•Baş Ağrısı•

347 19 66
                                    

•Baş Ağrısı•
-Bölüm 20-

R📞 -Afra, Eflin'e iyi bak tamam mı? İlaç almasına izin verme. Yemek yemesini sağla, aç kalmasın.

A📞 -Rüzgar, ne oluyor?

R📞 -Gerçekten anlatacak gücü bulamıyorum kendimde. Sadece Eflin'in yanında ol. Lütfen.

-Şu an en son oturduğumuz kafede oturuyordur büyük ihtimalle. Yağmur yağdığı için de bir süre de oradan kalkmaz. Onu oradan alıp otele götürmen lazım yoksa hasta olacak.

-Çok şey istediğimin farkındayım ama Eflin senden başkasına güvenmez.

A📞 -Yok, sorun değil. Tabii ki de Eflin'in yanında olacağım. Çıkıyorum şimdi otelden. Görüşürüz, Rüzgar.

R📞 -Kendine iyi bak.

dedim ve telefonu kapadım.

Otele girişimi yaptım ve odamıza geri döndüm. Alacaklarımı aldım. Buraya gelirken bir market görmüştüm, oradan Eflin'in sevdiği şeyleri aldım. Poşeti notla birlikte yatağın üstüne bıraktım. Ardından valizimle birlikte odadan çıktım. Havaalanına gitmek için taksi tuttum.

..

Eflin'den*

Afra gelip beni almıştı ve odama kadar bana eşlik etmişti. "Eflin, yalnız kalmak istediğine emin misin?"

"Evet, uykum var zaten uyurum şimdi. İyi geceler sana." dedim Afra'ya ve kapıyı yavaşça kapadım. İçeri bakındım belki buradadır diye ama değildi. Gitmişti. Zaten ne bekliyordum ki? Yatak odasının ışığını açtığımda yatağın üstünde poşetler gördüm. Kalbim deli gibi atmaya başladı. Benim ona dediğim şeylere rağmen beni hâlâ düşünüyordu... onu hak edecek ne yaptım bilmiyorum. Hastanede o kadar kadın varken o, benim yüzümü görmemesine rağmen bana aşık oldu. Ama bu artık değişecek. İlla beni unutacaktır. Ondan ayrılan bir kadını beklemeyecek. Zaten onu hak etmiyorum bile.

Poşetin içindekilere baktım. Badem, laktozsuz süt, kruvasan, çikolata falan vardı. Sevdiğim şeyleri unutmamıştı. Oda buram buram onun parfümü kokuyordu. Son zamanlarda aldığım tek güzel koku onun parfümüydü.

Aldığı şeylerden yemek istedim ama yiyemedim çünkü midem aşırı derece bulanmıştı ve kusacaktım. Lavaboya hızlıca koştum ve tuvalete kustum.

Asil olsaydı saçlarımı tutardı. Bu düşünce beni ağlatmaya yetti ve hüngür hüngür ağlamaya başladım. Özlüyordum. Hemde aşırı. Hayatımda bir kereliğine bencil olmamayı denedim ve onu da batıracağım.

Asil, eğer sensizliği beceremezsem ne olur beni affet sevgilim. Çünkü sana geri döndüğümde beni affetmezsen, işte ben o zaman yaşayamam. Çünkü sensizlik... tarif bile etmek istemiyorum.

Yiyeceklerin arasında bir not gördüm. Notta; "Eflin, bunları yemeni istiyorum. Uzaktan bakmanı değil. O yüzden sana benimle sevgili olmanı teklif ettiğim gibi yeniden soruyorum. Paris'ten dönene kadar sevdiğin şeyleri yer misin? Paris'ten sonrasının bir önemi yok çünkü birbirimizi herhalukarda bulacağız. Ve bulduğumuzda da seni bir daha bırakmayacağım Eflin. Çünkü bugün verdiğim karar hayatımın en kötü kararıydı."

Sana DairWhere stories live. Discover now