MASALBERKAY.

5.5K 254 5
                                    

Bize sorumsuz diyebilirsiniz. Bölümler geç ve kısa geliyor farkındayız ama öyle olması gerekiyor. Elimizden geleni yapıyoruz. Hayatımız bu hikaye değil sonuçta. Özel hayatımız var. Ve biz liseye geçtiğimiz için yani farklı liselere geçtiğimiz için yazmamızda zorlaşıyor açıkçası. Neyse sizin kararınıza kalmış, yanımızda olup olmamak.

Keyifli okumalar.

-DOĞA-

"Ya Çınar ne iyi ettin de geldin, çok özlediiiim." deyip yanağına buse kondurdum.

Doğu gerçekten sevineceğim bişey ayarlamıştı. Aşırı derecede mutlu olmuştum. Beni mutlu etmişti. Yine yeniden.

"Bende özledim güzelim. Ee nasıl gidiyor bakalım. Bazı konular var konuşacağız fakat önce bişeyler yapalım." herkese bakarak kurmuştu son cümlesini. Herkes buradaydı. Ege, Ece, Buğra, Yağmur, Masal, Berkay ve Doğu.

"Pekala bizim kafeye gidelim biraz oturalım sonra siz bişeyler yaparsınız. Biz Ege ile size katılamayacağız." demişti Ece. Ne işleri olduğunu daha sonra öğrenirdim mutlaka.

"Hadi gidelim bakalım o zaman." der demez çıkmıştık evden.

Ben, Buğra'nın yanındaydım. Yağmur, Doğu'nun. Ege de doğal olarak Ece'nin. Masal ve Berkay da bişey konuşuyor gibiydiler. Çıkar kokusu yakında.

-BERKAY-

"Masal bizde gitmesek olur mu? Seninle konuşmam gerekiyor."

"Konu neydi?"

"Bi gidelimde konuşuruz."

Dayanamıyordum ki artık. Elini tutamamaya, sarılamamaya dayanamıyordum. Madem seviyorduk birbirimizi ne bekliyorduk ki. Saçmalıktan ve zaman kaybından başka bişey değildi bu. Daha fazla beklemenin manası yok.

Kafeye gelmiştik. Açıkçası Doğa ile de konuşmak istiyordum. Masal konusunda. Benden çok daha iyi tanıyor sonuçta Masal'ı. Yanımda oturuyor olması şanstı benim için.

"Doğa?"

"Berkay?"

"Ya şey diyeceğim. Iııı ben diyorumki hani," iyice gevelemiş ve kekelemiştim. Aferim Berkay, kutlarım. "Ya işte of konu Masal tamam mı? Konuşmak istiyorum onunla, bana yabancı gibi. Soğumuş gibi. Artık elini tutmak, sarılmak istiyorum. Ama korkuyorum, onu kaybetmekten çok korkuyorum. Ben 1.5 yıl bekledim sırf onu kaybetmeyeyim diye ama artık olmuyor. Anlıyor musun?" sonunda anlatabilmiştim. Kısık sesle ve tek nefeste.

"Anlıyorum Berkay. Hemde çok iyi anlıyorum. Bence doğru zaman. Beklemişsin yeteri kadar. Daha fazlasına gerek yok. Bu sadece zaman kaybı olur." o da benim gibi düşünüyordu. Bu mutlu etmişti.

"Böyle düşünmen beni çok mutlu etti. Çok teşekkür ederim." deyip sarılmıştım. Tabii yanındaki kıskanç Buğra'nın bakışlarını görünce bırakmak zorunda kaldım. Bıraktığım gibi Doğa'nın omzuna koydu elini. Doğa mutluydu, umarım artık mutlu olurdu. Hakediyordu çünkü.

Benim de söyleyeceklerim vardı Masala artık zamanı gelmiş geçiyordu bile. Hızlı adımlar ile Masal'ın yanına gittim ve rahatça konuşabileceğimiz bir yere getirdim. Tek tük insanlar vardı onlarda kendi halindeydiler zaten.

"Eee ne konuşcaktın benim ile?"

"Masal sence de bu duruma artık bi son vermemiz gerek miyor mu? "

"Ne durumu? Açık konuş lütfen"

"Masal ben seni çok seviyorum sende beni öyle. O zaman neden uzatıyoruz ki ben de her an sana sıkıca sarılmak istiyorum. Sevgilim deyip göğsüme bastırmak kokunu içime çekip saçlarınla oynamak istiyorum. Neden uzak duruyor bu birbirini seven iki insan? Sevgilim ol. Benim ol masal. "

"Berkay ben bilmiyorum bu içimdeki gerçekten aşk mı? Ben kendimi bir ilişkiye hazır hissetmiyorum. Senin yerin çok özel benim için çok önemli bir insansın. Ama sevgili boyutu farklı. Ne kendimi ne de seni üzmek istemiyorum, üzgünüm." demiş ve kalkıp yürümeye başlamıştı. Onu tek başına asla gönderemezdim. Hemen ayağa kalkıp kolundan hafifçe tuttum ve söylediklerini duymamaya çalışarak arabaya kadar sürükledim. Çok sessiz bir yolculuk ardından isteği üzerine Doğa'ların yanına bırakmıştım. Daha sonra gaza basıp burdan uzaklaşmak istemiştim. Çok yoruldum çünkü artık. Sevdiğim insanın elini tutamıyorum, istediğim an gözlerinin içine derin derin bakıp 'seni seviyorum' diyemiyorum. Kokusunu alamıyorum. Ve onu kaybetmekten korkuyorum. Ya bir başkasını sever de ona giderse diye korkuyorum.

-MASAL-

"Aaa masal çabuk geldin. Berkay nerde? Ay sevgili oldunuz mu tamamen. Berkay çok heyecanlıydı. Umarım bu mutsuzluk bitmiştir. " diye konuşmaya başlamıştı Doğa.

"Hayır sevgili değiliz. Ve sanırım Berkay gitti. "

"Nereye? "

"Bilmiyorum"

"Sen neden gitmedin? "

"Neden gidicektim? "

"Of masal of" diye çemkirerek gitti yanımdan. Puflardan birine oturup düşündüm biraz. Hata mı yapmıştım? Ama emin değilim duygularımdan. Belki aile sevgisine aç olduğum için berkaya bir takım duygular besledim. Üzülmesini istemiyorum ama ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum.

-DOĞA-

"Şu sağdaki kutuyu ver bakalım" dedi Çınar.

"Ne var ki içinde? " diktörtgen ve oldukça geniş bir kutuydu.

"Açarsan öğrenirsin" dedi gülümseyerek. Hızlıca kurdaleyi çözüp kutunun kapağını açtım.

"Çınaaarr bu mükemmel. Ve oldukça iyi çizmişsin. Bu fotoğrafımı nerden buldun sen ya?"

"Buldum işte" kollarımı hemen boynuna dolayıp teşekkür ettim.

Bir aile fotoğrafımızı çizmişti. Şöyle ki fotoğraf benim ailemin de içinde olduğu bir fotoğraf Uzun zamandır istediğim bir şeydi. Her yaşıma ait olan fotoğrafları çizer saklardım ama bu küçüklük fotoğrafım bende yoktu. Gecenin geri kalanı kahkahalarımızla son bulmuştu.

***

Gözlerimi açamayacak kadar yorgun hissediyordum kendimi. Ne olmuştu böyle birden? Her yerim ağrıyordu. Başım her çatlayıp iki yana ayrılcakmış gibi hissediyorum. Kendimi biraz zorlayarak yatakta doğruldum. Ayaklarımı aşağıya doğru bırakıp zorla açık duran gözlerimi yumdum. Kapı sesini duymuştum ama gözlerimi açamıyordum.

"Doğa uyanmışsın"

"Evett. "

"Ayakta uyuyor deli. Hadi kalk kahvaltı yapalım. Çocuklarla buluşcaz. " deyip çıkmıştı. Üzerime en rahat kıyafetlerimi giyip elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşağıya indim.

"Kızım iyi misin? Solgun gözüküyorsun. "

"Yorgunluk var üstümde nedense? " deyip yerime oturdum. Canım hiç bir şey yemek istemiyordu ki.

***

"Doğa kalk hastaneye gidelim bu böyle olmaz" demişti. Hiç bir şey yememiştim. Midem bulanıyordu ama midem boş olduğu için kusamıyordum bile. Ateşim git gide yükseliyordu. Doğu beni kucağına alıp arabaya bindirdi. Gözlerim kapanıyordu artık oldukça bitik hissediyorum.

Yine kısa bölüm, özür dileriz. Umarız beğenmişsinizdir, öpüldünüz.

İKİZLERWhere stories live. Discover now