🍂1~Karizmanı çizmeye geliyorum🍂

13.4K 663 48
                                    


Multimedya - Deli Yürek

İnsanlar ilk iş günlerinde heyecanlanır, tüm aksilikler onları bulur alarmları çalmaz, sonuç olarak geç kaldığında ilk günden ihtar almaktan korkar ya, Sinem'de tam tersine patronun kızı gibi rahattı.

Zaten işe gideceği falan da yoktu, onun şu sıralar tek işi, Eylül halasının ricasıyla bir hafta boyunca Yusuf'a çektirmekti.

Sinem bir tanecik halasını çok sever, söz konusu ne olursa olsun isteklerini yerine getirirken gocunmazdı.
Bu mutfaktan isteyeceği bir bardak sudan tut, Yusuf'a çektirmesine kadar uzardı.

Bugün Yusuf iş başı yapacak, ve Sinem'i almaya gelecekti.
Sinem, Babasının sesini duyarak, uykusundan ayıldığında yanındaki kardeşine seslendi.

"Ezgiii, hadi uyan, Babam çağırıyor!"

Sinem, Ezgi'ye seslenirken, odalarının kapısı büyük bir gürültüyle açılarak odanın ortasına atom bombası gibi, Hamza düştü.

Sinem saçlarını yüzünden geriye iterek, bileğinde ki tokayla saçlarını toparlamaya çalışırken, Hamza'nın bu ani girişine Ezgi sıçrayarak uyanıp, oturur pozisyona geçmişti.

"Kızlaaaaaarr!"

Ezgi korkuyla gözlerini büyültüp bakışlarını Hamza, ve Sinem arasında gidip gelirken, yatağın diğer tarafında oluşan hafiflemeyle Sinem'in yanından kalktığını anlamıştı.

Ve bir sabah klişesi daha yaşanıyordu, genç kızların odasında.

Sinem, Hamza'nın önüne gelip öldürücü bakışlarını atarken, sesini olabildiğince tiz tutmaya çalışarak bağırmaya başladı.

"Hamza! Sen ne zaman bizim odamıza dalmaktan vazgeçeceksin? Kazık kadar oldun!"

Sinem'in sesine yataktan inen Ezgi'nin sesine karıştı.

"O kibarlıktan ne anlar Sinem?"

Sinem Hamza'ya fırsat vermeden, söylene söylene lavaboya doğru ilerledi.

"Ben sizinle nasıl dokuz ay kalmışım annemin karnında?"

Sinem odasından çıkmış lavaboya giderken, odasından koşarak çıkan Yağmur'la çarpıştı.

"Ah abla, sabah sabah belki zamanı değil ama, annemin karnı tek başına keyifli miydi?"

Yağmur, Sinem'in çarptığı omuzunu tutarak, kaşları çatılı bir vaziyette merdivenden inerken cevapladı.

"Sorma, keyiften erken doğmuşum!"

Sinem, lavaboya gireceği esnada yanında hızla geçip kapıyı suratına kapatmak üzere olan Hamza'ya baktı.

"Sen ne yapıyorsun Tosun Paşa? Ben gireceğim!"

"Kusura bakma, işim bile olmasa sana engel olmak için çıkmayacağım buradan!"

Sinem suratına kapanan kapıya bakıp, çığlık atarken Annesinin dudaklarına bastırdığı eliyle susmak zorunda kaldı.

"Sinem, sabah sabah bu ne ses Allah aşkına!"

Tam saydırmaya başlayacağı esnada Yaren Hanım "Sen şimdi saymaya başlarsan buradan halanlara yol olur" deyince, Sinem'in aklında Yusuf'un geleceği şimşek gibi çarptı.

Alt kattaki banyoya koşarak kapıyı kapattı. Duş alarak yattığı için saçlarını taramaya üşenmişti.
Elini yüzünü yıkadıktan sonra saçlarını odasında taramayı tercih ederek, koşarak odasına çıktı.
Acelesi Yusuf bekletmemek için değildi, okula geç kalmamak içindi.

PALYAÇO -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin