Sen benimsin

78.6K 2.5K 104
                                    

Canım yanıyordu. Artik dayanamıyordum. Hayatın bana yaşattıkları çok fazlaydı. Annem ve babamı kaybettikten sonra bir çıkmaza düşnüştüm ama yaşamak için bir sebebim daha olduğu için dayandım. Ama üvey annem ve üvey abimin bu defa yaptıkları çok kötüydü. Beni kumar borcuna karşılık satmışlardı. Hızla kapıya doğru koştuğumda sert bir gövdeye çarptım ve yere düştüm. Başımı yavaşça kaldırdığımda hayranlık derecesinde birini gördüm. O kadar sert bakıyorduki... Buz gibi bakişlarina dalmışken bir anda kolumdan cekilmeyle irkildim. Başımı çevirdiğimde üvey abim kızgınlıkla bana bakıyordu. Beni ayağa kaldırdıktan sonra, tekrar yüzümde bir acı hissettim. Yine bana vurmuştu. Bakışlarımı abime çevirdigimde kapıda duran adama bakıyordu. Biranda kolumdan itilmeyle kapıdaki adamın ayağının önüne düstüm. “ Kızı artık alabilirsin, sana borcum kalmadı” dedi abim adama bakarak. Başımı kaldırarak “ abi yapma,lütfennn” diyerek yalvariyordum. Kapıdaki  adam sinirli bir sesle “ kızı arabaya götürün” dedi. Biranda kollarımdan kaldırıldım. O kadar sıkı tutuyorlardıki kollarımı canım acıyordu. Ama daha önemli sorunlarım vardı simdi. Umudumu yitirmemeliydim. Tekrar bağırmaya başladım.“ Bırakın beni!! Nereye götürüyosunuz. Abi gönderme beni, lütfennn” diye çırpınıyordum ama bosuna uğraşıyordum. Kimse yardım etmiyordu. Korkuyordum hemde cok.. Oyle bir yanlızlığın içerisindeyimki kimse elini uzatmiyor. Her zaman cesur olduğumu düşünürdüm. Korkmazdım kimseden üvey annem ve üvey abime katlanmamın bile sebebi Asya'ydı. Asla bu hayattaki tek ailem. Babamın ölümünden sonra üvey annem yetimhaneye vermeşti kardesimi, onun icin dayandım herseye ama bu kadarı artık cok fazlaydı. Kollarımdan cekiştiren adamlar cok güçlüydü, engel olamıyordum. Bahce kapısından çıktık ve önümüzdeki siyah minübüsün kapısını açıp beni içine fırlattılar. Kollarımdan tutan adamlarda arabaya bindikten sonra araba haraket etti. Yaklaşık yarım saat gittikten sonra araba durdu. Adamlar beni zorla indirdiler. Şaşkınlıkla etrafıma bakmaya başladım. Karşımda kocaman güzel bir ev vardı. Yemyeşil büyük bir bahcesi ve bir havuzu vardı. Cennet gibi bir yerdi. Evin etrafında sayamadıgım kadar adam vardı. Hepsi siyah giyinmiş ve korkutucu görünüyordu. Yanımdaki adamlar beni eve götürüyordu. Kapıya geldiğimizde adamlardan biri kapıya vurdu. Kapıyı hizmetçi oldugunu düşündüğüm bir kadın actı. Üzerinde beyaz bir gömlek ve siyah bir etek vardı. Kadın kapıdan kenara çekildi ve iceriye dogru ilerledik. Kocaman bir salonu olan bir yerdi burasi. Pencerenin önünde dısarıyı izleyen bir adam vardı. “Siz çıkın .” dediğinde önümdeki adam daha fazla korkmaya başladım. Adamlar kolumu bırakınca geriye döndüm ve tam koşacakken adamlardan biri beni one doğru fırlattı. Kapının kapanma sesini duyduktan sonra “ ayağa kalk ” dedi arkası dönük adam. Kalkamıyordum. Cünki korkuyordum. Gözlerimin dolmaya başladığını anladığımda dudağımı ısırdım. Kimsenin gözyaşlarımı gormesini istemiyorum. Saçımdan tutulmasıyla ayağa kaldırıldım ve sırtımda bir acı hissettim. Gözlerimi açtiğimda karşımda o mavi gözleri gördüm. O kadar sert bakıyorduki korkmamak imkansız. Kendimi toplamaya çalışarak  “ bırak beni ” dedim gözlerine bakarak “ hayır ” dedi sert bir şekilde. Yüzümde dolaştığını hissediyordum gözlerini.“ Neden, ne istiyosun benden .”
Derin bir nefes alarak “ sen artık benimsin...”

Mafyanın EsiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin