25.

65 8 14
                                    

"Hayatım bak canın sıkılırsa komşunun köpeğiyle uğraşma ısıracak seni bir gün. Dolapta da çilekli pasta var iki dilim onları yersin. Hadi ben çıktım." diye Doğan'a seslenip kapıya ilerledim. Dalyarak'la birlikte halının üstünde oynuyordu. Bana öpücük atıp "Tamam, iyi eğlenceler." dedi.

Çağlar ve ben alışveriş merkezine gidecektik. Çağlar birkaç olaydan sonra Gürkan'ın da yardımıyla abisinden kredi kartı almıştı ve şimdi alışverişkolik bir manyak gibi sürekli bir şeyler alıyordu. Beni de çağırmıştı, onunla vakit geçirmek gerçekten iyi olabilirdi. Hem bu aralar evde çok bunalıyordum da, Doğan'dan dolayı değil tabii ki. İşte ev, beni bunaltıyordu sadece.

Kapının önünde Çağlar ve arabası duruyordu. Şaşkınlıkla ön koltuğa ilerledim. Açık camdan içeriye bakıp şoför koltuğundaki Çağlar'ı görünce şaşkınlığım arttı. "Sen araba kullanabiliyor muydun?" diye sordum. Ani sesim karşısında irkilip bana baktı. Bir süre sonra gülümsedi. "Tabi canım ne sandın. Yolculukta arkanın sefasını süreyim diye ses etmedim." dedi.

Gülümseyip kapıyı açtım ve yanına oturdum. Çağlar arabayı çalıştırıp sürmeye başlayıca son kez eve gerginlikle baktım. Yaşanan olaylardan sonra Doğan'ı ilk kez başıboş bırakıyordum ve içim hiç rahat değildi. Gerçi sabah epey neşeli gözüküyordu, zaten o yüzden çıkmaktan vazgeçmedim.

Biraz ilerledikten sonra Çağlar kafasını yoldan çevirmeden. "Doğan'ı mı düşünüyorsun?" diye sordu. Mırıldanarak onayladım. Kafasını sallayıp kısa süreliğine bana baktı. "Takma kafanı eğlenmene bak. Ben Gürkan'a söyledim. İşten çıkınca yanına geçecek." dedi. İşte şimdi içim daha da rahattı. Çağlar'a teşekkür ettim. Hala grubun annesi gibiydi. Her şeyi öncesinden düşünüp planlıyor, hepimizin mutluluğuyla yakından ilgileniyordu.

Buna rağmen Çağlar hala modumun düşük olduğunu görünce oflayarak hareketli bir şarkı açtı. "Sen de kocakarı mısın nesin? Eğlenmeye gidiyoruz dostum." dedi. Gülümsemeye çalıştım. Onu kırmak da istemiyordum ama hiç eğlence modunda değildim işte. O da bunu fark etmiş olmalı ki müziği geri kapattı.

"Tamam be, anlat bakalım hiç seviştiniz mi?" dedi.

Anlık gelen ve kesinlikle çok özel olan bu soru karşısında verdiğim tepki "NE?" diye şaşkınca bağırıp Çağlar'a dönmek oldu. Kıkırdayıp bana baktı. "Ya konu açıyorum işte ne var?" dedi.

Biraz yerimde kımıldanıp camdan dışarıya baktım. "Yok.." diye mırıldandım.

Şaşkınlıkla "Neden?" diye sordu.

"Ya biliyorsun işte Doğan'ın küçükken yaşadıklarını. Ya istemezse? Ya kendini kötü hissederse? Ne bileyim."

"Bak, sen çok düşünüyorsun. İstemezse istemiyorum der. Zorlayacak halin yok ya."

"Sen sordun mu ki Gürkan'a?"

"Sayılır."

"Ne dedi peki?

"İstemiyorum."

Kaşlarını çatıp sessizce mırıldandı. Son söylediğine istemsizce kahkaha attım. Çağlar bana bakıp güldü. "Ha şöyle ya. Gül biraz." dedi.

Kafamı tekrar camdan dışarı çevirdim ama gülümsemem silinmemişti. Çağlar eliyle direksiyon üzerinde ritim tutarken yan gözle bana baktı.

"Yani, Gürkan da ilk başta çok istemiyordu. Korkuları vardı. Bir de aramızda kalsın ama ufaktan bir hardcore fetişi var... elini kolunu bağlamamı falan istiyor ba-" derken öksürerek lafını kestim.

"Çağlar... anne babamın seks hikayesini dinliyor gibiyim şu an sus nolur." dedim.

Ufak bir kahkaha attı. "Ya neyse. Demeye çalıştığım şey herkesin yaklaşımı farklı oluyor ama denemeden de bilemezsin. Sen yavaşça konuyu aç, istemezse bir daha lafını bile açmazsın. Kendi hazır olunca gelir zaten." dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

M.A.S.A (remastered)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin