9-Mektup

4.7K 305 57
                                    

Bölüm Şarkısı: BTS-I Need You

°°°
Yoongi duydukları karşısında yutkundu. İstemsizce tüm vücudu titremeye başlamıştı.

Jimin, Yoongi'nin bedenini tutarken konseri yaptıran firmanın temsilcisi sinirle soludu. "2 şarkılık kısım kalmıştı, 10 dakika bekleyemediniz mi söylemek için?"

Menajer, firma temsilcisine bağırdı. "Adamın karısı ölmüşken sahnede dans etmesini mi istiyorsunuz? Nasıl bir vicdansızsınız?"

"BTS'in dans edeceği her dakika için size para verdik. Söz konusu para ise, vicdan en büyük düşmanınızdır. Kadın zaten ölmüş, cesedin kaçacak hali yok ya 10 dakika sonra gidebilirdi." Firma temsilcisi arkasına yaslandı. "Sahneye mi çıkıyorsunuz yoksa mahkemede mi görüşelim?"

"İ-i-iki şarkı-ı ka-kaldı." Yoongi kekelemesine engel olamayacağını anlayınca cümlesini tamamlamayıp sahneye doğru yürüdü.

"Yoongi!" menajeri Yoongi'yi tutmaya çalıştıysa da engel olamadı. Diğer üyelere döndü. "Sahneye çıkın. Yoongi'nin ilerleyemeceğini düşündüğünüz anda bırakın, hiçbir şey sizin mutluluğunuzdan önemli değil."

Üyeler sahneye çıktığında Yoongi sahnenin ortasında duruyordu. Sadece lightstickin aydınlattığı ortama bakıyordu. Duygusuz bir şekilde... Kulaklığına gelen menajerinin seslerini bile duymuyordu. "Yoongi! Sahneden inmek istiyorsan inebilirsin. Acı çekerken orada durmak zorunda değilsin."

Yoongi yanındaki arkadaşlarına baktı, Hoseok'un gözyaşı yanağında takılı kalmıştı. Herkes onun ne yapacağına bakıyordu.

Yoongi, müziğin verilmeyeceğini anlayınca I Need You'yu söylemeye başladı titrek sesiyle. Yoongi'nin sözleri bittiğinde Hoseok şarkıya eşlik etmeye başladı.

Sırayla herkes şarkıya eşlik ederken Yoongi kendini tamamen şarkıya odaklamıştı. Kulaklığına gelen ses hala menajerinin sesiyken ne şarkı sözünde ne de dans hareketlerinde yanlış yapıyordu.

Menajer yapacak bir şey olmadığının farkına varınca sahnedeki spot ışıklarını açtırmaya karar verdi. Işıklar açıldığında Yoongi dengesini kaybedip yere düştü. Kalkmak yerine hıçkırmaya başladı. Elini bağırmamak için ağzına götürürken ağlaması şiddetlenmişti. Fanlar ne olduğunu anlamaya çalışırken Hoseok, yerde dizlerinin üzerine çökmüş, hıçkıra hıçkıra ağlayan Yoongi'nin yanına çöküp ona sarıldı. Yoongi'nin sırtını sıvazlarken bir yandan da o da Yoongi gibi ağlıyordu. Namjoon yerde duran iki arkadaşını ayağa kaldırdı. "Gidelim."

Kulise geri girdiklerinde Yoongi masanın üzerinde duran araba anahtarına doğru yürüdü. Taehyung araba anahtarını Yoongi'den önce aldı. "Ben sürerim." Yoongi kafasını aşağı yukarı sallayıp arabaya doğru koştu.

Menajer diğerlerine baktı. "Siz sahneye dönüp huysuzlanan fanlara durumu izah edin. Konseri erken bitirdiğiniz için dilerlerse hi touch etkinliği yapabileceğinizi söyleyin."

"Hyung!" dedi Jungkook sinirle. "Bizim de orada bulunmamız gerek."

"Bunun kalpsizce olduğunu biliyorum Jungkook. İnan şu an tüm herkesi toplayıp ben de gitmek istiyorum. Ama firma şu an Taehyung gittiği için bile sinirli."

"Sanki taksiye binip gidemiyor." diye mırıldandı firma temsilcisi. Jimin, temsilci kadının üzerine yürüyecekken Jungkook onu durdurdu. Namjoon kadına sinirle tısladı. "Biz sadece bir dans grubu değiliz, bir aileyiz. Sorun gidememesinde değil, sorun ona destek olup olmamak."

Temsilci kadının dudakları alayla yukarı kıvrıldı. "Aileniz beni ilgilendirmez, ama dans grubunuz burada olmalı."

Tartışmanın uzayacağını anlayınca menajer üyeleri sahneye yolladı. "Siz açıklayın, en erken sürede bitirmeye çalışın. Ben araçları hazırlatıyorum."

I CONTRACT(ED) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin