"Zorunlu Misafirlik"

5.8K 450 452
                                    

Harry

Odadan çıktığımda yüzümde nasıl bir ifade oluşmuşsa artık sarışın olan ve kahverengi gözlü olan adam hızlı adımlarla yanıma geldi. Kepi başımdan çıkarıp avcumun içine aldım.

"Nasıl?" bacaklarım titriyordu ve ayakta durmakta zorlanıyordum.

Bir saat önce tek başıma anestezi uygulayıp ameliyat yapmıştım ve adam ölmemişti.

"Kurşunu çıkardım." derin bir nefes alıp devam ettim.

"Çok fazla kan kaybettiği için bedeni kendisini toplamakta biraz zorluk çekecek." sarışın olan kaşlarını çattı.

"Yani?"

"Yani uyanması birkaç gün sürebilir belki." kahverengi gözlü olanla bakıştılar. Başını sallayıp bana döndü.

"O zaman sizi bir süre misafir edeceğiz Bay Styles." ne? Misafir etmek mi? Bu mafya kılıklı insanlarla aynı çatı altında olmak mı? Yüce İsa!

"Anlamadım?" kahverengi gözlü olan konuşmaya başladı.

"Bay Tomlinson uyuyana ve iyileşene kadar bizimle birliktesiniz Bay Styles."

"Buna kim karar veriyor peki!?"

"Sakin olun Bay Styles."

"Beni burada zorla tutamazsınız!"

"Sizi misafir edeceğiz sadece." dalga mı geçiyordu bu adam benimle?

"Misafir falan olmak istemiyorum ben."

"Bay Styles zor.." elimi kaldırdım.

"Birincisi bana Bay Styles deyip durmayın. Harry benim adım. İkinci olarak benden istediğinizi yerine getirdim. Lanet olası o odada bir saat boyunca tek başıma üzerimdeki tehditlere karşı bir ameliyat yaptım!"

"Tehdit değil, küçük bir uyarı. Ve sakin olun."

"Sakin olmak mı!? Ben buradan bir an önce gidip cerrahi asistanlığıma başlamak istiyorum!"

"Biraz geç başlayacaksınız o zaman." tehdit içeren sesi karşısında bir adım geri atıp etrafıma bakındım. Sadece ikisi vardı. Hızlı olmam gerekiyordu. Dışarıda da adam vardı kesin ama yapabilirdim.

"Benim için bir odanız var yani?" bendeki değişiklik karşısında adamlar tek kaşlarını kaldırdı. Komik bir görüntüydü. Gülmemek için yanağımın içini ısırdım.

"Önden buyrun." yavaşça yürümeye başladım. Merdivenleri çıktığımızda gözlerim hızla her yeri dolaştı. Bahçe kapısı açıktı. İşte bu, evet!

"Bir şey mi oldu?" sarışın olana döndüm.

"Çok büyük bir ev." gerçekten de çok büyük bir evdi.

Sarışın olan merdivenleri işaret ettiğinde içimden saymaya başladım. Bunu yapmak zorundaydım.

Bir, iki ve üç.

Koşmaya başladığımda bahçe kapısına yönelip dışarı çıktım. Etrafta koruma vardı ve bir sürüydü. Lanet olsun! Koşmaya devam ettim. Evin bahçesi kocamandı. Bahçeyi turlamaya başladım arkamdan gelen üç korumayla. Koşarken zihnim lise yıllarıma gitti ve lisede koşucu olduğum için kendimi tebrik ettim. Evin etrafını turlarken çıkışı gördüğümde nefes nefese kalmama rağmen devam ettim tüm hızımla.

Çok az kalmıştı.

Tam çıkacakken önümde bir adam belirdi. Bir anda çıkan adamla bir adım geri attım ve sert bir cüsseye çarptım. Arkama dönmek istemiyordum.

LOVE IN THE DARKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin