13- then ı'm on my own tonight

4.5K 427 192
                                    


Harry yorgundu.

İnsanları kırmaktan, duygularla oynamaktan, sevmeyi beceremediğinden, bencilliğinden.

Söylediği şarkı biraz rahatlamıştı. Her zaman rahatlamak ve düşünmek için geldiği çatıdan aşağıya sarkıttığı bacaklarını kendine çekip dizlerine başını koydu.

Aklından hiç çıkmayan anılar kafasını rahatlatmıyordu.

*Flashback*

Barın klasik kırmızı odalardan birine yanındaki kendinden küçük oğlanla girdi. Yanındaki kişi devamlı müşterisi Evan'dı çocuk on sekiz yaşına girdiği günden itiberen, Harry'nin kendisini becermesini istiyordu. Harry durumdan memnundu. Kabul etmeliydi ki çocuk fazla güzeldi ve güzel bir vücudu vardı.

Harry hızlıca Evan'ın dudaklarına yapıştı. Aynı zamanda pantalonla birlikte boxerını indirdi. Öpüşmelerini kesip Evan'ı yatağa attıktan sonra üstünde ki tişörten kurtuldu. Çocuğun kendisini dudağını ıssırarak izlemesine egoistçe sırıttı.

Beğenilmeyi ve ilgiyi her zaman sevmişti.

Vakit kaybetmeden her seks sırasında heyecanlanan Evan'ın üstüne uzanıp dudaklarını sert bir şekilde, dudaklarına bastırdı. Genç oğlan acemice dudaklarını hareket ettirmeye başladı. Ellerini çocuğun ereksiyonuna atıp okşamaya başladıktan sonra Evan'ın inlemesini sağladı. Acemi dudakları bırakıp Evan'ı boyuna nefesini verdi ve yavaşca öpmeye başladı. Aynı zamanda Evan'ın ereksiyonundaki elinin hızını arttırdı.

Evan eller yüzünden Harry'nin boynuna gömülü olan kafasına ellerini atıp kendisine bastırdı. Harry, Evan'ın boynunu bırakıp tişörtünü çıkarması için işaret verdi. Genç oğlan titreyen ellerle tişörtüne uzanıp kumaşın bedeninden ayrılmasına izin verdi.

Harry kendi ereksiyonunu bir kaç kez sıvazlayıp Evan'ın ağzına almasını sağladı. Yeşil gözlü olan kafasını arkaya atıp inledi. Bir süre sonra ereksiyonunu sıcak ağızdan çekip Evan'ın deliğine hizaladı. Onu izleyen çocuğa göz kırpıp hızla aletini Evan'ın yüksek sesle bağırmasını sağlayacak şekilde kökledi.

Evan'ın ellerini yatağa sabitledi. Gözleri bileklerinden bulunan derin kesiklere takıldı.Evan'ın kolları küçük ama derin bir kaç jilet izi vardı. Harry gözlerini kesiklerden çekip, Evan'ın boynunu sert bir şekilde emmeye başladı. Her harekette saçları ileri geri hareket ederken, Evan içindeki set hareketler yüzünden inleyip duruyordu.

Harry sert kalça hareketlerine devap ederken, Evan'ın boynundaki dudaklarını çocuğun kulağına yaklaştırıp tahrik edici bir sesle konuştu. "Hızlı olmam hoşuna gidiyor değil mi, küçük?"

"Ev-evet, evet!" Evan gelmek üzereydi. "Tanrım, Harry!"

Harry'nin kulaklarına uyğuladığı ıssırıklarla adını inleyerek sarsılarak boşaldı.

"Seni seviyorum." dedi Evan.

Bunu Harry'e hep söylerdi.

Harry kondomun içine tüm sıvısını bırakıp duymaktan sıkıldığı Evan'ın sözlerine göz devirdi. Evan'ın üstünden kalkıp boxerını giyinmeye başladı.

Evan, Harry'nin aşkına karşılık vermemesinden dolayı akan göz yaşlarına bir yenisini daha ekledi. Gözlerinin dolmasını umursamadan siyah çarşafla döşenmiş yatakta oturur pozizyona geçti.

"Neden söylediklerim umrunda değil?!" Sesinin yüksek çıkmasına engel olmadı.

Harry pantalonun fermuranı çekip Evan'ın kızarmış gözlerine baktı. "Ödemeni kime yapacağını biliyorsun?" dedi ve son olarak tişörtünü başından geçirip kapıya yöneldi.

Kısa bir süre sonra soğuk parmaklar tarafından kolunun kavrandığını hissetti.

"Seni seviyorum diyorum!" diye bağırdı çocuk. "Sen bana sikik şeyler söylüyorsun!" Harry sinirle kolunu Evan'ın elinden kurtarıp kapı kulpuna uzandı.

"B-ben..Üzgünüm Harry lütfen gitme." Harry onun ağlayarak söylediği sözleri umursamadan kendini dışarı atıp içeriden gelen hafif müziğin kulaklarına dolmasına izin verdi.

Sıkıntıyla ellerini saçlarından geçirdikten sonra koridorun sağına dönmesiyle Peter'ı duvara yaslı bir halde kollarını önünde birleştirmiş ve kendisine duygusuz bir şekilde baktığını farketti. Onu umursamadan ilerlemeye başladı.

"Senin yüzünden kendisine zarar veriyor." Peter'ın kendisi kadar soğuk sesini duymasıyla gülümseyerek topukları üzerinde ona döndü.

"Sence oradan bir ergenin aşk dramını çekecek gibi mi duruyorum?" diyerek kaşını kaldırdı.

Peter sinirle yumruklarını sıktı. "Buradan bakınca ucubeden başka bir şey göremiyorum."

Peter'ın sözleriyle büyük bir kahkaha patlattı Harry. "Hadi ama Pet." dedi ve dudaklarını büzdü. "Senin penisin yerine benimkini istedi diye üzülme. "

*Flashback end.*

Harry daha fazla düşünmemek için gözlerini güneşin doğuşuna çevirdi.

Louis'yi ilk gördüğünden itibaren ona alışmıştı. Onu Evan'a benzetmişti. Bakışlarını, küçük bedenini, masumluğunu...

Yine de Louis Harry için farklıydı. Sam yarım yamalak Louis'in geçmişinden bahsetmişti. Onun gibi masum birinin Sam'in eline kalmasına üzülmüştü. Bugün barın odasındaki hali aklından çıkmıyordu. Çaresizliği ve donuk hareketleri onu derinden etkilemişti.O nu orada Michael'ın yaptıklarına direnirken görmek canını yakmıştı.

Michael'a karşı gelemedi. Çünkü başına pişman olacağı olaylar gelmesini istemiyordu. Sıkıntıyla nefesini dışarı verdikten sonra etrafı aydınlatmaya başlayan güneşi izlemeyi bırakarak yavaşca ayağa kalktı.

Pantalonundaki tozları silkeleyip son kez etrafa ışık saçan güneşte gözlerini gezdirdi. Arkasını dönüp yuvarlak pencerenin aralık olan kapısını daha çok açtı ve ayaklarını aşağıya sarkıttığında Louis'in küçük bedenini uyuya kalmış bir vaziyette merdiven basamaklarında gördü.

Gözü şaşkınlıkla açıldı.

Onun burada ne işi vardı?

Kendisinde hata vardı. Odanın kapısını nasıl açık unutabilmişti?

Harry biraz daha sıkıntıyla yüzünü buruşturduktan sonra, Louis'ye döndü. Yüzünde ufak bir tebessümle onu incelemeye başladı. Küçük bedeni bir basamağa sığmış ve elleri güçsüz şekilde iki yanında durmuş, kafası duvara yaslı bir şekilde uyuyordu. Harry ne yapacağını bilmiyordu. Kalkıp onu uyandırmak mı iyiydi?

Bu düşünceyi reddetti.

Zaten yeterince yıpranmıştı.

Harry merdivene yavaşca ayaklarını basıp bedeninin çatıyla irtibatını kesti. Merdiven basamaklarını sakin sakin indi ve Louis'nin yanına bedenini yaklaştırdı. Kafasını, kafasına yaklaştırıp yavaş nefes alışverişinin suratına gelmesine izin verdi.

Kararsızlıkla elini Louis'in kusursuz yüzüne uzattı. Eli teniyle birleşecekken, gözlerini kapattı. Son anda gözlerine dolan anılar yüzünden gözlerini hızla açttı ve ellerine ufak temas eden yüzden ellerini çekti. Biraz daha temkinle orada dikildi.

Kollarını Louis'nin sırtına diğer kolunu ise bacak altlarına geçirip yavaşca kucağına aldı. Uyanmadığından emin olduktan sonra iki basamak kalan merdivenleri yavaşca indi. Odada gözlerini gezdirip yaptığı tuvalların örtülerinin bozulup bozulmadığına emin oldu. Onların görünmesini istemiyordu.

Özellikle Louis'nin.

Küçük bedeni daha sıkı kavrayıp odadan dışarı çıktı. Odasına götürmek istiyordu. Çünkü Peter ile kalmasını istemiyordu.
Louis'nin odasının önünden geçip kendi odasına yöneldi.

Yaptığının yanlış olduğunu bile bile.


***

y/n; bu bölüm geçiş bölümü gibi bir şey
aklınız karışmasın herşey açıklığa kavuşacak..
veeee 2k olmuşuz!
okuyan, vote veren, yorum yapan kısacası herkese teşekkür ederim.🍫

dark sailWhere stories live. Discover now