16.BÖLÜM

13.6K 539 63
                                    

Saat gecenin bir buçuğu olunca kucağımda uyuyan Melek ile birlikte Gözdeye veda edip kendi odamıza geçtim.

Bu saate kadar Gözde ile oturmuştuk onun odasında.Ekin,Ali'nin onu çağırması ile dışarı çıkmıştı.Bir kaç saate gelirim demişti ama gideli kaç saat oluyordu hala gelmemişti.

Melek'i koltuklardan yaptığım yatağa yatırarak valizden elime gelen mavi elbisemi üzerime geçirip telefonumu da elime alarak yatağa uzandım.

Bir süre sonra kapı açıldı ve içeriye sarhoş bir Ekin girdi.Ayağa kalkarak yanına gittim.

Ne yani Ali,Ekin'i içmek için mi çağırdı!

''Neden içtiğini öğrenebilir miyim?''

''Kardeşimiz dolmuş ya hep senin arkadaşın yüzünden.Ama bir içmişiz bee.''dedi gülerek.

Sen iç ceremesini de Burçak çeksin!

''Zıkkım için ya,git üzerini değiş de yat uyu Ekin.Yürüyemiyorsun bile.''diyerek valizden bir şort ve t-shirt çıkararak Ekin'in eline tutuşturdum.

Elinde üzerinden çıkanlar ile geldiğinde elindekileri alıp katladım.Ekin bana sırtı dönük bir şekilde t-shirtini giyerken gözüme bir şey takıldı.Plajda da görmüştüm.Siyahtı ama bir çizik gibiydi.Fazla çok fazla küçüktü.O t-shirtini giymeden yanına yaklaştım ve durmasını söyledim.

Sırtında yazanın ufacık kelimeler ile yazılmış bir isim olduğunu görünce bir an neye uğradığımı şaşırdım.

Sırtında YAĞMUR yazıyordu.

Yağmur da kimdi?

Benimle evliyken bir başkasının adının ne işi vardı sırtında?

Tabii ya Yağmur,Melek'in annesiydi.

''Kıvrışık,sırtımda baklavam filan mı çıkmış da benim mi haberim yok?''dediğinde sinirle başımı kaldırdım.

''Yat uyu Ekin.''dediğimde kızını öpüp yatağa yattı.

Elime aldığım telefonum ve kulaklığımla beynimde ki sesleri susturmak için balkona çıkıp müzik dinlemeye başladım.

Cem Adrian bana hep iyi gelmişti,şimdi de öyle olmuştu.

Beynimde kurulan mahkemeden gelen sesleri işitmemi engellemişti en azından.

Üşüdüğümü hissedince odaya geri girdim ve Melek'in açtığı üzerini örttüm.

Ekin'in de üzerinin açık olduğunu görünce üzerini örttüm.Elimi geri çekecekken elimi sımsıkı tuttu.

''Gitme...Ne olur gitme...Bırakma beni Yağmur.''

Elim donmuştu adete.Ne geri çekebiliyordum elimi ne de sıkmayı bırakabiliyordum dişlerimi.Bana Yağmur demişti.

O kadının adını sayıklamıştı yanımda.Ben normal birisi değildim.Ben onun eşiydim.Her ne kadar aşk evliliği olmasa da ben geçmişimde bırakmış unutmuştum Baran'ı.Ama o geçmişinde ki kadını unutmamış,adını sayıklayacak kadar benimsemişti.En azından bana o kadından bahsedebilir ve onu hala unutmadığını anlatabilirdi.Ama o ne yapmıştı!Kadını unutmamış ve bana onun adıyla seslenmişti.Unutmak dahi istememişti hem de.Sırtında ki küçük harfler bunun en büyük ispatı değil miydi zaten.

Elimi hızla elinden çekerek yatağın en ucuna yattım ve biran önce uyumayı diledim.Bunu yarın eve gittiğimiz de konuşmalıydık. Burada olmazdı.

GERBERADonde viven las historias. Descúbrelo ahora