•Beden ve Fikir Ayrılığı•

469 20 26
                                    

•Beden ve Fikir Ayrılığı•
-Bölüm 19-

Asil'den*

"Sevgilim, uyan." dedim ve Eflin'in alnından öptüm. Evet, Eflin. Bu isim ona daha çok yakışıyordu ve onu daha çok yansıtıyordu. Sadece onu kırmamak için ona söylemiyordum.

"Tamam, şimdi kalkıyorum." dedi ve uyumaya devam etti.

"Bugün podyuma çıkıyorsun." dediğimde hemen ayaklandı.

"O bugün müydü?"

"Evet sevgilim ve ben seni görmek için sabırsızlanıyorum." diyip dudaklarına uzun bir öpücük bıraktım. Bugün bir daha onu öpecek vakit bulabilir miyim, bilmiyorum.

"Ben üstümü giyinip çıkıyorum aşkım. Akşama görüşürüz." dediği şeyle şaşırıp kaldım. Bana ilk defa aşkım demişti. "Hey! Ne bakıyorsun öyle?"

"Yok bir şey." dedim yüzümdeki gülümsemeyle.

"Anladım ben senin derdini. Aşkım dedim diye di mi bunların hepsi?" sessiz kalmayı seçtim. "Sen benim aşkımsın. İnsanlar aşık olduğu kişilere öyle hitap etmez mi?"

"Eder."

"O yüzden bende sana böyle hitap etmeyi seçtim."

"Sana bir şey demek istiyorum ama alınma yok?"

"Kötü bir şey değilse alınmam." dedi tereddütle.

"Sence sana kötü bir şey demem mümkün mü? Şey diyecektim; arada sana Eflin desem senin için sorun olur mu? Yani sen bana kendini Afrodit diye tanıttın. Öyle hitap etmemi istediğini bili-" diyecektim ki dudaklarıma yapıştı.

"Bende sana bunu demek istiyordum. Şu an nedenini açıklayamam ama Eflin ismini senin ağzından duymak iyi hissettiriyor. Neyse sevgilim benim hazırlanmam lazım. Sende kahvaltını et." dedi ve duşa girdi.

💨

Afra, Batuhan ve Kılıç buraya bugün yeniden geliyorlardı, Eflin'i izlemek istemişlerdi. Uçaklarının inmesine az kalmıştı bu yüzden havaalanına onları almaya geldim.

..

Uçakları inmiş olmalı. Kitabımı okumayı bırakıp karşılamak için kapıda bekledim.

Bağrışmalar duyunca onların olduğunu anladım. Çünkü bu bağırış kesinlikle Batuhan'a aitti.

Afra onlardan uzaklaşıp koşa koşa kapıya koştu. "Merhaba, Rüzgar. Lütfen şunlarla ilgilen yoksa ben kafayı yiyeceğim. Susmak bilmiyorlar." dedi ve kenara çekildi.

"Sana da merhaba." dedim şaşkınlıkla. Batuhan ve Kılıç yanımıza gelince aralarındaki tartışmayı anlamaya çalıştım. "Hey, hey, sorun ne?"

"Kılıç'a sor." dedi Batuhan kızgınlıkla. Kılıç'a baktım.

"Sadece uçakta Afra'yla oturdum diye iki saattir sitem ediyor. Koltuklarımız yan yana geldiyse benim ne suçum var Batuhan?"

"Koltuğunu benim yanıma alacaktın Kılıç." diye bağırdı yine Batuhan.

"Özel uçakla gelseydik bunların hiçbiri olmazdı."

"Hep özel uçağa bineceğiz diye bir şey yok! Az diğer insanların da kullandığı uçağı kullanalım. Haksız mıyım, Rüzgar?" bakışları bana döndüğünde ne diyeceğimi bilemedim.

Sana DairWhere stories live. Discover now