21. BÖLÜM:

220 18 9
                                    

Canlarım kitabıma yorum yazar mısınız lütfen? Böyle kendimi çok yalnız hissediyorum.

...

Sonunda adışarı öıktığımda Buğra'nın verdiği çekerek şükrettim. Aksi taktirde kıçım donabilirdi.

Arkamdan otuz küsür kadın ve erkek korumayla pek rahat olamasam da havasızlıktan ölmekten iyi olduğunu düşündüm.

Hayır yani ne gerek var bu kadar misafire? Whatsapp'dan cuma mesajı atar gibi beni duyuramıyor musunuz?

Tam o an da "Merhaba, "diye bir ses duydum.  Kafamı sesin geldiği tarafa çevirdim. Karşımda Valter denilen yakışıklı şahsiyet duruyordu. " merhaba? " dedim, ben de onu cevapsız bırakmamak için.

Elini uzattı. "Henüz tanışamadık. Ben Valter Riccardo. " elini nazikçe sıktım. "Süheyla Yaman, memnun oldum. " elimi nazikçe dudaklarına götürdü. Hoş bir öpücük kondurdu, yumuşak dudakları ile.

Ama ben yapamam. Ama ben ıı...

El öpmeye karşı zââfım var benim ama... Hile bu!

Kendimden geçtiğimi saklamak adına gülümsedim.

Gözlerinde hoş bir parıltı vardı. Bana karşı oldukça nazikti. Nadide bir çiçeği tutar gibi tutuyordu elimi.

Elimi elimden çekerken konuştu. "Yanlış anlamazsanız, kaç yaşındasınız? " kaşlarım cesareti karşısında kalktı. Kim yeni tanıştığı bir kadına öylece yaşını sorardı?

Sorusunu, her ne kadar absürt bulsamda yanıtsız bırakmadım. "Henüz on yedi yaşındayım. Dört ay sonra on sekiz olacağım. "

Bakışlarından kısa bir an hayal kırklığı geçsede bunu usta bir şekilde sakladı.

Her ne kadar haddim olmadığını bilsemde kendimi "ya siz?" diye sormaktan alamadım. 

Nazikçe gülümsedi. "Yirmi beş yaşındayım. " kafamı salladım. "Anladım."

Eli, kolunda duran ceketinin cebine gitti. İçerisinden bir sigara paketi çıkardı. Bakışları bir şeyi yeni hatırlarmış gibi bana ulaştı. Bir bana bir de elindeki sigaraya baktı. Hızla paleti yerine bıraktı. Benim rahatsız olabileceğimi düşünmüş olabilir miydi?

"İçebilirsiniz, benlik bir sıkıntı yok. Lütfen kendinizi kısıtlamayın. "

Bir anlığına bana o kadar güzel baktıkı kalbim tekledi. Aramızdan adeta bir elektirik şeridi geçti. Saniyelik de olsa ortaya çıkan bu duygu, beni dumura uğrattı. Zihnim yerine mıhlandı.

"Mühim olan sıkıntı olup olmaması değil, mühim olan size zarar verip vermeyeceği. Şayet ben bunu içersem benim dışımda size de zarar verebilir, " dedi. Sonra bana dönerek devam etti. "Ve bon bunun olmasını hiç ama hiç istemem güzel bayan."

Siktir...

Dediklerinin güzelliği karşısında yanaklarımın karıncalandığını hissettim. Bıyık bir ihtimal ile kızarmıştım. İlk defa bir erkekten böyle hoş sözler duyuyordum.

İçimden kocaman gülümsemek gelsede kendime engel oldum ve gülüşümün ölçüsünü kıstım. "Nezaketiniz için teşekkür ederim. "

...

Bölümün softluğu...

SÜHEYLA (ABİLERİM) Where stories live. Discover now