İlk İtiraf

570 51 5
                                    

  Öncelikle hepinize merhaba ! Hikayeyi okuyup beğenen ya da beğenmeyen herkese teşekkür etmek istiyorum.

Wattpad'de henüz çok yeni olduğumu itiraf etmeliyim.Bu nedenle tecrübesizliğim için affınıza sığınmak istiyorum. 

Şimdiden çok fazla bölüm yayınlamış olduğumun farkındayım. Yazmadan duramıyorum ama ne yapıyım ! :) Bundan sonra daha az yayınlamaya karar verdim. 

Devrim ve Kadir hakkında ki düşünceleriniz neler ? Gördüğünüz eksiklikleri,sizi tatmin eden noktaları benimle paylaşırsanız çok sevinirim ! 

Umarım "Yasak Elma" size keyifli dakikalar geçirterek,yaşadığımız dünyadan biraz da olsa uzaklaşmanızı sağlayabilmiştir. Şimdiden çokk teşekkür ediyor,hepinizi sevgiyle kucaklıyorum ! Bir sonra ki bölümde görüşmek üzere....  

NOT:Eklediğim bağlantı,Yasak Elma'da bir kaç defa bahsedilen "İt's not goodbye" şarkısına ait.Bölümü okurken dinlemenizi şiddetle tavsiye ederim ! :)))

Neredeyse iki ay olmuştu.İki aydır beraberdik ve birbirimizi görmediğimiz tek bir gün olmamıştı. Her güne, onu göreceğimi bilmenin verdiği huzurla gözlerimi açmak çok güzel bir histi.

Verdiği sözü tutmuş ve beni bu kadar kısa bir sürede Dünya'nın en mutlu kadını yapabilmişti.

Önceleri kıskançlıkla bizi süzen gözlerde belli belirsiz imrenmeler ve hayranlıklar görmekte kendime olan güvenimi arttırmıştı. O kadar uyumlu bir çift olmuştuk ki,yanındayken ders çalışabiliyor ve çalışmam bitene kadar beni hiç rahatsız etmiyordu.

 Kendimi çok şanslı hissediyordum.Mükemmel bir erkeğe sahiptim. Beni sahiplenen,olduğum gibi kabul eden,gördüğü en güzel şeymişim gibi bakan ve beni gerçekten hayatının merkezin de tutan..

Neredeyse her hafta sonunu onun evinde geçiriyor,beraber uyuyup beraber uyanıyorduk. Mutluydum ve o da mutluydu.Bunu gözlerinden,kahkahalarından anlamak mümkündü.

Kadir okulda oldukça popülerdi ve geniş bir arkadaş çevresi vardı.İlk başlar da o çevreden kendimi soyutlamaya çalışsam da,buna izin vermemişti. Murat,Ali,Narin,Melike,Buğra.. Hepsi beni kabullenmiş ve arkadaşları gibi görmeye başlamışlardı.

Sedef'le Can'ın ilerleyen ilişkisi ve dördümüzün beraber geçirdiğimiz zamanlar bol kahkaha ve macera içinde geçiriyordu.

Bazen mutluluk beni korkutsa da beni kollarına aldığında her şeyi unutuyor ve kendimi tamamen ona bırakıyordum.

Neredeyse Nisan ayının sonlarındaydık ve iki gün sonra doğum günümdü. Her ne kadar belli etmemeye çabalasalar da Sedef,Can ve Kadir'in gizlice bir şeyler planladıklarını hissediyor,sırf heveslerini kırmamak için anlamamazlığa geliyordum.

O sabah her gün olduğu gibi sabah beni evden almaya geldi. Koşarak boynuna sarıldım ve kokusunu içime çektim.

Hava güneşliydi ve içim kıpır kıpırdı. Kadir'se her zaman ki gibi beni uzun uzun öpse de canının sıkkın olduğunu ve bazı şeylerin yolunda olmadığını huzursuzluğundan anlamıştım. Artık onu tanıyordum.

Araba da okula doğru giderken "Sorun ne Sevgilim ? Canını sıkan birşey mi var ?" diye sorduğumda,dalgın gözlerini kırpıştırarak uzanıp elimi öptü.

"Hayır bebeğim,her şey yolunda.Biraz halsizim,sanırım bahar havası çarptı"dedi.

İnanmış gibi davransam da yememiştim.Ama ısrardan ve üstüne gidilmesinden hoşlanmadığını bildiğim için ses çıkarmadım. Huzursuzluğu beni de etkilemiş,onu üzen şeyin ne olduğunu merak etmiştim.

Yasak ElmaDonde viven las historias. Descúbrelo ahora