KAFES -GAY

6

Tıklatılan odamın kapısı ile gözlerimi aralarken, odaya dolan loş ışıkta başımın ağrısı kendini daha çok belli etmişti.

Bütün gece ağrıdan uyuyamamıştım. Vücudumdaki yaralar öyle canımı yakıyordu ki hareket etmek bile o an çok zor gelmişti.

"Arjen, Abdullah baba seni çağırıyor."

"Geliyorum." Serpil kapıdan uzaklaştığında ayağa kalkmış ve dün gece, yer yer kan olan gömleğimi çıkarmıştım.

"Hay sikeyim, kargalar daha bokunu yemedi." Üstüme tekrar beyaz bir gömlek geçirip, saçlarımı düzelttikten sonra odadan çıkmıştım.

"Serpil." Mutfağa doğru seslendikten birkaç saniye sonra Serpil, ıslak ellerini altındaki bol eteğe silerek kapıdan kafasını uzatmıştı.

"Efendim?"

"Şu odamı bir temizletsen olur mu, çok dağıldı." Tatlı tebessümü dudaklarına yayılırken kafasını usul usul sallamıştı.

"Eyvallah, hadi Allaha emanet."

"Arjen." Arkamı döndüğüm an kısık çıkan sesi ile tekrar ona doğru dönmüştüm.

"Yeni bir yer açılmış, kahveci. İdil Hanım bahsederken duydum. Oraya gidelim mi?" Heyecanlı sesi ile bu sefer ben tebessüm etmiştim.

"Kızlara sordun mu?" Kafasını olumsuz anlamda sallamış, sarkıttığı dudağı ile alttan bana bakmıştı.

"Sen dışında kimse ile çıkmama izin vermiyorlar." İç çekerek ona uzanmış, önüne düşen tutamı kulağının arkasına sıkıştırmıştım. Yanakları anında kızarmıştı.

"Tamam, işlerimi halledersek gideriz."

"Teşekkür ederiim." Hevesli bir şekilde o mutfağa geri dönmüş, bense yukarı çıkmıştım. Abdullah baba kuş sütü eksik olan sofrasında kahvaltısı yapıyordu.

"Beni çağırmışsın baba." Kafasını sofradan kaldırmadan elini uzatmıştı. Uzattığı elini öpüp, çekilmiş ve hazır olda beklemeye devam etmiştim.

"Şirkette yolsuzluk yapan iti yakalamışlar. Depoya gidip icabına bak."

"Emredersin baba."

"Sonrada şirkete geç, işleri kontrol et. İdil birkaç şeyde zorlanmış, sen hallet onları. İyice yoldan çıktılar, kendini göster ki gözleri korksun."

"Tamam baba." Ağzını peçeteye silerken kafasını kaldırmış, beni süzmüştü. Yüzü anında buruşurken eli ile çıkmamı işaret etmişti. Onun dediğini yapıp çıktığımda rahat bir nefes almıştım.

Evden çıkıp, depoya giderken torpido gözündeki paketin içinden bir dal sigara çıkarmıştım. Normalde içmezdim ama son günlerde her şey çok fazla üstüme geliyordu. Arabayı sabit bir hızda sürerken sigarayı yakmış ve içime derin bir nefes çekmiştim.

Biraz sonra göreceğim şeyler hiç hoşuma gitmeyecekti, bunu biliyordum ancak vefa borcumu bir şekilde ödemem gerekiyordu.