6-Jin'in Karnından Gelen Ses

4.8K 344 174
                                    

"Yoongi... Emin misin?"

Yoongi, Seol Min'in tereddüt dolu sorusu üzerine Seol Min'in elini olanca gücüyle sıktı.

"Bebeği hissetmem gerek, yoksa nasıl babalık sorumluluğunu alabildiğime insanları ikna edebilirim?"

Seol Min, kursun olduğu odaya doğru yürürlerken birden durup Yoongi'nin önüne geçti. "Eğer bebeği hissedersen..." yutkundu Seol Min. "Onu hissedersen... Ya ondan daha fazla nefret edersen?"

Yoongi alaycı bir ifadeyle güldü. "Emin ol, daha fazlasını hissedemem." Seol Min'in ayırdığı ellerini tekrar birleştirip odaya doğru yürümeye devam etti.

Odadan içeriye girmeden bile fısıldaşmalar başlamıştı. "Aptal insanlar!" diye düşündü Yoongi. "Başkalarının hayatlarını konuşarak kendi hayatlarını çürüten aptal insanlar!"

Yerlerine oturduklarında bakışlar ve fısıldaşmalar iyice artış göstermişti. "Neden?"

Herkes Yoongi'nin sorusuyla duraksadı. Yoongi konuşmaya devam etti. "Ben de sizler gibi sevişip, bir kadının rahmindeki yumurtayla spermimi buluşturmuşken, ben de gayet doğal bir olaya katkıda bulunmuşken, neden sizin bebekleriniz değil de benim bebeğim konuşuluyor?"

"Evlilik dışı olduğu için." Çarpraz sırasında oturan genç kadın sinirle konuşmaya başladığında Yoongi gözlerini kısarak baktı kadına. "Bu seni neden ilgilendiriyor?"

"TERBİYESİZ!" Kadının eşi hiddetle ayağa kalktığında Yoongi de ayağa kalkmıştı hızla. Seol Min, Yoongi'nin bileğinden tutarak onu aşağıya çekmeye çalışmıştı. Yoongi, sinirle Seol Min'e döndü. "Senin en çok dimdik ayakta duruşunu sevmiştim. Şimdi neden suçlu gibi davranıyorsun? Bu kadın, kendisini ilgilendirmeyen bir konuda gayet cesurca konuşurken, seni ve bebeğimizi üzerken... NEDEN SUÇLU GİBİ DAVRANIYORSUN?!" Yoongi bağırışlarını artırdı. "BEBEĞİMİZ İÇİN DAHA GÜÇLÜ OLMAN GEREKİR!"

Seol Min, Yoongi'nin ne yapmak istediğini anlamıştı. İnsanların kendisini ilgili sevgiliymiş gibi düşünmesini sağlıyordu. Bundan önceki buluşmalarında beraberken çekilen fotoğraflar vardı ama artık insanların bir şey konuşmaya ihtiyacı vardı. Seol Min gülümsedi hafifçe, Yoongi'nin oyununa eşlik etti. "Ben zaten güçlüyüm." Az önceki kadına doğru gözlerini kısarak baktı. "Gereksiz lafları duyup, sinirlenmeyecek kadar."

Yoongi alayla gülerek yerine geri oturduğunda masanın altından elini yumruk yapıp 'Çak' manasında Seol Min'e uzattı. Seol Min, Yoongi'nin dediğini yapmakta gecikmedi.

"Özür dilerim, geciktim." Eğitmen hızla içeri girdiğinde sınıfta gözlerini gezdirdi. "Seol Min Hanım'ın partneri de bugün bize eşlik edecek sanırım. Bize kendinizi tanıtır mısınız?"

Yoongi ayağa kalkarak hafifçe eğildi. "Min Yoongi." Biraz duraksadı Yoongi. Ne diyeceğini bilemedi. "Baba oluyorum."

Eğitmen güldü hafifçe. "Buradaki her erkek gibi."

"Evet." dedi Yoongi merakla ona bakan herkese hafifçe göz gezdirerek. "Herkes gibi... Baba oluyorum."

"İlk olarak bebeklerimizi hissedelim. Baylar ellerinizi partnerlerinizin karnına koyun lütfen." Yoongi elini korkarak Seol Min'in karnına koydu. Küçük bir çocuğun annesi aracılığıyla başkalarıyla konuşması gibi hep Seol Min aracılığıyla özür dilemişti o bebekten. Şimdi onu hissetmek... Korkutucu geliyordu. Evet, oradakiler gibiydi, baba oluyordu. Tek farkı onların hiçbiri korkmuyordu. Yoongi ise... O delicesine korkuyordu o küçük şişkinlikten.

Elini koyduktan sonra yavaşça dudağını yanaştırdı Seol Min'in karnına doğru ve kimsenin duyamayacağı şekilde mırıldandı. "Özür dilerim... Sana iyi bir baba olamayacağım için."

Hızla kendini geri çeken Yoongi, Seol Min'in merak dolu bakışlarıyla karşılaştı.

"Şimdi de anne adaylarımızın karnından gelen sesleri dinleyip duygularımızı anlatalım."

Yoongi suratını buruşturdu. "Bunu her gün yapıyorlar mı?" Seol Min kafa hareketiyle onayladı Yoongi'yi. Yoongi, bıkkınlıkla kulağını dayadı Seol Min'in göbeğine doğru.

"Bay Min, sizden başlayalım." Yoongi şaşkınca baktı. Açıkçası pek de bir şey hissetmemişti. Ne anlatabilirdi ki? "Jin Hyung'un karnından gelen sese benziyor."

Sınıfta herkes hafifçe gülmeye başladı. Bu sefer az önce tartıştığı adam söz aldı. "Ben orada hayata tutunmaya çalışan bir kalp sesi duyuyorum."

Yoongi suratını buruşturdu ve Seol Min'in kulağına fısıldadı. "Adamın dinlediği şarkının sözlerini ben yazıyorum, edebiyat parçalıyor bana burada."

Söz alan adamın karısı Seol Min'e doğru dönüp sinsilikle sırıttı. "Aramızdaki fark bu işte. Benim eşim bebeğimizin kalp atışını hissediyor senin bebeğinin babası ise bir karın gurultusu duyuyor. Benimkisi güzel sözler söylüyor seninkisi ise-" Seol Min kadını susturdu. "Dert etme, Yoongi bebeğimizi yaparken  söyleyebileceği tüm güzel sözcükleri söyledi bana."

Kadın, Seol Min'in sözleri karşısında şaşkınca kalırken Yoongi hafifçe tebessüm etti.

°°°

"Yayını bitirmeden önce... "

Skandal çıkmadan önce ayarlanan programa BTS nihayet çıkmıştı. Yoongi'nin Seol Min'in kanalındaki bir programa çıkması ilgi uyandırmış, programın başından beri reytingler %20'nin altına düşmemişti.

"Kurucumuz olan Park Seol Min yasaklasa da Min Yoongi'ye özel hayatıyla ilgili bir soru sormak istiyorum." Program sunucusu kadın Seol Min'in kızgın suratını görmemek için iyice Yoongi'ye döndü. "Kurucumuz Park Seol Min ile birlikte olduğunuz biliniyor hatta bir bebek beklediğiniz de... İlk başta bebeği istemediğinizi söylemenize rağmen son günlerde beraber sıkça vakit geçirdiğiniz görülüyor. Baba olmaya mı karar verdiniz?"

Yoongi gülümseyerek sunucuya döndü. "Seol Min ile 2 yılı aşkın birlikteyiz. İkimizde programa bağlı insanlarız. Benim de geleceğim hakkında bir planım vardı ve açıkçası baba olmak ilk sıralarda yer almıyordu. Beklemediğim bir anda, beklemediğimiz bir anda gelişen bir olaydı o yüzden baba olmak istemedim ama ilişkimi de söküp atamadım. Beraber vakit geçirip bebeğin varlığına kendimi alıştırmak istedim ve beklemediğim bir şey oldu. Bebeğimizi hissetmekle kalmayıp ona bağımlı oldum. Onun orada olduğunu bilmek bile bana güç veriyor. Seol Min ve bebeğimizin içinde olduğu bir yuva kurmak istesem de Seol Min henüz vakti gelmediğini söylüyor. Seol Min'in bana 'Evet' diyeceği güne kadar bekliyorum."

Kameraman, kamerayı hızla Seol Min'e çevirdi. Seol Min gülümseyerek mırıldandı. "Evet."

I CONTRACT(ED) Where stories live. Discover now