Bölüm 6

49.6K 2.2K 161
                                    

Üşüyorum... Hayatımda hiç olmadığım kadar çok üşüyorum. Tıpkı o gece gibi çok üşüyordum. Keşke o gün beni ısıtmasına izin vermeseydim. Ben o gece orada donsaydım da Aras önce bedenimi sonra da kalbimi ısıtmasaydı. Keşke o gece tenlerimiz hiç temas etmeseydi. Yatağımda biraz daha kıvrılırken titrediğimi hissetmiştim.

"Arya, titriyorsun..." Aras'ın parmak uçları koluma dediği anda tenim acımıştı. Okulumu çekiştirerek "Dokunma! Canımı acıtıyorsun bir daha bana dokunma!" Gecenin karanlığında gözyaşlarım sessizce dökülürken kanımın donduğunu hissedebiliyordum. İçim öyle çok üşüyordu ki ayazda bir başıma kalmışımda kibrit çöpüyle ısınmaya çalışıyormuşum gibiydi. Her kibrit çöpü alev aldığında geçmişe güzel anılarıma bir saniyeliğine dönünce içim anlık ısınıyordu. Sonra kibrit çöpü saniyeler içinde sönüp içim kalbim gibi küle dönüyordu.

"Ben salondayım bir şeye ihtiyacın olursa seslenmen yeterli..." Ben sana muhtacım diye avazım çıktığı kadar bağırıyorum be adam sessiz çığlıklarımı duymazken nasıl olur da bir kez daha bana gel derim... Kısa süren sessizlikten sonra kapı gıcırtısını duymuştum. Kapı açılmıştı ama kapanmamıştı. Bir süre odanın sessizliğini dinledim. Herhangi bir ses çıkmayınca önce başımı kaldırıp odaya baktım sonra yattığım yerden oturma pozisyonuna geçip gece lambasını yakmıştım.

Bana boşanalım demişti. Onca çabama gayretime rağmen boşanalım demişti. Oysa beni sevdiğine o denli inanıyordum ki bakışları yüreğimi ısıtıyordu. Bacaklarımı kendimi çekip sarıldığımda koca yatakta küçücük kalıvermiştim. Ben her gece korktuğumda yahut aklıma annem geldiğinde kimse sarılıp teselli bulacaktım. Allah'ım neden demekten kendimi alıkoyamıyorum. Aras ya Aras benim kocam bu kadar ahmak olmaz değil mi? Benden silah zoruyla ayrılmak gibi ister gibi bir hali var. Boşanalım bile derken ruhuyla ruhumu sarmalıyordu. Bakışları yüreğim ısıtırken bedeni buz gibiydi.

"Bulacağım... Sebebi her ne haltsa bulacak seninde burnundan fitil fitil getireceğim." Bir saat boyunca belki de fazla bir süre düşündüm. Ayrılmak istemesinin altındaki sebepleri düşündüm. Birinci ve en yakıcı sebep hayatında biri olması ikinci sebep işle ilgili büyük bir sorunu olması ki bu ayrılığa sebebiyet olmazdı. Ailesinin beni sevmediği için oğullarına baskı yapıyor desem adamları bir yıldır görmüyoruz... Yoksa Aras'ın bir ilişkisi oldu da sonra birinden çocuk mu peydahladı. Belki de kadın tehdit edip ayrıl dedi. Tabi ya geçen ay şehir dışına yalnız gidip iki gün benden uzakta kalmıştı. Ben sırf rahatsızım diye yanında götürmek istememişti.

"Bulacağım. Yemin ederim ki sebebi neyse bulacaktım." İlk iş yarın şirkette araştırma yapacaktım. İlk önce Aras'ın telefonundan başlamalıydım. Elimle yüzümü silip yataktan çıktım. Odadan parmak uçlarıyla çıkarken ses yapmamaya özen gösteriyordum.

Salona geldiğimde ilk önce başımı uzatıp içeriyi kolaçan ettim. Aras arkası dönük vaziyette yatıyordu. Yanına parmak uçlarımda gittiğimde telefonu hemen sehpanın üzerinde görmüştüm. Sessizce telefonunu alarak uyuyup uyanmadığını kontrol ettim. Uyuyordu. Gerisin geriye giderek koridora geçip telefonun tuş kilidini açtım. Şükür ki şifre aynıydı. İlk önce mesaj uygulamalarına girdim. Bir düzine banka ve işle ilgili mesajlar vardı. Mailine girdiğimde ise yine aynı manzara vardı. Oflayarak en son aramalara girdim. Hiç öyle yabancı bir numara falan yoktu. Bu ne ya burada hiçbir haltım yok. Tek çare yarın şirkette araştırma yapmak. Telefonu kilitlediğimde tekrar salona girip telefonu aldığım yere koydum. Aras'a baktığımda üstü açık yatıyordu. Bu adam geceleri de böyle illa arada kalkıp üstünü örtmek lazım. Uzanıp örtüyü alırken üstünü örtüp yüzüne yaklaştım. Kocam ahmaktı falan ama sıcacıktı. Biraz daha eğilip yanağına tüy kadar öpücük bıraktım. "Seni seviyorum kocam, ölene kadar da seveceğim..." Yine gözlerim dolunca bir damla yaş düşüne düşüvermişti. O an irkilip geri çekilsem de uyanmadı. Bende fırsattan istifade geri çekilip odama geçtim.

Sabah olup uyandığımda her sabah gibi kahvaltı hazırlayacaktım ki bunu yapmadım. Sadece üstümü giyinip kendime ekmek arası yaptım. Aras da alışkanlıktan olsa gerek mutfağa geldiğinde masaya baktı. "Günaydın, geç mi uyandın..."demiş sonra da elimdeki ekmek arasına bakarak "Onunla karnını doyurma dışarıda kahvaltı yapıp öyle şirkete geçeriz." Demişti. Benim kocam gerçekten Ahmak!

"Günaydın ve hayır, geç uyanmadım. Bundan sonra böyle sana kahvaltı hazırlamayacağım. Hatta bundan sonra herhangi bir işini de yapmayacağım kendine hizmetçi tutsan iyi edersin..." Yüzüme boş boş baktıktan sonra gerilerek "Haklısın."demiş ve arkasına bakmadan gitmişti. Bende ardından elimdekini bitirerek odama geçtim. Aras Bey de o sırada gömleğini giyiyordu.

"Aras Bey yatakları ayırdığımıza göre odaları da mı ayırsak. Bundan sonra odamda duş almanı ya da üstünü değiştirmeni istemiyorum..."

Aras gömleğinin düğmesini iliklerken gözlerime bakarak "Düne kadar..." demiş sonra da devamı getirmek yerine "Haklısın eşyalarımı misafir odasına taşırım."demişti. Bende omuz silkerek çantamı elimi aldım Bunu kendi istemişti. Bu savaşı kendi başlattığına göre bende büyük zevkle ona eşlik ederdim.

"Dışarıda bekliyorum." Çantamı aldıktan sonra odadan çıkıp topuklularımı giydim. Aras Bey de ardımdan gelip arabanın kilidini açmış sonra da evi kilitleyerek anahtarı bana uzatmıştı. Her zaman ben en son geldiğim için kapıyı kilitleyen o olurdu. Haliyle de evin anahtarı bende kalırdı.

Anahtarı elinden alınca yerime geçip emniyet kemerimi bağladım. Aras Beyde yerine geçtiğinde parmağındaki alyans gözüme çarptı. Alyansını çıkamamış... Bende parmağımda ki alyansıma ve tektaşıma bakıp oynadım. Aras da oynadığımı fark etmiş olmalıydı ki "Alyanslarımız boşanma gerçekleşene kadar parmağımızda takılı kalsın. Şirkette soran falan olursa bu konu üzerine bahsetme..."

"Peki, iş hayatımızda olduğu gibi evde de bir mi olacağız. Boşandıktan sonra da yine aynı şirkette çalışıp aynı evde mi kalacağız?"

"Boşanma süresi biraz uzun sürebilir. Bu süre zarfına kadar aynı iş yerinde aynı çatı altında kalacağız. Yok, istemem dersen şirketten ya da evden ayrılmana izin vermem. Boşandığımızda yine şirkette çalışacaksın. Ev konusuna da gelecek olursak orasını evlilik hediyesi olarak sana satın aldım. Eğer istersen benimle aynı çatı altında kalmak istemezsen bugün valizimi hazırlayıp eski evime taşınabilirim."





SİZCE DE AYRI EV FİKRİ MANTIKLI MI?






AHMAK KOCAM 🚬  Where stories live. Discover now