20. Bölüm: Sevgi

2.2K 661 138
                                    

Keyifli okumalar. Yorumlarınızı bırakmayı unutmayın lütfen.

🩶

İlkay:

İyi geceler Yavuz, bu saatte mesaj attığım için özür dilerim ama düşünmekten uyuyamıyorum. Sevcan'a onu gördüğümüzü söylemedim, sen dayınla konuştun mu?

İlkay:

Dayın evli bir adam, üstelik Sevcan'dan da büyük.

İlkay:

Hadi büyük olmasını geç, adam evli evli.

İlkay:

Hiç mi utanmıyor?

İlkay:

Karısına yazık değil mi?

İlkay:

Kim bilir Sevcan'ı nasıl kandırdı?

Yavuz:

Uyuyordum, bildirimlerinin sesine uyandım.

İlkay:

Seni uyandırdığım için pişman değilim. Ben uyuyamıyorken sen de uyuma.

Yavuz:

Tamam, uyumuyorum, konuşalım.

İlkay:

Ne zaman konuşacaksın dayınla?

Yavuz:

Yakın bir zamanda.

İlkay:

Ne kadar yakın bir zamanda?

Yavuz:

Çok yakın bir zamanda.

İlkay:

Of, tarih söyle bana. Bak, ben kendimi tutamıyorum, her an Sevcan'la konuşmak istiyorum.

Yavuz:

Bana fotoğrafını göndersene.

İlkay:

Yahu deli misin? Ben burada ciddi konudan bahsediyorum, sen ergenler gibi bana fotoğrafını göndersene diyorsun. Niye göndereyim fotoğrafımı sana?

Yavuz:

Göresim geldi.

O böyle yazınca benim de heyecanlanasım geldi. Of, bu adamın böyle konuşması hiç iyi değildi.

Yavuz:

Dayımla konuşacağım ama söyleyeceklerim ne kadar fayda eder bilmiyorum. Annemin ağzını aradım, eşiyle boşanacaklarmış.

İlkay:

Ama boşanmamış. Utanmaz, karısına yazık.

İlkay:

Kusura bakma, patronum ama şu an ona saygı duyamıyorum.

İlkay:

Resmen Sevcan'ı metresi yapmış.

İlkay:

Sevcan'a da çok kızdım. Patronun o senin, kendin gibi biriyle olsana.

Yavuz:

Kendi gibi biri?

İlkay:

Yani, aynı standartlarda biriyle.

Yavuz:

Birini sevmek için aynı mı olmak gerekiyor?

İlkay:

BİR DİLEĞİM VAR ( YARI TEXTİNG )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin