4. Bölüm 《☆☆☆》 Eyvah Basıldık

18.6K 955 137
                                    

Tekin ile o günden sonra karşılaşmamak adına iki gün boyunca evden dahi çıkmamış , onunla yüz yüze gelmemek adına resmen kendimi eve kapatmıştım. Annem bile bu halime şaşırsa da hasta olduğumu düşünerek ses etmemişti. Kızlar bir iki defa gelseler de , onlar da beni öyle bırakıp gittiği için kızgındım. Gerçi ben onlara kızsam da , küs kalamayacağımı bildikleri için işi gırgıra vurup daha ilk yanıma geldikleri gün başlamışlardı dalga geçmeye.

Yaa resmen adama onun taklidini yaparken yakalanmıştım... Vurun beni...

Daha fazla kendimi eve kapatamayacağımı bildiğim için üzerimdeki pikeyi tekmeleyerek atıp ayaklandığımda ,gardırobun kapağındaki aynadaki aksime baktım. Gerçekten de bir hastadan farkım olmadığını anladım. Solgun yüzüm ve darmadağınık saçlarım ile hasta taklidi yapmama bile gerek kalmamıştı. Vakit epey geç olduğu için babam ve abimler sabahtan işe gitmiş , annem de kahvaltısını yapıp kendini sokağa atmıştı. Ben de ılık bir duş aldıktan sonra üzerime bilek üstü buz mavisi pantolon ve onun üzerine de koyu mavi askılı bir bady giydikten sonra kısa kollu gömleğimi de üzerime geçirdim. Saçlarımı aceleyle kurutup tepemde topladım. Mutfakta bir iki lokma bir şeyler atıştırıp dışarıya çıktım. Annem hastayım diye bana iş bırakmamıştı ve ben de bunun rahatlığıyla kendimi dışarıya atmıştım. Ellerimi ceplerime atıp Nesrinlere doğru yürürken , boş mahallede adımlarım bile ses çıkarıyordu. Hava aşırı derecede sıcaktı ve herkes kendini eve kapatmıştı belli ki. Annemin nerede olduğunu merak ettim. Bu sıcakta nereye gitmişti ki , bu kadın? Tam köşeyi dönmüş Nesrin'lerin evine girecekken , köşe başında gördüğüm kadınla durakladım. Sinan'ın annesi bana doğru asık suratla gelirken , telaşla etrafıma bakındım. Neden böyle bir surat ifadesi ile üzerime geliyordu bilmiyorum ama iyi şeyler olmayacağını hissetmiştim. Ben tam yanından geçip gidecekken kolumu yakalayıp beni çekiştirdiğinde , şaşkınlıkla kısa boylu, zayıf ve esmer kadına baktım.

"Bana bak Zeliş... Oğlumun aklını karıştırma. Senin yüzünden evlere sığmaz oldu çocuğum. "

Lafı dolandırmadan patır patır suratıma söyleyince , afalladım. Kadın resmen beni tehdit ediyordu. Hem de hiçbir alakam olmadığı halde... Pekâlâ belki biraz alakam olabilirdi. Büyüklerime karşı her zaman saygılıydım ama benimle ilgili söyledikleri , sinirlenmeme sebep oldu.

"Aynur Abla. Lafına sözüne dikkat et. Ne işim olur benim senin oğlunla? " Her ne kadar bu duruma sebep olduğumu bilsem de bana öfkeyle bakan kadına karşı bir savunma mekanizması oluşturmuştum.

"Ondan mı oğlan kaç gündür içip içip eve geliyor. Hiç görmediğim huylar çıktı çocuğumda. Belli ki çelmişsin aklını. Bulduğum kızı istemiyor. "

O anda Sinan'a söz geçiremediğini ve bütün hırsını benden çıkaracağını anladım. Belli ki Sinan o günden sonra sözlerimi kaldıramamış , bunun acısını da ailesinden çıkarmıştı. Ben ne kadar bilinmeze yatsam da , haklıydı kadın , benim yüzümdendi. Yine de inkar yoluna gidip tamamen bütün bağlarımı koparmak adına öfkeyle soludum.

"Aynur Abla konuşmalarına dikkat et. Bana ne senin oğlunun hareketlerinden. İşim olmaz benim senin oğlunla. Bir daha da sakın benim yolumu kesip abuk sabuk konuşma. "

Hırsla bileğimi elinden çekip ayaklarımı yere vura vura yoluma devam ettiğimde , ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Ben daha dış kapıdaki zile basmadan açılan kapıda gördüğüm süretle , bütün yelkenleri suya indirip gözyaşlarımın yanaklarımdan firar etmesine izin verdim. Nesrin şaşkın bakışlarla bana bakıp sonra telaşla arkasına döndüğünde , onu zor durumda bırakmamak adına ellerimle gözyaşlarımı aceleyle sildim. Nesrin hızla kapıyı kapatıp beni evlerinin bahçesine çıkan merdivenlere omuzlarımdan tutarak oturttuğunda , hıçkırıklarım onun telaşlı sesine karıştı. Bir süre sadece yanımda oturduktan sonra ona Sinan'ın annesi ile aramızda geçenleri anlattığımda , benim gibi onunda gözlerinde öfke vardı.

Kapı Komşum Where stories live. Discover now