I CONTRACT(ED)

16-Onun Değil Benim Çocuğum Diyebilmek

"Oooo!" Namjoon'un açtığı hediye paketinden uzun zamandır istediği saat çıkınca herkes sevinçle haykırmıştı.

O sırada uykulu gözlerini ovuşturarak Erva çıkmıştı odasından.

Jin sevecen bir sesle konuşmaya başladı. "Bebeğim biz mi uyandırdık seni?"

Erva kafasını 'Hayır.' anlamında sağa sola salladı.

Jin gülümseyip kollarını ardına kadar açtı, Erva'nın gelmesi için. Erva koşarak geldiğinde Jin ilgi dolu bir sesle tekrar konuşmaya başladı. "Kabus mu gördün?"

Erva yine kafasını iki yana salladı. Ardından 7 kişinin yuvarlak oluşturduğu alanın ortasındaki hediye kutularına baktı. Jin'in kucağında oturmakta olan Erva'yı Jungkook kucağına aldı. "Hayranlarımız bize hediyeler almışlar. Onları açıyoruz." Ortadan kendi adına gelen bir hediyeyi aldı Jungkook. "Hediyeyi beraber açalım mı?"

Erva kafasını hızla aşağı yukarı salladı. Jungkook hediye paketini Erva'nın eline tutuşturdu.

Jungkook da Erva ile beraber kutuyu açtığında içinden çıkan mandala kitabını eline aldı Erva. Erva'nın meraklı bakışlarına karşı Jungkook açıklama yapma gereği hissetti. "Bu bir boyama kitabı, beraber boyar mıyız?" Erva kafasını sevinçle aşağı yukarı salladı.

Bong Cha'nın odasının kapısı açıldığında üyelerin bakışları oraya dönmüştü. Bong Cha'nın endişeli bakışları Erva'yı görene kadar odada dolaştı. Ardından ona merakla bakan üyelere döndü. "Erva'yı göremeyince endişelendim."

Erva diğer üyelerin de hediyelerine bakmak için etrafta dönerken Bong Cha da Amerikan mutfağa doğru yürüdü su içmek için.

Erva, Yoongi'nin yanında durup Yoongi'nin önündeki küçük kumamonu görünce ona dokunmak istedi ancak Yoongi'den korktuğu için uzun uzun Yoongi'ye baktı. Yoongi duygudan yoksun bir sesle sordu. "Onu mu sevdin?"

Erva kafasını hızla aşağı yukarı salladı.

"Al o zaman." dedi Yoongi kumamonu Erva'nın kucağına tıkarken.

Erva genişçe gülümsediğinde Yoongi hızla gözünü kapatıp yalvarırcasına mırıldandı. "Lütfen bana gülümseme."

Yoongi hızla balkona çıktığında Bong Cha, odadakilere döndü. "Erva'yı uyutur musunuz?"

Taehyung başını aşağı yukarı sallayıp Erva'yı odaya götürürken Bong Cha da balkona gitti Yoongi'nin peşinden.

"Sanırım anladım..." dedi Bong Cha, Yoongi'nin yanına otururken. "Geç de olsa Erva'yı değil kendini cezalandırdığını anladım."

Yoongi tepki vermeden yıldızlara bakmayı sürdürüyordu. "Erva'nın gülümsemesini görmeye katlanamıyorsun çünkü gülüşleriniz aynı... Ona baktıkça kendi gülümsemeni görüyorsun ve-"

Yoongi duygusuz bir ses tonuyla konuşarak, gözünü yıldızlardan ayırmayarak sözünü kesti Bong Cha'nın. "Neden kendime gülümsemeyi yasaklayayım ki?"

"Çünkü kendini suçluyorsun. Seol Min'in ölümünden dolayı..." Bong Cha'nın dedikleri üzerine Yoongi'nin öfke dolu bakışları Bong Cha'yı bulmuştu. "Seol Min ölmeyi kendisi seçti. Öleceğini bile bile doğurdu onu. Hem de bana güvenerek... Ona söylemiştim, hamile olduğunu öğrendiğimde... Ölse bile bakmayacağımı söylemiştim."

"Yine de..." Bong Cha derin bir nefes aldı. "Seol Min'in mezarına gitmiyorsun Yoongi. O küllerin olduğu vazoya bakarak 'Bana güvenmekle büyük hata ettin.' diyemiyorsun. Yıldızlara bakıyorsun sadece."

Bong Cha'nın sözleri üzerine Yoongi tekrar yıldızlara döndü. Bong Cha haklı mıydı? "Ona kızgınsın, çünkü sana ölebilme ihtimali olduğunu söylemedi. Ona kızgınsın çünkü söyleseydi ona daha erken sarılabilirdin, söyleseydi onu daha fazla öpebilirdin, söyleseydi onun yanında kalabilirdin. Kendine kızgınsın çünkü sana söylemese bile bunları yapman gerekiyordu. Pişmansın Yoongi, bu yüzden gülümsemeyi yasakladın kendine... Erva ile vakit geçirmiyorsun çünkü seni mutlu etmesinden korkuyorsun. Mutluluğu hak etmediğini düşünüyorsun ama yanılıyorsun, mutluluğu herkes hak eder. En çok da kendine ceza vermeye çalışırken seninle beraber cezalanan kızın hak etmiyor mu mutluluğu?"

Yoongi bakışlarını yıldızlardan çekti ve nefret dolu bir sesle Bong Cha'ya bağırdı. "O BENİM KIZIM DEĞİL, SEOL MİN'İN KIZI! SEOL MİN'DEN NEFRET EDİYORUM ÇÜNKÜ SORUMLULUK ALAMAYACAĞIMI SÖYLEMEME RAĞMEN BANA BİR ÇOCUK BIRAKTI. ERVA'DAN NEFRET EDİYORUM ÇÜNKÜ SEOL MİN'İN KIZI!"

Ayağa kalkıp gitmekte olan Yoongi'yi Bong Cha'nın bağırtısı durdurdu. Şimdiye kadar sesini hiçbir zaman yükseltmeyen kız deli gibi haykırmıştı. "ANNE YA DA BABASINI SEÇMEK ONUN ELİNDE DEĞİLDİ!"

Yoongi geri oturdu balkonlarındaki kanepeye. "Sen bana mı bağırdın az önce?"

"Eun Hwa..." Bong Cha'nın sesi titremeye başlamıştı. "Eun Hwa bir tecavüzün sonucunda oldu."

Bong Cha'nın sözleri üzerine Yoongi yutkundu. Bong Cha ise sesinin titremesine engel olamayarak konuşmaya devam etti. "Onun babası yerine ben utanmıştım. O kemerini takıp büyük bir keyifle odadan çıkarken ben koltuğa damlayan kan lekesine saatlerce bakıp insanlığımı sorgulamıştım. İnsanlığını kaybeden oydu ama onun kiri bana sinmiş gibi hissediyordum." Bong Cha ağlamamak için ara sıra duraksıyor sonra vücudunun kasıldığını bile fark etmeden titrek sesiyle konuşmaya devam ediyordu. "Ben insan olduğumu bile unutmuşken Tanrı bana kadın olduğumu hatırlattı. Beni..." Bong Cha'nın suratında buruk bir gülümseme oluştu. "Beni bir anne yaptı..."

Bong Cha derin bir nefes aldı tekrardan. "Eğer hamile olduğumu fark ettiğimde 4. aya girmemiş olsaydım onu aldıracaktım. Zaten aklımdan çıkaramadığım o geceyi her gün, ömrümün sonuna kadar hatırlamak istemiyordum. Sanki bana inat yaparmış gibi Eun Hwa tıpatıp babasına benziyor! Kendi canımdan olan bir parça hayatımı karartan o kişinin tıpatıp aynısı. Kendi çocuğumu kucağıma almaya korkuyordum Yoongi... Ona emzirmek dahi istemiyordum. Kendi çocuğumdan deli gibi nefret ediyordum. Ama sonra... Eun Hwa'ya onun oğlu değil de benim oğlum demeyi başardım. Eun Hwa elinde olsaydı o adamı seçmezdi baba olarak. Peki neden kendi canımdan olan oğlumdan nefret etmek zorundayım?"

Yoongi tüylerinin diken diken olduğunu hissetti. "Ben..." dedi sessizce. "Bugünkü konuşmayı hazmetmem gerek."

Yoongi balkondan çıktığında Bong Cha tuttuğu gözyaşlarını serbest bıraktı. Vücudu hala deli gibi titriyordu ve farkında bile değildi. Geçmişe gömmeye çalıştığı bu anıyı anımsamak, birisine anlatmak o kadar zor gelmişti ki omuzlarına konan hırkayı fark etmedi bile. Yanına oturup ona sarılan Taehyung'u da fark etmedi.

Bong Cha deli gibi ağlarken hiçbir şeyi fark etmemişti, Taehyung'un onunla beraber akan gözyaşlarını da...

°°°

Bu bölüm KttyCat00 gibi Bong Cha ile Taehyung isteyen kişiler için olsun o zaman.

Her şeyin başlangıcı da olabilir bu sarılma. Ya da bundan ötesine de gidemeyebilir. Açıkçası ruh halime bağlı biraz, bir de sizin isteklerinize.

Normalde Bong Cha'yı üyelerden hiçbiriyle yapmayacaktım ama TaeBong isteyenler olunca kurguyu değiştirdim. Eğer sizin de fikirleriniz varsa yazmaktan çekinmeyin >_<