“Prensim, hadi uçur beni!”
Yusuf, içinden şükürler ederek Belinay’ın önünde eğilip onu sırtına aldı. Belinay’la holde sağa sola doğru koşarken, “Uçuyoruuuz!” nidalarıyla, şen kahkahaları yankılanıyordu.
Holün sonuna geldiklerinde, üzerinde diz üstü baharın geldiğini müjdeleyen bir kıyafet giymiş, parlak kahverengi saçları tek tarafında toplanmış, tüm asaletiyle Sinem’i gören Yusuf, istifini bozmadan arkasını dönerek aynı şekilde Belinay’ın odasının önüne geldi.
Arkasından ilerleyen topuk seslerine şahit olurken kulakları, kendi kendine mırıldandı Yusuf.
“İşte böyle tıpış tıpış gelirsin ayağıma, Sinem Ulusoy!”
Belinay’ı yatağına yatırıp odadan çıktığında, kapının sağ tarafında onu bekleyen Sinem’i buldu gözleri.
Sessizce yutkunurken, “Gittikçe güzelleşiyor, gel beni al canına kat diyor resmen, kurban olduğum Allah’ım ne büyüksün” diye geçirdi içinden.
Bölüm yarın gelecek, iyi akşamlar.
![](https://img.wattpad.com/cover/105107168-288-k32882.jpg)
BINABASA MO ANG
PALYAÇO -Tamamlandı-
Romance"Ben seni affettim Sinem, sende kalbini kıran Yusuf'u affet. Gitmek zorunda kaldığın için elim kolum bağlı, ne zaman istersen söyle yanına gelirim. Tamam mı?" Neredeydi o asabi Yusuf? Yusuf, hasret kalacağı bu kokuyu derin derin içine çekerken, Sine...