KERATİN +18

Keratin26

Sabaha karşı uyumuştuk. 2-3 saatlik uykunun ardından Deniz'in kollarından yavaşca çıkıp üzerime bir şeyler giydim.

Oturma odasına geldiğimde dün gece her şeyi öylece ortada bıraktığımı gördüm. Çoğu şey bayatlamıştı bile. Bir çöp torbası alıp her şeyi toparladım. Robotu da sessiz moda alıp çalıştırdım. Bunca işi kafamı dağıtmak için bu saatte yapıyordum. Yoksa dün yaşananları tekrar tekrar kafamda yaşamaya devam edicektim.

Yapıcak bir şey kalmayınca yatak odama geri döndüm. Deniz uyanmıştı.

"Günaydın."

"Günaydın"dedi gülümseyerek. Yataktan kalkıp bana sarıldı. Kollarımı ona doladım. Daha önce hiç hissetmediğim bir huzur vardı içimde.

"Kahvaltı için dışarı çıkalım mı? İşin yoksa tabi." Ardından başımı öpmüştü.

"Benim işim yok. Duş alırım ardından çıkarız." Banyoya doğru ilerledim.

Duş aldıktan sonra havlumu almadığımı fark ettim.

"Deniiizzz" diye içeri seslendim.

"Efendiiimm"

"Kapının yanındaki çekmecede havlular var, bir tane verir misin?"

Kısacık bir süre sonra elinde havluyla Deniz geldi. Duşakabinin camlarını aralayıp beni havluya sardı. Onunla birlikte banyodan çıktım. Bir şeyler yaşarız diye düşünmüştüm ama centilmen olmayı seçmişti.

Havluyu üzerimden atıp çıplak bir şekilde dolabımın önüne geçtim. Deniz'in bakışları üzerimdeydi.

"Hmm,sence ne giymeliyim?"

"Giyin bence" kahkaha attım. Bilerek yavaş yavaş hareket ediyordum. Oyalanıyordum.

"Çok yardımcı oldun."

"Sen de şu an bana hiç yardımcı olmuyorsun." Sesi kısık çıkmıştı.

Yatağın ucuna oturmuş beni seyrediyordu. Yavaşca ona doğru yürüdüm. Tam önünde durdum. Göğüslerim onun baş hizasındaydı. Bakışları oraya kitlendi.

Yavaşca yanına uzanırken sağ elini alıp vajinamın üstünde gezdirdim.

"Kıyafet konusunda yardımcı olamadın,bu konuda yardımcı olabilir misin?"

"Zevkle" önce ellerini sonrada dudaklarını gezdirdi. Bense hareketleri ile kıvranıyor ve inliyordum. Ben boşaldıktan sonra

"Yardımcı olabildik mi acaba?"

"Fazlasıyla"dedim nefes nefese.

Dudaklarıma kısa bir öpücük kondurdu.

"Duştan çıktın,saçlarını kurut bir şeyler giy. Üşütme. Ben içerde bekliyorum seni." Ardından odadan çıktı.

Hızlıca saçlarımı kurutup bir şeyler giydim. Onu fazla bekletmek istemiyordum.

İçeri geldiğimde oturma odasında bulamadım onu sonrasında mutfağa baktım. Buzdolabını açmış ona bakıyordu.

"Çok mu acıktın?" Kapının girişine yaslanırken sordum.

"Biraz."

"Hazırım ben çıkalım."

"Yememişsin hediyemi."

"Kıyamadım. Hem bozulmasın diye buzdolabında saklıyorum. Dolapta yer kalmadı." Dedim kapıyı kitlerken.

"Sen istersen ben yine alırım." Elimi tutmuştu. Sadece gülümsedim. İlk defa biri ile el ele tutuşup yürüyordum. Zaten Deniz sayesinde pek çok şeyin ilkini yaşamıştım.

_______________________________________

Birlikte çok tatlı bir kahvaltı mekanına gitmiştik. Ben pek kahvaltı insanı olmadığımdan ufak tefek bir şeyler yemiştim. Deniz ile kahkaha dolu uzun uzun sohbetler etmiştik.

"Sana diyorum,Can seninle konuşmak istiyormuş." Ben bunları düşünürken Tolun gelmiş beni dürtüyordu. Deniz beni eve bırakmış oradan da işe gitmişti bense gece buraya gelmiştim.

"Sekreterim misin Tolun sen. Gelsin ne istiyorsa söylesin. Zaten kolumu deştin."

"Sol yanıma vura vura çürüttün sol yanım eyle. Le le le le hanım. Ha... Türkü söyleye söyle uzaklaştı. Zaten bir iki dakika sonra da Can gelmişti.

"Selammm"dedim. Aramızda soğukluk olması işime gelmezdi. Aynı zamanda iş ortağımdı sonuçta.

"Selam" dedi çekingence. Ardından devam etti."Yoksun birkaç gündür. Ben geliyorum diye mi?" Gülmemi bastıramadım.

"Ben senin bu tarz işlere bir daha bulaşmayacağına eminim." Hiç de emin değildim. Babamın oğlu değildi sonuçta."Dolayısı ile sana kızgın değilim. Kendi işlerimden dolayı gelemedim. Üzerine alınma." Mert ve olayları ile ilgilenmiştim. Açılışlarını dün yapmışlardı ve o vakite kadar bir aksilik olmasın diye dakika dakika işin başındaydım.

"Bir daha ne bu işlere bulaşırım ne de burada yaparım." Yanımdan kalktı.

"Üst kata Akın'nın yanına dönmem lazım. Aramızda bir problem olmamasına sevindim." Gülümsedim.

Can'nın ardından Tolun tekrar geldi.

"Tolun kenarda bizi mi izliyordun?"

"Görünüyor muydum yoksa?"

"Hayır da yani gider gitmez gelince belli oldu. Yoksa fark etmemiştim."

"Bir dahakine birkaç dakika daha beklerim. Hem sana bir şeyler olmuş."

"Nolmuş?"dedim telaşla.

"Ne biliyim böyle bir tatlılık gelmiş gibi."

"Her zmanki gibiyim. Özel bir şey yok." Aslında dünüm ve sabahım o kadar güzel geçmişti ki çok mutlu hissediyordum.

"Ezgi ile nasıl gidiyor?"

"Oldu o zman ben bi üst kata bakayım."

"Tolun kaçmaya mı çalışıyorsun?"

"Yoooo"

"Akın ve Can yukarda zaten."

"Amaaan,o Can'a 31 çekmeyi bile ben öğrettim. Ben olmasam onu bile çözemezdi o." Kahkaha attım.

"Ya bi git Tolun." Dedim gülerek.

Tolun gittikten sonra biraz etrafa göz gezdirdim ve sonrasında da para ile ilgili detaylara baktım. Yaptığımız kârın bir kısmını artık kendime almanın vakti gelmişti.

*********************************
Bölüm sonu

Hikayeyi okuduğunuz için teşekkür ederim. Bol bol yorum yazmayı ve nölümü oylamayı unutmayınn!!!