Mr. Sorry •Jin• ✓

third

mr. sorry: Telefonun yine kafayı yedi herhalde.

rlw: Yine mi?

Cidden...

Tamam bir daha engellemeyeceğim.

Bu yüzden,

Lütfen.

Bak LÜTFEN diyorum.

Bana yazma.

mr. sorry: İstemiyorum.

rlw: Sakinim...

Tamam...

Zaten çok fazla telefon kullanan biri değilim.

Kendi halina takılırsın.

mr. sorry: Merak ediyorsun.

rlw: Ne?

Yine ne saçmalıyorsun?

mr. sorry: Beni merak ediyorsun.

rlw: Cidden saçmalıyorsun.

mr. sorry: Şu an sinirden gülüyorsun.

rlw: Beni mi takip ediyorsun?

Sapık mısın?

mr. sorry: Hayır?

Okuldayız Yu Jin.

Ve sen de bahçede bir bankta oturuyorsun.

rlw: Evet ama kimsenin olmadığı arka bahçedeki bir bankta oturuyorum.

mr. sorry: Sadece tahmin ettim.

Güldüğünü.

Hep böyle yaparsın.

rlw: Yani arka bahçede değildin?

mr. sorry: Evet.

rlw: Yani beni tanıyorsun.

Ne yapmaya çalışıyorsun?

Geçenki sorduğun sorular

Özellikle de,

mr. sorry: Sonuncusu.

Değil mi?

rlw: Evet.

Gerçekten kimsin?

...mr.sorry yazıyor...

rlw: Sakın beni Mr. Sorry diye geçiştirme.

...mr. sorry çevrimiçi... (Yani yazmıyor şu an.)

rlw: Bizim okuldasın ve anlaşılan beni iyi tanıyorsun.

Bence sapıktan başka bir şey değilsin.

Kim olduğunu öğrenirsem seni önce müdüre sonra da polise şikayet ederim.

mr. sorry: Hey

Cidden beni yanlış anlıyorsun.

Hiç mi bilinmeyen hikayeleri okumadın?

Genelde kızlar bu tarz şeyleri okumayı severler.

Olur ya hani mesaj atarlar bilinmeyen bir kişi olarak.

Çünkü bazı şeylere yüzyüze söylemek zor geliyordur.

Cesaret edemezler söylemeye ve bu yola başvururlar.

rlw: Sen neye cesaret edemiyorsun?

mr. sorry: Seni sevdiğimi söylemeye.

...rlw son görülme 12.34...

mr. sorry: Ama inan bana,

Beni fark etmen için çok çabaladım.

Olmayınca bu yola başvurmak zorunda kaldım.

Sapık değilim.

Sadece seni izlemekten kendimi alıkoyamıyorum.

Her şeyini ezberledim.

Çünkü evdeyken saatler geçmek bilmiyor.