6- ı wasn't you listening

5.2K 467 571
                                    

iyi okumalar 🌙

***

Michael ve Sam gittiğinde, hâlâ oturuyorlardı. Onlar konuşuyordu Louis ise sessizce dinliyordu. Çünkü konuşacak pek birşey yoktu nerdeyse iki kelimede bir gülüyorlardı hatta; Peter bile.

İnanabiliyor musunuz? Şu pek harekete geçemeyen mimikler yani onu ilk defa gördüğü mimikler oynuyordu. Aslında gülümseyince tatlı olduğunu düşündü Louis.

Harry il göz göze geldiklerinde Michael'ın dediklerini düşündü. Onunla böyle bir şeyde birlikte olmalarını istemiyordu -ki burada ki hiç kimseyle irtibat kurmayı bırakın ona bu mide bulandırıcı sürdürdükleri hayatı kendisine göstermelerini istemiyordu.

"Louis senin içinde iyi olmaz mı?" Andy'nin seslenmesiyle düşüncelerini yarıda kesip ona döndü.

"

Üzgüm..Dalmışım ne diyordun?"

"Diyordum ki yarın bizimle gelmen senin için iyi olmaz mı?"

"Evet çok iyi olur sabırsızlanıyorum cidden." Louis gözlerini kaçırıp mırıldandı. Harry ile göz göze gelince Louis'ye göz kırpıp öpücük attı. Louis yaptığı harekete karşın orta parmağını gösterdi. Gülümsemesi kahkaya dönüşünce sinirlenip ayağa kalktı.

Biraz yalnız kalması gerekiyordu.

"Hey, nereye gidiyorsun? Ne güzel konuşuyorduk." Diego, kalktığını gördüğünde söyledi.

"Uykum geldi yatacağım." dedi aceleyle. Buradan hemen çıkmak istiyordu. "İyi geceler."

"İyi uykular dostum." diyen Andy'ye kafasını sallayıp hızlı adımlarla kapıya ilerledi. Akşam olmuştu ve bugün neredeyse pek yemek yememişti. Ama şu an hiç iştahı yoktu o yüzden sadece su içmek için adımlarımı mutfağa yöneltti.

Mutfak dizaynı oldukça güzeldi. Tam karşıda dolaplar vardı. Sağ da ise pencere ve onun altına tezgahı yerleştirilmişti. Mutfağın hemen ortasında orta büyüklükte masa bulunuyordu. Klasik amerikan mutfaklarından biriydi. Fakat bej rengi oldukça ferah bir hava vermişti.

Bardak almak için karşıdaki dolapları açmaya başladı. Hepsinde ya tabak ya da başka mutfak gereçleri vardı. Sağdaki dolaba uzanacakken, arkasında bir nefes hissetti. Görüş alanına bir el girip rafa uzandığında, Louis olduğu yerde kaldı. Şaşkınlıktan hareket dahi edemiyordu. Önüne uzanan kol yavaşca bardağı alıp kendisine uzattı. Kafasını arkaya çevirmeye gerek kalmadan arkasındaki konuştu.

"Bardaklar burada al bakalım." Sesi duymasıyla daha çok affallarken arkasını döndü.

Peter?

"T-Teşekkür ederim."

Kapıdan öksürme sesi gelince ikiside aynı anda kapıya dönmüştü. Louis, Harry'nin ne olduğunu çözmeye çalışıyormuş gibi önündeki tabloyu izlerken gördü. Louis bulunduğu ortamı farkedip hızla onunla tezgah arasında kalmaktan sıyrıldı.

"Bir şey bölmüyorum ya?" Harry içeri doğru adımlamaya başlarken, imalı şekilde konuşunca Louis ona ters bir bakış attı. Cevap vermeden ortada ki tezgahdan suyu doldurup içmeye başladı. Peter, arkasını tezgaha yaslamıştı ve kollarını önünde birleştirerek Louis'ye bakıyordu.

Louis onun göz göze geldiğinde bakışlarını ondan çekti.

Peter, ellerini saçlarından geçirip tezgaha yaslanmayı bıraktı. Harry'ye garip bakışlar atarken bir şey söylemeden mutfaktan çıkmıştı.

dark sailHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin