Son Şans || Michael Clifford

How Did We End Up Here?

Biraz uzun tuttum affedin, ama okuduğunuza pişman olmayacaksınız bence, iyi okumalar

"Didem hanım? Bakıyorum baya erkencisiniz"

Bugün biraz hazırlanmak istemiştim, bu yüzden de erken kalkmıştım, normalde asla uykumdan fedakarlık etmem. Jess odama girdiği an bir ıslık çaldı.

"Bu ne güzellik böyle? Kime süsleniyoruz?"

Gözlerimi devirdim, sorunun gerçekliği aşikar olsa da. Evet, bugün Michael ile buluşacağım için özenle hazırlanıyordum. Bunun için kendimden nefret ediyordum, yeni bir kalp kırıklığına davetiye çıkarıyordum, belki de bu iş başlamadan bitmeliydi.

"Kimseye Jess, kendimi güzel hissetmek isteyemez miyim?"

"İsteyebilirsin ama bu resmen Clifford için!"

"Hayır hayır, ben sana o defterleri kapattığımı söyledim kaç defa!"

Yalanıma gülmemek için zor durdum, kimi kandırıyordum, keşke dediğim gibi olsaydı...

Jess omuzlarımdan tutup başımı kendi hizasına kaldırdı.

"Didem... Kendine bunu yapma... Hem sen, bebekleri çok sevmez misin? Evet evet, gözlerini kaçırma benden!"

Saf davranmam gerekti.

"Neyden bahsediyorsun?"

"Michael ile ilişkide olsanız, sonra bir çocuk sahibi de olabilirsiniz." Tereddüt edercesine duraksadı. "Hem bak biyolojik saatin ilerliyor, 31 yaşındasın, bundan sonra çocuk dünyaya getirmen pek kolay olmayabilir"

Buna sinirlenmiştim, her şeye burnunu sokması gereksizdi ama söylediklerindeki doğruluk payı çok yüksekti.

"Benim yerime stres olma Jess" dedim sırtını sıvazlayarak ve eşyalarımı alıp dışarı çıktım.

Hava halen çok soğuktu ve yağmur yağıyordu. Michael'ın arabasında olmayı diledim, hem sıcacık, hem geniş, hem de Michael var- kes şunu Didem!

Okula vardığımda sosyal medyada biraz takılmaya vaktim vardı. Telefonumun kilit tuşunu kaydırmadan önce hiç ama hiç istemediğim birisinden bir mesaj geldiğini farkettim... Emre...

"Duydum ki Boston'da kendine ünlü sevgili yapmışsın. Keşke biraz acele etseydin ya, niçin bu kadar bekledim! Ne kadar onurlu bir davranış Didemcim :)

Bu arada, o çocuk senin gibi saf bir kızı parmağında oynatır, dilediği gibi kullanır ve sıkılınca da bir köşeye atar, yine bir erkeğin arkasından aylarca ağlarsın!"

Şerefsiz herif, hayatımdan çıktığı o günden beri benimle konuşmamıştı, neden tamamen siktir olup gitmiyordu?

"Şu anda muhtemelen bana küfürler savuruyorsun, anlıyorum seni! Ama çok haksızsın, ben sadece seni uyarıyorum, tabi seviyen bu kadar olduğundan seni yargılamasam iyi olacak... Sağlıcakla kal!"

Donakalmıştım, Emre bunları nereden biliyordu? Yoksa...

Hemen Türkiye'deki bilinen bir magazin sitesine girdim. Girmemle bir sürmanşet olarak kendimi gördüm, tabi ki de Michael ile.

"Siktirrrrr!" diye bağırdım, neyse ki kimse Türkçe küfür bilmiyordu. Habere tıklamamla bir başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

"Avustralyalı 5 Seconds Of Summer grubunun eski gitaristi Michael Clifford, dün öğlen Türk sevgilisi Didem ile görüntülendi. Bir kaynak onların bir süredir ilişkide olduğunu ifade etti"