22.Bölüm - Bırak Tenim Tenine Karışsın (M)

939 70 21
                                    

YN: Nihayet beklenen an, umarım becerebilmişimdir. Her ne kadar emin olmasam da. 

Keyifli okumalar.



*Kai*

Bir insanın dengesi tek bir öpücükle bozulabilir miydi? Tek bir temasla iç organlarının kaynadığını, fokurdadığını hissedebilir miydi peki? Yanıyordum...

Sehun, öpüşürken bizi tamamen yalnız kalabileceğimiz bir yere iletmişti. Gözlerimi açabildiğim saniyelik anda yabancı bir dairede olduğumuzu fark ettim.

Önemli değildi. Nerede olduğumun bir önemi de yoktu. Gerçekten yanıyordum. Artık Sehun'dan çalabildiğim küçük öpücükler de yetmiyordu. Onu istiyordum. En az onun beni istediği kadar bundan emin ve muhtaçtım.

Bana dokunmasına ve ona dokunmaya muhtaçtım. Aramıza senelerin, kıyamet felaketlerinin, kehanet bekçilerinin girmesini istemiyordum artık.

Sadece ikimiz olalım, birbirimize karışalım ve sonsuza kadar o şekilde kalalım istiyordum.

"Seni seviyorum Kai... Sana doyamıyorum."

"Bende seni seviyorum Sehun... Bırak tenim tenine karışsın, sen ile ben yerine biz olalım."

Sehun beni her öpüşünde gözlerinin rengi şehvet ve ihtirastan dolayı koyulaşıyordu. Burnuma onun erkeksi kokusu dolarken, aramızda bir sıcaklık dalgası yükseldi.

Sehun, dudaklarımdan ayrılıp gözlerimin içine bakıp bana gülümsediğinde, kontrolümü kaybetmeye çok yakındım.

Kalbinin en az benimki kadar hızlı çarptığını hissedebiliyordum. Zihnimde ardı arkasına kesintisiz olarak erotik hayaller dans etmeye başladığında, kendimi daha fazla tutamamıştım.

Sehun'un dudaklarına uzanıp yavaş ve yumuşak hareketlerle öperken, ondan da bir tepki bekledim. Parmak uçlarımla yanağını okşayıp onu tekrar öptüm.

Aramızda oluşan değişim beni hiç olmadığı kadar şaşırtıyordu. İçimi hiç bilmediğim ve saf ihtiras dolu yepyeni bir heyecan sarmıştı.

Bu sefer Sehun dayanamayıp beni öpmüştü. Öpüşüne karşılık verirken heyecanlıydım. Çünkü bu bizim gerçek anlamda ilk birlikteliğimiz olacaktı. Hiçbir şeyi mahvetmek ya da elime yüzüme bulaştırmak istemiyordum.

Dokunuşlarıma her karşılık aldığımda, içimde Sehun'a karşı hissettiğim tutku daha da büyüyordu.

Sehun, beni yatak odası olduğunu tahmin ettiğim yere elimden tutarak sürüklerken, kalbimin sesini kulaklarımda rahatça duymaya başlamıştım. Tek heyecanlı olan kişinin ben olmadığını biliyordum. Yine de sakinleşebildiğim söylenemezdi.

O kadar güzeldi ki, birlikte o kadar güzeldik ki. Ömrümüm sonsuz olmasının bir önemi yoktu. Sadece onun kollarının arasında bu sonsuzluğu geçirebilirdim. Başkası olmazdı, olmayacağını biliyordum.

Birbirimizin kaderi birbirimizin kalbindeyken bu düşünce imkânsız ötesiydi.

Yatağın önünde durup tekrar dudaklarını tattım. Yanakları kızarmış, gözleri adrenalin yüzünden buğulu bakmaya başlamıştı.

Üzerimdeki ceketi yavaş bir hareketle çıkarttı. Bunu yaparken gözlerini bir an olsun benden ayırmamıştı. Aynı işlemi ben onun için yerine getirirken dudakları hafifçe yukarı doğru kıvrıldı.

Bu kadar ağırdan almamız sanırım iyi bir fikir değildi. Çünkü hem onun hem de benim alt bölgemizin şişliği dayanmamızı giderek daha çok zorlaştırıyordu.

Yıldız TOZUWhere stories live. Discover now