32. BÖLÜM

21 14 17
                                    

Gecenin karası inmişti tepemize. ışıldayan yıldızlar, dünyayı aydınlatan Hilal... Muhteşem bir gecenin güzelliğinden kopamamıştık ikimizde, ne o nede ben.

"Teşekkür ederim. Benimle beraber yıldızları izlediğin için."

Gülümsedi... Bir elini direksiyon'dan çekip baş parmağıyla yanağımı okşadı.

"Asıl ben teşekkür ederim... Herşeye rağmen benimle yıldızları izlediğin için."

'Herşeye rağmen' dediği kısmda sesi titremişti. Gözleri gözlerimi izlerken zorlukla yutkundum. Ne diyeceğimi bilemedim bir an.
Elini yanağımdan çekip tekrar direksiyona koydu. Gözlerimi izliyen kehribarları karanlık caddeyi izledi. Birşey düşündüğü bariz belli oluyordu lakin her ne düşünüyorsa bu onun canını fazlasıyla yakıyordu.

Boğazını temizlediğinde boynundaki hareketlilik yan porifiline muazzam bir görünüm kattı çene yapısı daha çıkıntılı gözüküyordu sanki.

"Buse... Kendini kötü veya ne bileyim kirlenmiş his etme..." Dedi. Fakat ben hiç birşey anlamamıştım.

"Anlamadım Aras. Ne demek istiyorsun? Biraz açık olur musun."

"Ben sana dokunmadım Buse. O gece sana dokunmadım sadece o izlenimi verdim. Biliyorum canının ne kadar yandığını ama ben buyum işte güvenilmez bir pic kurusuyum!.."

"Ne? Bir dakika, bir dakika ne yani herşey bir oyun muydu? gerçekten bana dokunma'dın mı?."

"Dokunmadım, dokunmadım." Diye yanıtladı sorularımı.

ikimizin de arasında derin bir sessizlik oluştu. Nice kelimeler boğazımda düğümlendi. Ne diyeceğimi bilemedim. Ama birşeyi net olarak biliyordum ki bu durum beni rahatlamıştı bir çok açıdan tabi.

.....

Zzz... Zzzz....

Uzun zamandır uyuduğum en güzel uykunun kollarından beni ayıran telefonumun berbat titreşim sesi idi... Durmadan zır sesi çıkartıp dururken güzel uykumun sürmesi imkansız birşeydi.

Sersemleşmiş halimle elimi komodinin üzerinde duran telefona uzattım. Ardı ardına kırpıştırdığım kirpiklerimi aralayıp telefonuma gelen mesaja baktım.

   — günaydın güzelim :).

  — hazırlan seni almaya geliyorum.

 
— bugün okula gitmeyeceğiz. Seni götürmek istediğim bir yer var.

Mesajı gönderen tabikide Aras' tı. İçim yine kıpır kıpır olmuştu. Ah kalbim! yine mi başladı bizim mesai, Yine mi yerinden ayrılmak istercesine çarpacak sın? lütfen kay bettiğim benliğime birde sen eklenme sonra toparlanamıyorum.

Ah! aptal Gece. Kalk hazırlan adam şimdi gelecek birde iki saat kapıda dikeceksin.
Kendi kendime söylenirken yataktan kalkıp banyoya yöneldim. Saniyeler içerisinde üzerindeki gecelik ten kurtulup sıcak suyun altına girdim.

....

Suyun verdiği rahatlık eş zamanda ayılmamada yardımcı olmuştu. Daha fazla vakit kaybetmemek adına asılı olan mini havlumu alıp bedenime sardım. Gerçi hoş ne kadar sardıysa o kadar sara bildim havlu anca göğüs ve dizlerimin baya üzerinde olan bacağımı örtmüş tü bornoz'umu ise odamda unutmuştum. Her neyse takıldığım  konu bu olmamalıydı...

Hemen kurutma makinasıyla ipeksi olan kahve saçlarımı kuruladım ve en sonunda onuda çekmeceye yerleştirdikten sonra banyodan çıktım. Hızlı adımlarım giysi dolabıma yönelirken duyduğum tanıdık ses ile yerimden fışkırdım.

BENİ KENDİNDEN KURTARWhere stories live. Discover now