GERBERA

FİNAL

GERBERA

FİNAL

Sevmek güzelleştirmez miydi insanı?Sevmek değiştirmez miydi insanı?

Değişir,güzelleşir,olgunlaşırdı insan sevince.

Parmaklarım tuşların üzerinde gezinirken beynimdeki mahkeme konular ve değişik cümle davaları ile dolmuştu.

Yanağıma değen dudaklar ile dudaklarım yukarıya doğru kıvrıldı.Daha sonra açık saçlarımın önüme düşen tutamları yavaşça alındı ve bir kez daha değdi o dudaklar yanağıma.

''Kıvrışık.''

''Efendim?''

''Ne yapıyorsun bakalım?''

''Pırasa.''diyerek gözlerimi devirdim ama dudaklarımda ki gülümse yüzümü kaplayacak kadar büyümüştü.''Ekin,görmüyor musun?Yazıyorum.Sana söylemiştim yazdığımı.''dediğimde saçlarımı eline alıp sağ omzuma attı.Sol omzumda çenesini hissettiğimde midemde kelebekler yerine kalbimde ayılar halay çekiyordu resmen!

Böyle bir adam nasıl sevilmezdi ki!

''Sen gelince ben yazacaklarımı unuttum.''dediğimde güldü.''Beni yaz sende.''

''Olmaz,zihnimde ki karakter senin kadar harika olamaz.''

''Vay be.''diyerek kolunun birini omzuma attı.Yazacaklarım yavaş yavaş aklıma gelirken hızla parmaklarımı tuşların üzerinde gezdirmeye devam ettim.

''Burçak.''

''Hı?''dediğimde kendimi iyice kaptırmıştım yazdığım kelimelere.Bölümün tam can alıcı kısmındaydım.

Ekin ile aramızda ki onun bana seslenmesi ile olan replik birkaç kez daha tekrarlandıktan sonra ayağa kalkıp sandalyeyi parkenin üzerinde sürüklemeye başladı.

''Ay,ay ne yapıyorsun çatlak adam?''dedim şok içersinde.Parmaklarım tuşlardan ayrılmış,havada kalmışlardı.

''Kaçırıyorum!''dediğinde kızgınca başımı kaldırdım ve onun güzel gözlerine baktım.

''Dellendiriyorsun beni.''

''Beni böyle seviyorsun.''dediğinde başımı salladım.''Evet,seni bu halde seviyorum ama çok gıcıksın.''dediğimde güldü.

''Gülü seven dikenine katlanırmış karıcığım.''dediğinde göz devirdim.

''Mimar Ekin konuştu.Sen git azıcık bina çiz,ev çiz.Neden beni işimden alıkoyuyorsun?''

Etrafımda dönüp karşıma geçtiğimde gözlerim hala gözlerinde idi.

''Özledim belki bu kıvrışığı,olamaz mı?''dediğinde hiç düşünmeden sarıverdim kollarımı boynuna.Hiç beklemeden o da kollarını sarmıştı küçük bedenime.

''Gözde aradı bir saat önce mi ne.Seni çağırdı.İşi varmış seninle.''dediğinde kaşlarımı çattım.

''Beni neden aramadı ki?''

''Çünkü,çünkü hatlarda bir sıkıntı var her halde ulaşamamış sana.''dediğinde anlayışla başımı salladım.

''Gidip hazırlanmalıyım.''dediğimde o da başını sallayıp kollarımın arasından çıktı.

Yatak odasına girdiğimde bizim yatağımızda mışıl mışıl uyuyan Melek'e baktım.Yatağın kenarına oturup parmak uçlarımı saçlarında gezdirdim bir süre.Alnına küçük bir öpücük kondurduktan sonra dolaptan gri bir bluz ve kot pantolon aldım.Hızla üzerimi giyip siyah bir hırka geçirdim üzerime.Kabaran saçlarıma bir flor bağlayıp telefonuma gelen mesajı açtım.Gözde sahile gelmemi söylemişti.