38- go ahead and cry little boy

2.9K 319 406
                                    

bölüm GozdeSwizzle 'in umarım beğenirsin 💙
medya da ki müzikle okumanızı tavsiye ederim.
yani bence okuyun güsel olur. lütfen okuyun güsel olur
bence yani onunla okuyun isterseniz.
medyada ki
müzikle
OKUYUN :)
siz bilirsiniz zorlama yok :)

***


"An-annem mi?" Sam'in dediklerini anlamaya çalışırken boğazında oluşan yumruyla gözlerini kapattı. "Annemi nereden tanıyorsun? Annem nerede?!" Aklına ilk gelenleri sordu.

Sam, annesini nereden tanıyordu?

Sam'in koltukta sızmış bedenine "Konuşsana!" diye bağırdı.

"Sen neyden bahsediyorsun?" Sesini alçatıp tekrar konuştu. Sam sessizce öylece ona bakarken yumruklarını sıktı. "Annemin nerede olduğunu söyle!" Evin sessizliğinde yüksek sesi yanlılanırken gözleri yaşarmaya başlamıştı.

"Cehennemde." Sam, kapalı gözleriyle sırıtırken elini havada salladı. "Öldü." Sam elleriyle sakalını kaşıyıp ağzını şapırtattı. David de öldü."

Yerinde bir adım gerilerken, duyduklarının şokuyla saçlarını çekiştirdi. "Söye lanet olası! Söyle annem nerede?!" Gözlerini kapatıp titrekçe konuşmasının ardından Sam kahkaha atarken hızlı adımlarla onun üstüne çıktı. Az önce yere düşerek parçalara ayrılan bardak ayaklarına batmıştı ama umursamayıp Sam'in suratına sıktığı yumruğu geçirdi.

"Söyle!" dedi bağırarak. "Söyle, lütfen söyle!"

Ard arda vuruşundan sonra güçsüzleşen yumruklarını yüzüne savurmaya devam etti.

"Louis!" Arkasından Harry'nin sesini duymasının ardından beline sarılan kollarla Sam'in üstünden kaldırıldı. "Sakin ol lütfen. Neler oluyor?" Kulağına doğru fısıldayıp karnına dolanan ellerini sıkılaştırdı.

"Bırak!" Tekmelerini rastgele savururken, salonun kapısına doğru Harry'nin kucağında ilerlemeye başlamış, uykulu gözlerle olanları izleyen çocukları görmüştü.

"Louis, Dur!" Harry'nin ellerinden kurtulup tekrar Sam'e yöneldi,

"Aşağılık!" dedi koltuğun üstünden eğilip yakasından tutarken. "Hayatımı mahvettin!" Ağlamaktan görüntüsü bulanıklaşırken nefesinin kesildiğini hissetti. "Ben sana ne yaptım ha?! Ne yaptım?!"

"Şaka yaptım." Sam iğrenç, alkol kokan nefesiyle konuşup sırıtırken kasılan çenesini gevşetti.

"Lou, lütfen bebeğim." Harry tekrar kollarından yakalayıp, bedenini kendine çekmeye çalışırken, şiddetle atan kalbiyle gözlerini büyülttü.

Tetiklenen krizinini umursamadan Harry'e karşı koymaya devam etti. "Ne-nefret ediyorum ." dedi hızla nefes alıp verirken. "Nefret ediyorum. Yaşattıklarından, yaşatacaklarından nefret ediyorum."

Ellerini tekrar onun yakasından çekip zorla konuşmaya çalıştı. "Senden nefret ediyorum!"

Göğüs kafesindeki baskı artıp, nefesini tıkarken ağzından çıkan hıçkırıklarla kendini Harry'nin kucağına bıraktı. Yeşil gözleri gördü. Kulağına boğuk gelen sesi duyduğunda, yutkunmaya çalışıp elini boğazına sardı.

dark sailWhere stories live. Discover now