14

5.8K 299 77
                                    

26.02.2023

Arya Arıkan'dan

Beni seven birileri vardı, birileride değil. Ailem, ailem beni seviyordu.

Annem ve babam vardı, beni seviyorlardı.

Abilerim vardı, onlar da beni seviyordu.

Ben de alışmıştım onlara. Ailem,gerçekten ailemdi galiba. 

Sabah, kahvaltımla birlikte annem odaya gelmiş ve bana yemeğimi yedirmişti. Onun arkasından babam gelmiş bir daha hiç kimsenin bana zarar veremeyeceğini ve onun minik kızı olduğumu söylemişti.

Abimlerin gelmesini bekliyordum, onlar daha gelmemişti. Evet gece benim isteğimle Asrın abimle uyumuştuk ama diğerleri daha yanıma gelmemişlerdi.

Kapımın önünden gelen sesler ile birlikte bilgisayarımı kapatmak için hazırlandım.

Kapıya vurulduğunda 'Gel.' Diyerek kapıdakilerin içeri girmesini sağladım.

En önde Asrın abim varken arkasında sırayla Hazar, Barlas, Serhan, dün sınıfa geldiklerinde Kaan'ın yanına oturan esmer çocuk ve Kaan vardı.

Kaan'ın elinde çok büyük olmayan bir papatya buketi vardı.

Onun elinde ne kadar eğrelti dursa bile çok güzellerdi.

Bilgisayarımın ekranını indirip kapattığımda sağ tarafımdaki komodine bıraktım.

Sırtım acıyordu.

Asrın yatağın yanına oturduğunda başımı okşamış ve istediğim bir şey olup olmadığını sormuştu.

Olmadığını söylediğimde Hazar yatağın etrafında dolaşıp sağ tarafıma oturmuştu.

"Şarap içmeye ihtiyacın var diye yorumladım." Dediğinde "Yok diye yorumladım." Diyen Asrın'a yüzünü buruşturmuştu.

Balıkesir belediyesinin düzenlediği mahalleler arası turnuva.

İhtiyacın olan şey belliydi.

Karam tayfaya ne oldu? Sorusunu uzun saatlere yayarak tartışmak.

Serhan çalışma masasının sandalyesine oturup yatağın ucuna gelmişti.

Barlas Kaan'ın yanındaki çocuğu gösterip "Alp, Kaan'ın abisi benim arkadaşım. Yirmi yaşında lise okumaya devam ediyor diye yargılmak istersen kapı açık." Demişti.

Alp abiye gülümesiyip tanıştığıma memnun olduğumu belirtmek için kafamı yavaşça aşağı eğdim.

"Geçmiş olsun." Dediğinde teşekkür ettim. Sıra Kaan'a geldiğinde, Kaan elindeki papatya buketini bana uzatmıştı. Buketi alıp burnumu çiçeklere sürtüp kokusunu içime çektim.

"Geçmiş olsun." Demişti.

Geçirenler sağolsun.

"Sağol, çiçekler çok gğzel onlar için de teşekkür ederim." Dedim. O da beğendiğime sevindiği ile ilgili bir şeyler söyledi.

&&

"Kaan, oğlum sen ne zaman mezun olmayı düşünüyorsun liseden. Geldin yirmi yaşına." Diyen babama dönüp ardından Kaan'a baktım.

Yirmi yaşında mıydı?

"Daha yirmi olmadım, o kadar yaşlı değilim." Diyen Kaan'a gülmüştü babam.

"Koca adam oldun ha yirmi, ha on dokuz ne fark eder. Kazık çaktınız hepiniz, bir mezun olamadınız." Diyen babama bakıp gülümseyen annem:

LuziaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin