K. Y. | Giriş

41.5K 3.1K 848
                                    

Güzel bir başlangıç olmasını canı gönülden istiyorum

Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz

Başlangıç tarihinizi not düşebilirsiniz

Başlangıç tarihinizi not düşebilirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Küllenen Yürekler | GİRİŞ


On Üç Sene Önce, Sekiz Yaşından Bir Anı.

Zayıf kollarının arasında tuttuğu yavru köpeği düşürmeden eve taşıyabilmek için sımsıkı sarılmıştı. Hâlinden gayet memnun olan yavru dilini dışarı çıkarmış hızlı hızlı soluyordu. Çenesinin ucuna köpeğin kafası değdiğinden yumuşak sarı tüyler tenini gıdıklıyor, küçük kız çocuğu bu tatlı hisle kıkır kıkır gülüyordu.

"Annen seni çok özlemiştir Gelincik," dedi saatlerdir kayıp olan yavruya hitaben. "Seni aradı hep, bir daha annenin yanından ayrılma olur mu? Anneler çocukları kaybolursa çok üzülür..."

Yokuşu nefes nefese tamamladığında evin avlusunda toplanmış olan ailesini gördü. Köpek kulübesinin önünde duruyorlardı. Heyecanla öne atıldı. "Anne, baba, abi! Bakın Karabaş'ın yavrusunu buldum!"

Abisi ve babası kılını kıpırdatmazken annesinin kendisine doğru dönüp yürümeye başladığını gördü. Kayıp köpeği bulmuş olmanın gururunu yaşıyordu ve her çocuk gibi bu başarısının tebrik edilmesini canı gönülden istiyordu.

Gözleriyle kucağındaki köpeği işaret ederek, "Anne bak, Gelinciği buldum. Haylaz aşağı mahalleye kaçmış." dedi beklentiyle gözlerini sevimlice açarak annesinin vereceği tepkiye odaklandı.

Annesinin yanına gelişini sabırla bekledi. Hiç konuşmayışı kalbini biraz kırsa da umudunu yitirmeyerek yeniden bıcır bıcır konuştu. "Onu tembihledim iyice. Bir daha annesinin yanından hiç ayrılmayacak."

Annesinin konuşmayışıyla gözlerindeki umut ışığı söndü. Tebrik edilmeyecekti besbelli. Olsun, yavru köpeğini bulmuştu ya. Önemli olan buydu.

Küçük dudaklarıyla yavru köpeği başından öptü. "Akıllı Gelinciğim benim," başını kaldırıp annesine baktı yeniden. "Karabaş nerede? Yavrusunu göstereyim ona, çok sevinecek onu görünce."

Annesi durgun bir sesle, "Karabaş yok artık kızım," dedi.

Tedirgince etrafa bakındı. "Nasıl yani?" diye sordu küçük yüreği korkuyla çarparken. "O da mı kayboldu yoksa?"

"Evlerden uzak bir yere atmak lâzım leşini, şimdiden kokmaya başladı." babasının konuşmasıyla tüylerinin diken diken olduğunu hissetti. Leş. Bu kelimenin ne anlama geldiğini geçen hafta komşunun ölen tavuklarından dolayı biliyordu.

KÜLLENEN YÜREKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin