25 - ı know ı'll fall in love witth you

3.9K 363 607
                                    


L

ouis kısa bir duşun ardından odasına ilerledi. Belindeki havluyu iyice sıkılaştırıp, odasının kapısını açtı. İçeride Peter'ın olmadığını görünce rahat bir nefes aldı. Kapıyı ardından kapatıp yatağına adımladı ve ayak ucuna oturup baş havlusuyla saçlarını kurulamaya başladı. Sam gideli neredeyse bir saat geçmişti.

Dan ve Kevin o gittikten sonra gelmişlerdi. Salonda çocuklarla biraz daha vakit geçirdikten sonra duş almak için yukarı kata çıkmıştı. Islak bedenini umursamadan kendini sırt üstü yatağa bıraktı. Sağ kolunu gözünün üstüne örttü.Yaklaşık yarım saat sonra mekana gideceklerdi. Bedenini insanlara sunacaktı. Yine...

Sıkıntıyla gözlerini ovalayıp, yatakta doğruldu. Baş havlusunu omzuna atıp ayağa kalktı. Dolabının kapağını açıp düzenli giysilerinin arasından, siyah pantalonunu ve üstünde boston yazan beyaz tişortünü alıp yatağının üstüne bıraktı. Belindeki havluyu zemine bırakırken, kapının açılma sesiyle ellerini önünde siper etti.

Kapıya baktığında Peter'ı gördü.

"Tanrı aşkına, Peter!" Yerde duran havluyu bedenine sardı. "Neden kapıyı çalmıyorsun?!"

"Burası benim odam, sende kapıyı kilitleseydin." Düz sesiyle konuşan Peter'a gözlerini büyülttü.

"Artık çıkabilir misin?" Kapıda hala dikilen Peter'a ciyaklama tarzında söylendi. Peter kapıyı sakince kapatınca, elini kafasına koyup, kafasını olumsuzca salladı. Bu odada daha fazla kalmak istemiyordu.

Harry'i düşündü.

'Burada kal en başından olması gerektiği gibi.'

Sıkıntıyla nefesini verip, yatağına tekrar oturdu. Ellerini başına sardı ve gözüne dolan yaşları geriye itip sakinleşmeye çalıştı. Birkaç dakika daha aynı şekilde durduktan sonra sırasıyla kıyafetlerini giyindi. Parmaklarını saçlarından geçirip hafif nemli tellere şekil vermeye çalıştı.

Kapısının tıklatıldığını duyduğunda, kapıyı açtı. Andy'i görünce gülümsedi.

"Pizza sipariş ettik. Hadi soğumadan aşağıya gel." Andy'e başıyla onay verdi ve onun peşinden ilerledi.

Merdivenleri indikten sonra mutfağa girdiler. Mutfakta sadece Peter ve Dan vardı. Peter mutfak tezgahına yaslanmış, bir elinde pizza dilimi diğer elinde telefonla uğraşırken gördü. Dan ise masaya oturmuş, pizza dilimiyle ilişkiye girecekmiş gibi yiyordu.

"Hey! O benim pizzam aptal!" Andy Dan'in önündeki pizza kutusunu önüne çekip, omuz silken oğlana ölümcül bakışlar atıyordu.

Louis gülümseyip, taburelerden birine oturdu. Karşısında duran Peter'la göz göze gelince bakışlarını Andy'nin önüne sürdüğü, pizza kutusuna çevirdi. Peter'dan ürkmeye başlamıştı.

Klasik karışık pizzasından bir ıssırık alıp, ağzında dağılmasının keyfini sürdü. Peter'ın hareketlendiğini görünce bakışlarını ona çevirdi. Elini mutfağın lavabosunda yıkayıp mutfaktan çıkmıştı. Ağzındaki lokmayı yutup, pizzasından bir ıssırık daha aldı. Ne kadar da acıkmıştı.

Peter'ın ardından Dan de çıkınca Andy'le mutfkakta yalnız kalmışlardı. Ağzındaki lokmayı umursamadan sakinca pizzasını yiyen Andy'e döndü.

"Sana bir şey sorabilir miyim?" Ağzı dolu olmasına rağmen Andy anlamıştı. Andy olumlu anlamda başını sallayınca lokmasını yuttu. "Peter hep böyle miydi?" Andy ona tek kaşını kaldırınca açma gereği duydu. "Yani..Hep böyle ruhsuz muydu?" Merakla Andy'e baktı.

dark sailOù les histoires vivent. Découvrez maintenant