🔧 YARIŞ

822 27 0
                                    

🤍

"Yarışın başlaması için son 3.."

Geri sayım yapılıyordu.

Can kurtaran kulesi olduğunu düşündüğüm şeyin üzerindeki kız elindeki molotofkokteyliyi tam başlama çizgisinin önüne geri sayımın bitişi ile birlikte attığında yerdeki toz, toprak ateş aldı.

Rüzgarla ilk hararetini yitirsede, üzerinden hızla geçen motorlarla eminim ki çoktan sönmüştü.

Şimdi yarış pistinin çok ilerisindeydik, "Burada olduğuma inanamıyorum!" Diye içimdeki çocuksu heyecanı bastırmadan kahkaha atarak Araz'a seslendim.

O yarışa o kadar odaklanmıştı ki, başlarken sarıldığım vücudu öne doğru iyice eğilmiş, full dikkat önüne bakıyordu.

Önünde ise tek bir motor vardı.

Geri kalan herkes bizden geride, bir kaç tanesi tam arkamızdaydı.

Sert rüzgar motorun tekerlerinden geçerken bir uğultu çıkarıyordu sanki, Araz'ın vücudundan önümü de göremiyordum.

Fakat önümü göremesem de yüzüme vuran ışığın gideceğini hiç düşünmemiştim.

Bu karanlığın kaynağını öğrenmek için başımı hızla yana eğip Karan'a baktığımda önümüzde koskoca bir boşluk gördüm.

Işıklarını kapatmış, kendi önünü görmeme pahasına bize fark atmıştı!

Arkamızdaki bir kaç motorla birlikte Araz da ışıklarını kapattı.

Hızımızı bile görecek ışık yoktu, bir de kaskın altından ay ışığı da yardımcı olmuyordu insana.

Korkudan Araz'a sıkıca sarıldım, o gazı sonuna kadar köklerken motordan uzay gemisinin kalkışına benzeyen sesler geliyordu.

Yada sadece kulaklarım da uğuldamaya başlamıştı. Düşmeden bu yarış bitsin istiyordum, tek dileğim buydu.

Araz bir anda ışıklarını açtığında arkamızdan dev bir fren sesi yükseldi.

Sanki kafama araba fırlatmışlarcasına kafamı yana eğdim üzerimize düşecek şeyden kurtulmak için, belki de çarpmamak için.

Ama beklediğim şey benim başıma alacağım darbe iken arkamızdan gelen demirin demiri ezdiği o muhteşem korkunç ses sadece vücuduma kal getirdi.

Ne diyeceğimi, ne yapacağımı, nereye bakacağımı şaşırmıştım.

Araz ben fark etmeden iki yanıma düşen bir elimi tutamasada ikincisini yakalayıp karnına bastırdı. "Leman düşeceksin!" Diye hırladığında kendi canım için sarıldım ona bu kez.

Sonra da arkama baktım.

O kadar hızlıydık ki, birbirine girmiş  motorlar, üzerlerinden fırlayan çocuklar küçücük kalmıştı.

Bu vahşeti motoruna bindiğim adam yarışı kazanmak için yapmıştı.

Belki de insanlar ölmüştü, ama o hala yarışının derdindeydi.

"Araz durdur motoru." Diye fısıldadım, kaşlarımı şaşkınlıktan indiremezken, yada mimiklerimi kontrol edecek halim yokken.

Ama beni duymamıştı.

"Araz durdur!" Diye bağırdığımda elimi karnından çekip sırtına sert bir yumruk indirdim. "Allah'ın belası! Durdur şu motoru!"

Sırtına indirdiğim darbeleri, yüzümü saran kasktan camına düşen su damlalarıyla görüşümü daraltırken artık seçemiyordum bile. Ellerim kollarım ağrıyana kadar vurduğum çocuğun sırtına çaresizce koydum başımı.

Bozuk Motor | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin