seventeen

1.5K 266 248
                                    

O an, jisung saçlarını savuran minho'ya bakıp göz devirmiş, yarın yapacağı mükemmel köleliği umursamadan tüm gününü rahatça geçirmişti.

📎

"Jiss, jiiiisss uyan hadi!"

"Ne..?"

Oğlan, sabahın köründe yatakta öbür taraftan onu dürten kocasıyla uyanmış, ardından göz devirerek yatakta yan tarafa dönmüştü.

"Seni uyandırmak dünyanın en zor işi resmen"

Minho çocuğun dikkatini çekebilmek için, kalçasına koca bir şaplak attığında, jisung kaşlarını çatabildiği kadar çatmış, geri oğlanın olduğu tarafa dönerek triplere girmişti.

"Yah! Lee minho! İki dakika elin ayağın rahat dursun! Uyumak istiyorum!"

"Im, ımm olmazzz, ayrıca sabah geç uyanmana izin verdiğimi hatırlamıyorum"

"Sana sormak zorunda mıyım?"

"Kaybettiğin ladesi ne çabuk unuttun Lee jisung"

Küçüğünün gözleri sonuna kadar açılırken, büyüğü onun bu tepkisine sırıtmış, ardından esneyerek hafifçe doğrulmuştu.

"Kıyafetlerini odadaki banyoya yerleştirdim, ayrıca kahvaltım yarım saat'e önümde olsun"

Jisung hiçbirşey demeden karşısındakine 'ciddi misin?' bakışı atıyor, sonrasında ise yavaşça gözlerini kısıyordu.

"Hadi kalk artık, açlıktan ölmek üzereyim"

"Off"

Çocuk oflamak dışında başka birşey demeden odadaki banyoya gittiğinde, gördüğü kıyafetlerle duraksamış, sinirle kapıyı çarparak minho'nun yanına gitmişti.

"Ben siksen etek giymem!"

"Öyle bir seçenek sunduğunu hatırlamıyorum? Ayrıca ne istersem giyeceğini söylemiştik?"

"Benim gibi kız'ların gözdesi olan bir erkeğe etek giydiremezsin!"

"Afedersin sevgili eşim ama, o kızlar sadece bunu zevk için yapıyor yani seninle alakası yok. Ayrıca, senin vücudun sandığın gibi sert bir adamın vücuduna benzemiyor, o aptal düşüncelerinin aksine tatlı bir vücudun var, bunu red edemezsin"

"Ama-"

"Şimdi git giyin gel, bu bir rica değil Lee jisung, bu bir emir."

Oğlan sinirle ayaklarını yere vura vura lavaboya geri gittiğinde, minho kollarını boynunun altına almış, rahatça gözlerini kapatarak çıkacak olan jisung'u düşünmeye başlamıştı.

Çelimsiz olan beden siyah beyaz olan kıyafetleri giydiğinde, bir de yanında beyaz bir çıtçıtlı toka bulmuştu, tokayı ne yapacağını bilmediği için eteğin cebine atmış, ardından tuvaletteki boy aynasından kendine bakmaya başlamıştı.

one house two enemy / minsungWhere stories live. Discover now