399 48 62
                                    


Dünya dönüyor olabilir ama hepimiz için değil. Çünkü bazılarımızın dünyası enkaz altında kalabiliyor depremler olmasa dahi...

Bazılarımız bu yıkılmış dünyalar içinde yürümek istemez ama ben harabelerin içinde kalsam bile vazgeçmem.

"Kızım." diyen sese aldırış etmedim. İki gündür beni getirdikleri bu odaya ne zaman birisi girse uyuyormuş gibi yapıyordum.

"Sence de bu kadar tatil yeterli değil mi?"

O gün olanları hâlâ aklım almış değildi. Ne yapacağım konusunda şüphelerim vardı.

"Herkes gitti mi?" Diye sordum karşımdaki kadını şok edip onunla konuşarak.

" Farah." Dedi neşeyle " benimle konuşuyorsun." Bu söylediği hem hayalî hem de dünyanın en güzel olayıymış gibi davranıyordu. Hâlbuki tek yaptığım ona cevap vermekti. Sonsuza kadar susamazdım ya!

"Akif buraya gel." Diye seslendiğinde yetinmeyip ayağı fırlamış yatakta benim tarafıma kadar gelip boynuma sarılmıştı.

"Sonunda annecim. Öyle çok korktum ki bir daha benimle koşmayacaksın diye. "

Yanaklarıma ardı ardına öpücükler kondururken bir yandan da saclarımı okşuyordu . Onun bir anne oluğu kesindi . Çünkü anne gibi kokuyordu .Ama benim annem olmadığı da kesindi.

" Özür dilerim ." sesimi normal tutmaya çalışıyordum. Esasında korkudan baygınlık geçirmek üzereydim ama bunu ona beli etmemeye çalışıyordum.
Hâlâ burada olmam ne tür bir oyundu bilmiyordum ama buradaki herkes beni tanıyordu. Yalan değildi bunu görüyordum. Tek sorun benim onları tanımıyor oluşumdu. Ama emin olduğum bir şey varsa o da deli olmadığım ve buradan bir şekilde kurtulup ailemi bulmaktı.

Ankara'da bir tür kriz geçirmiştim. Çünkü evim yoktu. Var olan ev bana ait değildi. Orada başka bir kadın yaşıyordu. Ve tüm bunların hepsine ancak o kadar dayanabilmiştim. O kadar dayanmam bile mucuzeydi. Daha babamı aradığım ve kullanılmayan bir numarayla karşılaştığım ilk an bayılmamış olmam benim içinde sürprizdi.

" Özür dileme bebeğim." Bana biraz daha sokulup saçlarımı okşadı. "Özür dileme güzel bebeğim. Sen kötü bir şey yapmadın sadece biraz sinirlerin bozuk."

Sadece biraz sinirlerim mi bozuktu? Keşke öyle olsaydı. Keşke biraz daha dinlensem uyusam uyansam ve kaldığım yerden devam etseydim. Keşke gerçekten sadece sinirlerim bozulmuş olsaydı.

"Sence neden böyle oldu ?" diye sorduğumda beni sarmasına engel olmuyordum . tıpkı kızınında buna engel olmayacağı gibi. Onun kızı gibi davranıyordum. Ben olmayan başka bir Farah gibi.

"Yoğun ve stresli bir haftadan geçtin. Bir şekilde patlak verecekti." Nefeslendi. Beni biraz daha sevdi. " Esvedle tartışmışsınız. Sen onla ayrı kalmaya dayanamazsın onun da etkisi vardır."

Esved? Beni sokakta görüp peşimden bir an olmasın ayrılmayan çocuktan mı bahsediyordu?

O olmasa şu an nerede olurdum , bilmiyorum. Eğer benimle Ankara'ya kadar gelmezse? Muhtemelen o kadınlar benim deli olduğumu düşünüp polise haber verirdi ve ben de gerçek ailemin numarası dışında başka bir numarayı ezbere bilmediğim için onlarla bir daha asla iletişime geçemeyip neler olduğunu öğrenemezdim.

ÇOKLU OLASILIK Where stories live. Discover now