⚜️11⚜️

45K 2.5K 247
                                    

Bölüm Playlist: Cem Özkan- Bir Hayat Yeter Bize

***

Demir yatakta yüz üstü yatan güzel karısına bakarken gözleri de dudaklarına eşlik ediyor ikisi birlikte gerçek bir mutlulukla gülümsüyordu. Kalbindeki aşk bakışlarına da sirayet ederken; yüreğindeki boşluğun içindeki eksikliğin anbean dolduğunu hissediyordu genç adam. Bu kadınla tanıştığı, onunla evlendiği andan itibaren gerçek anlamda tamamlanmıştı sanki.
Tanışalı, hayatına bir fırtına misali bir anda gireli bir ay bile yeni olmuşken bu kız kalbinin en özel yerinde baş köşeye kurulmuştu. Kalbinde kendine bir hakimiyet alanı yaratmıştı ilk andan bu yana.

Annesini kaybettikten sonra genç adamın kalbinde oluşan boşluk kaderindeki kadının karşısına hem de olabilecek en garip şekilde asansörde çıkmasıyla yavaş yavaş dolmaya başlamış. Kara delik gibi her şeyi yutan, içine çeken o boşluktan geriye küçücük bir nokta kadar yer kalmıştı. O küçücük boşluğun da dolması, yüreğinin üzerindeki küçücük yaranın kapanması için de çok uzun zaman kalmadığına inanıyordu Demir. O küçük izin kapanması için gereken tek şey karısına tamamen her şeyiyle ait olmaktı.

Sahip olmak Demir'in hayatında hep yer alan, hiçbir zaman eksikliğini hissetmediği bir kavramdı ve o karısına sahip değil ait olmak istiyordu. Bu kadın onu sahiplensin, kendisi nasıl seviyorsa o da öyle sevsin istiyordu. O gün geldiğinde kendisine sadece bedeniyle değil gözleriyle, dudaklarıyla, kalbiyle ve ruhuyla beraber karışsın istiyordu. Sevişmenin bedensel bir hazdan ziyade ikisi için de ruhların birbirine sarmalandığı bir adanma olsun istiyordu. Başka türlüsünü aklı da kalbi de kabullenmezdi. O yüzden bedenini zorlayan, patlama noktasına getiren bu arzuya ket vurmaya çabalıyordu ya.

Kendi evlerine geçmelerine rağmen odalarını bir türlü ayıramamışlardı. Evlerinde de aynı yatakta yatmak ve aynı odada kalmak zorunda olmaları tamamen tesadüftü! Demir özellikle diğer odaların kapısının kilitli olmasını sağlamamıştı. Hem bunu neden yapacaktı ki?
Güzel karısının üzerinde kuvvetli afrodizyak etkisi yaratan baştan çıkarıcı yasemin kokusunu doyasıya içine çekebilmek, onun bir yanardağ kadar sıcak ve yakıcı bedeniyle pürüzsüz teniyle temas kurabilmek için hiç böyle minik bir oyuna kalkışır mıydı? Onun kadınsı kıvrımlarının kendi sert bedenine her dokunuşundaki kışkırtıcı uyumu görüp daha çok yanmak, sabah uyandığında ilk onu görmek için hiç yapar mıydı böyle bir şey!?

Elindeki kupada duran sütsüz sert kahveden büyük bir yudum daha aldı. Boğazında kahvenin acımtırak sert tadı hüküm sürerken karısının sadece geceliğindeki çapraz bağlanmış iplerin bulunduğu yarı çıplak sırtından gözüken tenini arsız bakışlarla süzdü. Dudaklarında içten bir gülümseme belirdiğinde sadece karısına odaklanmış beyni kızın porselen gibi tenini içeren ve yaş sınırı konulmasını hak eden hayaller kurmaya başlamıştı.

Demir dudaklarıyla karısının teninde lavdan, ateşten izler bırakırken onun incecik parmakları saçlarının arasında gezinsin her bir telini okşayıp aynı zamanda zevkle çekiştirsin istiyordu. Vücudunda ve özellikle kasıklarındaki sert değişimi fark ettiğinde derin bir iç geçirdi. Vücudunu soğutup, yumuşatmasına daha zaman varken aklını ve zavallı bedenini bu kadar zorlamaması gerekiyordu ancak kendine bazı küçük tavizler vermeden de duramıyordu.

Birazdan karısını uyandıracak ve beraber yapacakları keyifli kahvaltıdan sonra onunla birlikte muhteşem bir balayı geçirmek için yola çıkacaktı. Tropik, egzotik ve ikisinin baş başa kalacakları bir ada... Kocaman sadece ikisinin olacağı kimsenin karısını üzerinde son derece seksi duracağına emin olduğu bikiniyle göremeyeceği beyaz kumlardan bir kumsal ve sonsuzluğa uzanan turkuaz maviye yer yer yosun yeşilinin karıştığı bir okyanus... Ahşap küçük bir bungalov, o bungalovun önünde yer alan muhteşem bir havuz... Bu yerleri düşünmek ve orada baş başa olacaklarını bilmek gözünün önüne birbirinden kışkırtıcı görüntülerin gelmesine neden oluyordu. Kahvesinin kalan kısmını tek yudumda içip kahve kupasını camın arkasındaki beyaz mermerden denizliğin üzerine koydu ve karısının bembeyaz çarşafların arasında melek gibi uyuduğu yatağa hızlıca yürüdü. Aklındaki edepsiz ve son derece kışkırtıcı fikirle arsızca gülümsedi. Madem evliliklerini akışına bırakmışlardı aklındaki yapması başlamaları için iyi bir adım olacaktı.

ANLAŞMALI GELİN•GELİN SERİSİ 1•Where stories live. Discover now