Your Distance (BL) Novel

Bölüm 87

Çatı 

Daha sonra, bir görüntülü görüşme sırasında Ting Shuang, Bai Changyi'ye "Hiç başkasının arkasından kötü konuştuğun oldu mu?" diye sordu.

Bai Changyi bir an düşündü, "Profesörün arkasından aptal demek gibi mi?"

Ting Shuang: "..."

Ting Shuang: "Sormamışım gibi davran."

Bir süre sonra, yine de söylemeden edemedi, "Demek istediğim - yapmayacağını bilsem de - benden şikayet etmek istiyorsan, başkalarına şikayet edemezsin, sadece benim önümde şikayet edebilirsin."

Bai Changyi'nin yüz ifadesini gözlemlerken  "Gerçekten de şikâyet etmiyorsun, değil mi? Ben çok iyiyim!" dedi.

"Biliyorum." Bai Changyi, "Bu yüzden seni sık sık düşünmekten başka çarem yok. Bunu bir şikayet olarak kabul edebilirsin."

Ting Shuang'ın ağzı yukarı kıvrıldı, "Mm... O zaman benim de bir şikayetim var."

Bai Changyi de gülümsedi, "Sadece söyle."

Bai Changyi'den şikâyet etmek gerçekten zordu. Ting Shuang uzun süre düşündü ve sonunda bir tane buldu. Özellikle baştan çıkarıcı bir sesle, "Bana bıraktığın kalem. Çok. Çok. İnce."

Ertesi gün, evi temizleyen teyze banyoyu temizlerken küvetin yanında hala ıslak olan çok pahalı bir kalem buldu. Hemen sildi ve dadıya getirdi. Dadı da kalemi Zhu Ao'ya verdi ve Ting Shuang'ın yatak odasının yanındaki banyoda bulunduğunu söyledi.

Akşam yemeğinde Zhu Ao kalemi Ting Shuang'a uzattı, "Senin mi?"

Ting Shuang bir gece önce kalemi nereye attığını hatırlamak için bir saniye düşündü ve sonra sifonu çekmeden ya da kalp atışları hızlanmadan cevap verdi, "Ah evet, dün gece küvetteyken bazı algoritmalar hakkında düşünüyordum. Not almazsam unuturum diye korktum."

Zhu Ao başını salladı ve Zhu Wenjia'ya dönerek " Ağabeyinden bir şeyler öğren" dedi.

Duruşmadan bu yana, Zhu Wenjia kendinden nefret etme durumuna düşmüştü ve Ting Shuang müdahale etme zahmetine girmemişti. Böyle şeyler için kendinize güvenmek zorundaydınız. Zhu Wenjia Ting Shuang'a birini bulmak için bir uygulama indirebilirdi ama Ting Shuang Zhu Wenjia'ya bir anne bulmak için bir uygulama indiremezdi.

Weng Yunyi'nin davasının kararını bilmek bile istemiyordu.

Kararın açıklandığı gün avukat onu aramıştı, ancak kararı söylemeden önce Ting Shuang, "Söylesene, bunu duyduktan sonra mutlu mu olurum yoksa mutsuz mu?" diye sordu.

Avukat bir süre düşündü, "Bunu söylemek zor."

Ting Shuang gülümsedi ve "Ben de öyle düşünürdüm. Karar ne olursa olsun, benim konumumda mutlu ya da mutsuz olmak her ikisi de uygunsuz olacaktır."

Avukat durakladı, "O halde, hâlâ kararı duymak istiyor musunuz?"

"Hayır," dedi Ting Shuang şaka yapar gibi, "Gereksiz bilgiler hafızada yer kaplıyor."

Bu şeylerin yavaş yavaş kendisiyle daha az alakalı olmaya başladığını hissediyordu.

Denizin derinliklerinden yavaş yavaş yükselen bir insan gibi, derisinin üzerindeki son su tabakasının çatlamasını ve damlacıklar halinde denize düşmesini beklemesi gerekiyordu, sonra sakince güneşin altına geri dönebilirdi.

Her gün rutin olarak erkenden kalkıp Zhu Ao ile kahvaltı ediyor, işe gitmeden önce, şimdi bile hala sevmediği işinde elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordu. Akşam eve döndüğünde, yemek yemek ve yürüyüş yapmak için bir kez daha Zhu Ao'ya eşlik ederdi.