Benimsin

39.4K 1.8K 81
                                    

"Aras..." Odaya girdiğimde ses seda yoktu. Kapıyı örtmeden kocama parmak uçlarımda yaklaşarak yüzüne baktım. Aras'ın kötü olunca onu yatağa yatırıp iyi olana kadar kalkma demiştim. Aras da yoldan geldin senin de dinlenmen lazım dese de masayı öylece bırakmak istemediğim için hemen döneceğim diyerek odadan ayrılmıştım. Galiba onu çok bekletmiştim ki ben gelmeden uyumuştu.

Kocamın yüzünü seyrederken dudaklarım biraz daha yukarıya kıvrıldı. Bu hayal değildi, sonunda evimde kocamın yanındayım. Aras huzur içinde uyurken bende ışığı kapatıp yatağa girdim. Güzel yatağım seni bile o kadar çok özlemişim ki anlatamam. Kocama yaklaşıp ona dönük vaziyette yattım. "İyileşeceğiz Aras ikimiz de zamanla iyi olacağız." Öyle bir anda normale dönüp iyi olamazdık ama zamanla iyileşecektik.

Kocama biraz daha sokulurken Aras varlığımı hissetmiş olmalıydı ki yattığı yerden kıpırdanarak bana döndü. Dudaklarının arasından bir şey çıksa da anlamamıştım. Kolunu üstüme attığında bende derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım. Oğlum işte şimdi güvendeydik artık annen için endişelenmen gerekmeyecek. Uzun süre sonra ilk defa huzur içinde uyumuş sabaha da öpücüklerle uyandırılmıştım. Yattığım yerden gözlerimi bile açmadan ya derken Aras dudaklarını boynumda gezdiriyordu.

"Uyan uykucu kahvaltı yapacağız..."

"Biraz daha uyusak... Birlikte." Demiştim demesine de Aras hiç rahat durmuyordu. "Aras huylanıyorum."dediğimde gözlerimi açmıştım. Kocam bana kaşlarını çatarak "Boynundan huylandığını bilmiyordum, yoksa yeni özelliğin mi?" diye ciddi ciddi sormuştu.

"Ben telefon muyum da yeni özelliğim olsun. Yalnızca hormonlar..."

"Peki, bu hormonlar sana başka ne gibi özellikler kazandırdı?"

"Hmm... Şöyle ki çok yiyor ve çok ağlıyorum. Şu dokunsalar ağlayan kadınlardan olup çıktım. Başka bir şey var mı bilmiyorum ama aklıma geldikçe söylerim." Aras kollarımdan tutup yatakta doğrulmama yardım ettikten sonra bu kez dudağıma öpücük bıraktı.

"Uykumuz açıldığına göre kahvaltı yapalım mı?"

"Bende çok isterdim de kahvaltılık hiçbir şey yok..." demiştim. "Bizde dışarıda kahvaltı yapar sonra da alıverişe çıkarız olur mu? Hatırlıyordum da bu eve en son seninle birlikte bir şeyler almıştık..."

Ellerimi kocamın yüzünde gezdirerek gülümsedim. "Aras artık ayrılık yok değil mi? Bir kez daha boşanmaktan bahsetmeyeceksin değil mi?" Sorumla birlikte avuç içlerimi öperek "Asla bu ruh bedenden çıkmadığı sürece asla seni bırakmam..."

"O halde neden benden boşanmak istedin. Fikrini bebek mi değiştirdi. Sırf beni oğlun için bu eve getirmedin değil mi?" Aras'ın gözlerindeki geçişi anlamasam da kısa bir an yüzüme donuk bir ifadeyle baktı.

"Sence seni bebek için eve getirmiş olabilir miyim? Güzel karım evden ayrılırken bıraktığın mektubu hatırlıyor musun? Bana bir gün geri döneceğini yazmıştın. Bende seni bekledim. Bana geri dönmeni bana yine aşkla bakmanı bekledim. Ben çok bekledim ama gelmedin. Yine de Allah'ım bizi bir şekilde bir araya getirdi."

"Peki, bebek olmasaydı yine beni eve getirtir miydin?" Aras cevabımdan kaçmak ister gibi yataktan çıkıp elini bana uzattı. "Geçmiş geçmişte kaldı güzeldi. Artık eski acı günleri hatırlamayacak kendimize tertemiz bir sayfa açacağız. Bu yeni hayatta benimle misin?"

Tereddütsüz uzattığı ellerini tutarak yatakta dizlerimin üstünde doğruldum. Aras da yanağıma küçük bir öpücük bırakıp yataktan çıkmam için bana yardımcı oldu. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar odaya girdim "Canım bu valizlerde yalnızca senin kıyafetlerin mi var?"

"Hayır, birinde bugüne kadar oğlumuz için biriktirdiklerim diğerindeyse benim eşyalarım var..." Aras anladım diyerek dolabını karıştırmaya başladı. Ara sıra ifadesizleşse de buna pek önem vermiyordum. Valize yaklaşıp çektiğim sırada Aras öne atılarak "Ne yaptığını sanıyorsun, bir daha ağır en ufak bir şey bile kaldırdığını yahut çekiştirdiğini görürsem çok kötü bozuşuruz..."diye beni tehdit etti.

"Yalnızca içinden kıyafet almak istedim." Aras yine de söylenerek valizi yatağın üstüne koyarak fermuarını bizzat kendi açtı. Valizi açtığında en üstünde ikimizin fotoğrafı vardı eline aldığında "Giderken yanıma almıştım. Şimdiyse ait olduğu yere geri getirmek istedim."demiştim. İyi yapmışsın diyen Aras fotoğrafı ait olduğu yere koydu.

"Aras bizim acil olarak fotoğraflar çekilmemiz gerekiyor. Oğlumuz ilerde hamilelik fotoğraflarını görmek isteyebilir. Yoksa maazallah neden olmadığını sorup beni evlatlık mı aldığınız diye kendi kendine triplere girebilir." Sabahları bu denli çok konuşmasam da kocamla uzun sohbetler etmek istiyordum.

"Olur, çekiliriz ama ondan önce karnımızı doyuralım." Aras banyoya geçince bende dudak büzerek kendime kıyafet ayarladım. Hazırlandığımızdaysa el ele evden çıkıp kahvaltıya gittik. Aras yine pek bir şey yemese de yavaş yavaş daha çok şey yiyecek ve kendini bir an önce toparlayacaktı. Kahvaltıdan sonra Aras ile beraber alıverişe gitmiştik fakat bana abur cubur hiç aldırmamış. Ne alsam sağlına zararlı diyerek aldıklarımı geri yerine koymuştu.

Bu durumdan pek haz etmezsem çok fazla şey almıştık. Aras'ıma turşuluk malzeme de aldığımızda artık eve gitme zamanı gelmişti. Aras aldıklarımızı bir bir eve taşıyarak hiçbirine bana elletmemişti bile... Kocam yine beni evde yalnız bırakıp gittikten sonra temizlik için eve bir kadın göndermiş o evi temizlerken bende turşu kurduktan sonra akşam için kocama en sevdiği yemeklerden hazırlamaya başlamıştım.

"Efendim..."

"Arya Hanım, unutulduk galiba beni bu kadar çabuk unutabileceğini hiç düşünmemiştim."

"Seni unuttuğum falan yok bunu da nerden çıkardın."

"Bilmiyorum artık unutulduğumu düşünüyor ve en kısa sürede oraya gelmeyi düşünüyorum. Haberin olsun..."

"Gelme... Yani elbet gel de hemen gelme biraz aman geçsin öyle gel olmaz mı?"

"Olmaz ilk fırsatta seni görmeye geleceğim..."

"Peki, gel madem ne diyeyim."

"Seviliyorsun..."

"Sende... Görüşürüz."











AHMAK KOCAM 🚬  Where stories live. Discover now