°•11•°

414 52 34
                                    

Bu bölüm çocuklar hakkındaki çoğu şey açıklanıyor umarım bu ne amk demezsiniz beklediğiniz gibi bir şey olduğunu sanmıyorum çünkü zksmzkmszols

İyi okumalarr~

Hyunjin:

Sabah yan odadan gelen çığlıklarla yerimden sıçrayarak uyandığımda benim irkilmemle kulağıma sızlanma sesleri dolmuştu. Başımı çevirdiğimde yanağını huysuzca çıplak göğsüme sürten Minho'yu gördüm. Neydi bu deja vu mu? Yine mi rüya görüyordum?

Ben bunu sorguluyor aynı zamanda uyurken bile kusursuz görünen yüz hatlarını izliyorken kapı birden hızla açılarak geriye çarptı. Kapının açılma şekli Jisung'un yaptığını açıkça gösterirken kapı açıldığında ilk gördüğüm kişi Changbin'di. Jisung ise... Changbin onu tek koluyla belinden kavramış yavru köpek taşır gibi taşıyordu. Neler dönüyordu burada?

"Minho?!"

Changbin'in sinirli sesini duyan Minho yerinde sıçrayarak benden ayrılırken ben her şeyi kafamda oturtmaya çalışıyordum. Uyandığımda Minho yanımdaydı yani dün gece yaşananlar rüya değildi. O beni gerçekten iyileştirmişti... Bir dakika... Biz gerçekten öpüşmüştük yani!

"Açıklayabilirim." Minho kocası bizi yatakta basmış gibi davranırken durum Changbin'in sinirli suratıyla birleşince şaşkınlıktan donup kalmamış olsam güleceğim bir manzara oluşturuyordu.

"Lan hangi birini?! Ben niye bu sincap kılıklıyla uyanıyorum?! Ve niye bundan ikimizinde haberi yok?! Sen niye bu adamla koyun koyuna yatıyorsun?! Son olarak onu iyileştirmiş olmana rağmen niye eskisinden daha iyi gözüküyorsun?" Son sorusu ben dahil herkesin kafasını karıştırmıştı açıkçası...

"Sen önce bir beni yere indirir misin?"

"Hayır aptal sincap, sus."

Jisung olduğu yerde göz devirirken Changbin gözlerini sadece Minho ve benim aramda dolaştırıyordu. Ayrıca gürültüye diğerleri de uyanmış yanımıza gelmişlerdi. Suratlarındaki henüz uyanamamış ifadeyle ne olup bittiğini çözmeye çalışıyorlardı.

"Ya tamam. Baştan sona açıklayacağım hepinize. Ama sadece bir kere anlatırım o yüzden hepiniz adam akıllı dinleyin." Bekleyip herkesten baş onayı aldıktan sonra devam etti. Ben de merakla kulak kesilmiştim tabii...

"Şimdi şöyle ki..." Belli ki uzun bir konuşma olacaktı...

•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

"Sen şeytansın." Minho Seungmin'e çatık kaşlarla baksa da cevap vermemişti. Ama bu konuda Seungmin pek de haksız sayılmazdı açıkçası. Bir gecede neler çevirmişti öyle?!

Bana uyandığımda rüya gördüğümü söylediği kısmı sadece yüzeysel olarak anlatmıştı. Ama gözlerinin onun kontrolü dışında dudaklarıma değdiğini farketmiştim ve bu çok hoşuma gitmişti. Ayrıca bana söyledikleri zihnime doldukça içime garip bir umut da doluyordu.

Ama bir sorun vardı ki... Minho'nun nasıl eskisinden iyi olduğunu bilmiyorduk. Hiçbirimizin bir fikri yoktu ama Minho mutlu gözüküyordu. Ağrılarının neredeyse tamamen geçtiğini söylediğinde hepimiz şaşırmıştık. Nasıl olmuştu bu? Sadece Felix'e sarıldığında bile ne kadar halsizleştiğini görmüştük. Tüm gece benimleydi hatta sarılarak uyumuştuk ama sanki beni iyileştirirken kendi de iyileşmişti...

Changbin ve Chan sürekli Minho'ya söylenirken hepimiz çıktık odadan. Minho sürekli gözlerini kaçırıyordu benden. Yüzüme baktığında gözlerimden özellikle kaçınıyor ama dudaklarıma takılıyordu. Sanırım aklı öpüşmemizden uzaklaşamayan tek kişi ben değildim.

Venom•° HyunHoWhere stories live. Discover now