Kapı Komşum

9. Bölüm 《☆☆☆》 Aşk Kapıyı Çalınca

Gördüğüm saçma rüyanın ardından üzerimde hissettiğim ağırlık ile göz kapaklarımı aralamaya çalışırken , kulağıma dolan cıvıl cıvıl ses ile zorla gözlerimi açtım. Elimi başımın altına koyup , beni uyandırmak adına üzerimde tepinen yeğenime gülümseyerek baktım. Ablama benzeyen kıvır kıvır karamel saçları , minicik burnu , ailemizden aldığı gri gözleri ile tam bir sevimlilik abidesi olan Burcumun bu hali en zayıf yanımdı benim. Bana o gözleri ile boncuk boncuk bakarken , ona kızmak mümkün değildi ki.

"Dayı...Dayı... Kalksana artık yaa. Anneannem git kaldır o dayını , bayram sabahı yatılmaz dedi. "

Şimdi daha gün bile aymadan benim minik kedimin neden üzerimde tepindiğini anlıyordum. Annem bir tek ona kıyamadığımı bildiği için onu göndermişti uyandırmak için. Uysal yapımın aksine sabah uyanırken aşırı öfkeli olmamın sebebiydi belki de Burcumu bana karşı kullanmalarının amacı.

"Kız kedicik. Sen bu saatte neden uyumuyorsun? " Küçük bedenini kollarıma alıp yatağa yatırdığımda , kıkırdaması ile ödüllendirildim. "Senin gibi küçük kediler bu saatte hâlâ uykuda olmalı. "

"Bugün bayram akıllım. Bayramda uyunur mu hiç? "

Onun büyümüş de küçülmüş haline kahkaha atarken , bu defa odam diğer Soydemir kadınları tarafından istilaya uğradı. Annem üzerine giydiği koyu renk elbisesi ve başına örttüğü gül kurusu başörtüsü ile yıllara meydan okurken , ablam da anneme göre açık renkteki , kumral tenine uygun , altınrengi diz üstü elbisesi ve kızına benzeyen dalgalı saçları ile sanki sabahın ilk saatleri değilmişcesine pırıl pırıl parlıyordu. Onlar böyle ışık saçarken kendi salaş görüntüme baktım. Üzerimde pijama altım ve çıplak üstüm ile tam bir serseri gibiydi görüntüm.

"Hadi bakalım Tekin Bey. Git duşunu al , doğru camiye. Bugün yatmak yok. Bayram bugün. "

Annemin bu hitler gibi maddelerle bana söylediklerine gözlerimi devirip yarı uykulu duşa doğru ilerlerken , arkamdan kıs kıs gülen üç güzelin enerjilerine hayran kalmamak elde değildi. Geniş banyodaki cam kabini aralayıp üzerimdeki pijamayı çıkardıktan sonra ayarladığım ılık duşun altında ayılmaya çalıştım. Ramazandan dolayı düzenimiz değiştiği için bugün kendimi sersem gibi hissetmem de normaldi sanırım. Tepemden köpükler akarken aklım bir anda komşu kızına kaydığında , nedensizce bedenimin hareketlenmesine şaşkınlıkla baktım. O kızın hayatımın en ortasına böylesine oturmasına ve beni bu şekilde etkilemesine inanamıyordum. Hele hele birkaç gün önce benden intikam almak uğruna yaşadıklarımızdan sonra günlerdir görmediğim için özlediğimi fark ettim. Onun vahşi maviliklerini ve alayla baktığı ifadesi gülümsememe sebep oldu. Abdestimi alıp üzerime havlumu da sardıktan sonra odama girdiğimde , diğerleri çoktan mutfağa geçmişti bile. Burcu sabahın neşesi olarak cıvıl cıvıl onlara bir şeyler anlatırken , arada eniştemin de kızına verdiği cevaplarla onun da uyandığını anladım. Altıma beyaz keten pantolonumu , üzerine de kol kaslarımı sıkan kısa kollu spor mavi gömleğimi geçirdikten sonra dağınık saçlarımı aynaya bakarak ellerimle tarayıp şekillendirdim. Hazırlanmam bittikden sonra mutfağa doğru ilerledim. Abdestli olduğum için parfüm sıkmamıştım. Onu da camiden dönünce ayarlardım. Ben gülümseyerek onlara bakarken , Burcu tavşan gibi zıplaya zıplaya yanıma gelip annesinin üzerine giydirdiği beyaz , pembe karışımı diz üstü elbisesini etrafında döne döne bana gösterdi.

"Dayı nasıl olmuşum? "

Saçlarını sallaya sallaya yüzüme bakınca dayanamayıp kucağıma çektim. Bu kıza bu kadar tutkun olmam dayısı olduğum için değil onun bir meleği andıran görüntüsüydü hiç süphesiz. Bir anda aklım kendi çocuğuma kaydığında , karşımda mavi gözlü kumral bir kız çocuğu belirdi. Donmuş bir şekilde bana gelen o çocuğa bakarken , bir süre tamamen oradan koptum. Zeliş ile benden olan bir bebek eminim tıpkı hayalimdeki kadar güzel olurdu. Onu da Burcu kadar seveceğimi hissettim. Bütün hücrem sıcacık bir huzur ile sarmalandığında , kolumu çeken bir el ile kendime geldim. Annemler şaşkınlıkla bana bakarken , somurtarak bana gözlerini diken yeğenime baktım.