14. Yol Yakınken

2.8K 242 48
                                    





Geceye fırlatılmış bir bölüm...

Yorumlarınızı bekliyorum ne yapayım ayol ahajaj


🪷







Teyzemi binbir türlü dikkatle eve getirip koltuğa yaptırdıktan sonra. Doktorun stres yok, ev işi yok, ayağa kalkmak yok talimatlarını tekrarladık. Annem on gün kalacağı için gündüz o bakacaktı teyzeme böylece yalnız kalmayacaktı.

Bavulumu koridorda bırakıp salona geçtim.

"Miraç, hadi taş kağıt makas" dedim elimi yumruk yapıp diğerinin içine koyarak. Aynı şekilde o da.

"Niye?"

"Yukarısı için" dedim. "Üçte üç yapan kazanır."

"Ben niye benim evim için oyun oynuyorum ya!" Tüh be hemen anladı.

"Senin rahatın bozulmasın diye tatlım."

"He! Yemezler."

"Hadi ya. Şimdi kim uğraşacak taşıma yerleştirmeyle. Benim odam hazır, senin odan da öyle. Zaten bir yatıp kalkıyorum."

"Bana ne ya."

"Kaybedeceksin biliyorsun değil mi?"

"Ben bu oyunda çok kötüyüm, hep taş yapıyorum, sende hep kağıt yaparsan kaybederim."

"Bir de söylüyor ya" dediğimde kahkahalar havada uçuştu.

"Şöyle yapalım, sen kal yukarıda tamam ama cumartesi geceleri benim olur. Arkadaşlarım geliyor, pes oynuyoruz."

"Tamam, ben burada kalırım o geceler."

"Bir de evin haftalık temizliği senden sorulur."

"Kabul etme" dedi teyzem. Tamda kabul diyecektim.

"Yenge karışma ya. O kullanacak evi, yapsın bana ne."

"Oğlum sen bir gecede altını üstüne getiriyorsun evin, yazık değil mi kıza? Üçkağıtçılık yapma."

"Pazar günleri birlikte yapacağız temizliği" dedim orta yolu bularak.

"İyi tamam."

"Heh oldu bu, bavulumu yukarıya çıkarayım da bir duş alayım."

Eniştem - "Önce alışverişe gidelum kizum."

Annem - "Nil'i markete götürmek istemezsin Fatih."

Babam - "Bende giderim niye?"

"Siz bilirsiniz tabi ama bakın söylüyorum zor çıkarsınız."

"Bir şey olmaz" dedi babam ama beni tam olarak tanımıyordu. Ben bile markete girince kendimi tanımıyordum. Teyzemin yaptığı listeye annem ekleme yaptı.

Eniştem, Miraç, ben ve babam markete gitmek için evden ayrıldık. Bir tek eniştemin arabası yoktu sanırım. Babamın jeepine bindik hep birlikte.

Şehir merkezinin en büyük marketine girdik. Eniştem elinde listeyle gezerken Miraç onunlaydı. Ben en sevdiğim yere, abur cubur reyonuna geçip kendimi durduramaz bir şekilde elime aldığımı oracıkta yemeye başladım. Kendimi kaybettiğim tek yer burası olabilirdi ve yerler hep ambalaj çöpleri. Birinin onları toplayıp kasadan geçirmesi lazımdı, ben unuturum ve marketten çıkamam.

Bunu babam yapacaktı, bu yüzden peşimdeydi. Annem bu kadar çok yediğim için beni doktora götürmüştü de doktor bunun psikolojik olduğunu söylemişti. Babasızlık kolay değildi ve içimden hep bastırılmış duygular vardı. Hep de böyle anlarda dışa vururum. Beni kaybettiğinizi sandığınız zaman yakınlarda bir markete girip, böyle bir reyonun önüne gelmeniz yeterdi.

BUL BENİ Where stories live. Discover now