8

1K 96 21
                                    

Üstümdeki bakışlardan dolayı ne Serpil'e ne de önümde buz olan kahveye odaklanamamıştım. Öyle huzursuz hissediyordum ki bacağım titremekten uyuşmuştu.

"Arjen, bir sorun mu var?" Bakışlarımı masadan çekmiş ve bana bakan Serpil'e yönlendirmiştim.

"Hayır, hadi ye tatlını kalkalım."

"Şurada birkaç fotoğrafımı çeker misin?" Onun masasındaki hareketlenme ile oraya bakmıştım. Sırıtarak bizim masamıza doğru gelirken kafamı belli belirsiz olumsuz anlamda sallayınca sırıtması daha da büyümüş ve kafası ile lavaboların olduğu yeri işaret etmişti.

"Ben bir lavaboya gideyim." Onun cevap vermesini beklemeden ayaklanmıştım. Terleyen avuç içlerimi kumaş pantolonuma silerken onun ardından lavaboya girmem ile sırtımın soğuk fayansa yaslanmasının arasında saniyeler vardı.

"Yine tekme atmayacaksın değil mi?" Nutkum tutulmuş gibiydi. O kadar yakınımda duruyordu ki nefesi direkt dudaklarıma çarpıyordu.

"Sana diyorum fare." Önüme düşen saç tutamını ondan beklenmeyecek naziklik ile arkaya ittiğinde kafamı olumsuz anlamda sallamıştım. Kalbim öyle hızlı atıyordu ki sesini duymasından korkmuştum.

"Sevgilin senin tipin değil, beğenmedim."

"Sevgilim değil."

"Güzel. Önümde engel olmasını sevmem, olursa da kaldırırım."

"Neden?" Gülüşü bu sefer sırıtmadan uzak, anlayışlı bir hal almıştı.

"Beğendiğim şeylerin başkasında olmasını sevmem Arjen." İsmimi kulağıma üfler şekilde söyledikten sonra geri çekilmiş ve gömleğimin yakasını düzeltmişti.

"Yarın gece, mekanda ol." O çıktığında elimi kalbime koymuş ve biraz sakinleşmeye çalışmıştım. Ömrümden ilk kez bu kadar heyecanlı ve etkilenmiş hissediyordum. Biraz sakinleştikten sonra lavabodan çıkmış ve Serpil'in yanına geçmiştim.

"Hadi gidelim."

"Fotoğraf çek-"

"Serpil, hadi." Sesim sert çıkmış olacak ki anında susmuş ve masadan kalkmıştı. Ona yol verip, önümden gitmesini sağlarken Çakır, ters bir şekilde çıkana kadar Serpil'i izlemişti.İkimizde arabaya bindiğimizde direkt gaza basmıştım.

Beğendiğim şeylerin başkasında olmasını sevmem demişti. Beni beğendiğini ima etmişti ama bu bana çok saçma geliyordu. Etrafında bir sürü güzel kadın ve yakışıklı erkek varken beni beğenmesi garipti.

"Çok canın yandı mı?"

"Ne?"

"Geçen gece, Abdullah babanın odasına çıktığında diyorum. Çok canın yandı mı?" Sesi titrerken yandan ona bakıp, tebessüm etmiştim.

"Çok daha kötülerini yaşadım, biliyorsun. Bu hiçbir şey değil."

KAFES -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin