinlenmişsin Seni Kurtarıyorum

"Sende bir şey var; gidelim bi' hocaya..." diyorlar. Ben de inat ediyorum

Sonra çıkartıp sarma tütün gibi birşey veriyorlar bana. Sigara olmadığı kesin olan bir şey... Bunlardan ayrılıp eve gidiyorum ama her yerim kaskatı olmuş ve acayip ağrıyor. Bizimkiler "Sende bir şey var; gidelim bi' hocaya..." diyorlar. Ben de inat ediyorum "N'olacak ki? Hiçbir şeyim yok..." diye. Neyse, beni birine götürüyorlar. İçeri girince; hayatımda öyle bir çirkin kadın görmedim daha önce.

Kadının önünde tencere içinde pislikler var. Karıştırıp bana bakıp üstüme tükürüyor. Ve bunu birkaç kez tekrarlıyor. Birden bana bakıp "Sen cinlenmişsin. Seni kurtarıyorum." diyor. Bu lafın üzerine ben de kahkaha atmaya başlayıp "Gördünüz mü? Cinlenmiş dedi bana" diyorum yanımdakilere gülerek.

Sonra; bir şeyler okuyup, tekrar tükürünce, vücudumda bir rahatlama olduğunu hissetmeye başladım. Sanki başımdan başlayarak, ayak ucumdan bir şeyin çıktığını hissettim. Öyle bir rahatladım ki anlatamam. Orada utanıp kendime geldim. Allah'a şükrettim iyi ki gerçek değil diye... Demem o ki; her şeyi kafaya takmamak lazım...