Bölüm 14

39.2K 1.9K 127
                                    

  Şaka maka başarmıştım. Sonucunda Gül Annem biraz çıldırsa da şuan huzurluydum. Yüzümde gülümseme kocama baktığımda onunda gülümsediğini fark ettim. Normalde ailesi gittiği için üzgün olması gerekmiyor muydu? "Ne oldu neden gülüyorsun?" Soruyu sorduğumda kocamın gözleri beni bulmuştu.

"Hiç sadece kanıtladığım için mutluyum." Evet, çok iyi kanıtlamıştı. Gül Hanım gibi otoriter sert bir kadınla bile baş edebildiysem şu saten sonra kimse beni ezikleyemezdi. Hoş kimse bunu yapmıyordu fakat yine de insan psikolojisi arada çökebiliyordu. İkimizin gülüşü artarken Aras, film izleyelim mi diye sordu. Bense hemen kabul ettim.

Annesi il geldiği gün en az dört gün kalırız derken iki gün zor kalmışlardı. Buradan Antalya'ya geçecek çifti çok kıskansam da ben öyle sürekli gezemezdim. Ben kurulu düzeni çok seviyordum. Düzenim bozulunca da sinirleniyordum. Film için kocamın yanına oturduğumda dirseklerimi kendime çekerek yanımda oturan kocama baktım. Bu gece yine odalarımız ayrılacaktı. İçimden keşke ailesi biraz daha kalsın derken bir yandan kendimi belirsizliğe sokmak istemiyordum.

Bazen değil şu sıralar sürekli keşke demekten sıkılsam da keşke şuan kocamın dizine yatıp öyle televizyonu izleyebilsem diye düşündüm. "Ne oldu, neden yüzün düştü?" Aras yüzümde ne zaman değişim görse hemen ardını sorgulardı. "Babanlar sence bana kızmış mıdır?"

"Babamlar değil annem birazcık kızdı gibi oldu ama emin ol iyi yaptın. Annem bile olsa bazen aşırıya kaçıp karıma hizmetçi gibi davranması benim tahammülümün dışındaydı. Yine de bundan sonra seni anneme karşı korumayacağım. Bundan sonra sen tek başına baş edeceksin."

"Hem karım diyorsun hem de uzun vadede bundan sonra annemle sen baş et diyorsun. Aras sence de kendinle çelişmiyor musun? Bazen bana el gibisin bazense canıma can gibi. Ben seni çözümleyemiyorum neden böyle yapıyorsun? Eğer biri başına silah dayayıp zorla boşan diyorsa söyle bile yoksa yakında beni tımarhane de ziyarete geleceksin."

Aras önüne bakınca cümleme devam ettim. Bana şuan bir cevap vermesi gerekiyordu. "Arya ben dönüp dolaşıp aynı konulara gelmek istemiyorum. Biz bir karar verdik değil mi? O kararımızın arkasında durmalıyız."

"Ben değil sen karar verdin. Sevgili olurken de evlenirken de hep sen karar verdin. Bir kez dahi olsun bana sorma gereği duyup fikrimi almadın. Şimdi yaptığın şeyi kes çünkü gerçekten sinir bozucu oluyorsun." Film izleme kararımı değiştirerek sinirle ayağa kalktım. Aras da sinirlenerek "Ne yani ben seninle zorla mı evlendim. Sevgili olurken belki fazla ısrarcı olmuş olabilirim fakat ben seni evliliğe zorlamadım."

"Tabi tabi daha dün annem beni başka bir kızla evlendirecekti. Bende bu yüzden seninle olan evliliğimi hızlandırmak istedim demiş miydin? Yoksa kısa süreli hafıza kayıpları mı yaşıyorsun?"

"Arya kendine gel çirkefleşmene hiç gerek yok."

"Çirkef... Öyle mi çirkef..." Kocamı alkışlayarak "Bir bunu söylememiştin onu da söyledin tam oldu. Ama yine sende suç mahalle kızı alırsan böyle benim gibi çirkef olur işte..."

"Arya dedim abartıp durma." Kocama ayağa kalkınca derin bir nefes aldım. Ben böyle biri değildim. Sen beni bu hale getirdin.

"Yoksa sen çirkeflerin genel özelliklerini bilmiyor musun? Pis, iğrenç ve bulaşkan kimse demek... Bende çirkefleşmenin gerektiği şeyleri yaparak iğrençleşiyorum işte."

Aras daha fazla tahammül edemiyormuş gibi başını sallayarak yanımdan çekip gitti. Ardından bakınca çalışma odasına girdiğini görmüştüm. İyi orada kal belki sözlüğe falan denk gelirsin de karına hakaret ettiğini fark edersin. Yerime tekrardan oturunca filmi başlatıp tek başıma izledim. İki saatin sonunda yatakta mayışıp uzandığımda kapı sesi duymuş bunun üzerine gözlerimi yumarak uyumuş numarası yapmıştım. Ben Aras üstümü örtecek sanırken o önce televizyonu kapatmış sonra da beni kucağına almıştım. Bende ekstradan çabalayarak numara yaptığımı anlamasın diye elimden geleni yapmıştım. Bedenim yumuşak yatağa bırakılınca yanağımda küçük bir öpücük hissettim. İçimde bir şeyler erirken ağlamak istedim sadece ağlamak.

Sabah uyandığımdaysa yanımda Aras yoktu. Zaten gece yanımda yatmamış ne kadar çok beklesem de gelmemişti. Keyifsizce hazırlandığımda kahvaltıyı Aras ile beraber dışarıda yapıp oradan işe geçmiştik. Öğlene kadar etrafta boş boş gezip insanları seyretmiştim. Öğle vaktindeyse yemek yemek yerine yukarıya çıkmıştım fakat Aras Bey toplantıdaydı. Toplantı salonun önünden geçerken içerdeki güzel kadınları görmüştüm. Sinirden dişlerimi sıkarak bir anlık gafletle toplantı odasına dalıp sanki yanlışlıkla girmiş gibi pardon demiştim.

"Arya Hanım buyurun toplantımıza katılın." Aras toplantılarına katılmamı söyleyince sunum yapan adama ve diğer adamlara baktım. Aslında içeride kadından çok erkek vardı.

"Rahatsız etmeyeceksem katılmak isterim Aras Bey..." İçeriye süzülüp kapıyı çekince boş yere geçip sunumu yapan adama gözlerimi diktim. Sunuma tekrar başlayınca midemde kasılmalar başlamıştı. Aras da ara sıra bana bakıp tekrar toplantıya odaklanıyordu. Allah'ım bu ne böyle herkes pür dikkat kim sunum yapıyorsa onu izliyordu. Benim midem kasılmalarım açlığa dönüşünce midemin guruldamaması için dualar etmeye başlamıştım. Bir saati aşkın süre geçmişti ki toplantı bitmiş bende bitmiştim.

Aras toplantıyı sona erdirirken herkesle vedalaşmış bende nezaketen vedalaşmasına ortak olmuştum. Herkes gidince yerime oturup karnımı tuttum. "Aras her an açlıktan ölebilirim. Sen nasıl olur da açlığa bunca saat dayanabiliyorsun?" Kocam elleri cepte beni süzerken "Hadi kalk seni yemeğe götüreyim."demiş bende otuz iki diş "Asla ama asla hayır demem. Ama ne olur çok yakın bir yere gidelim." Demiştim.

Aras hayhay, diyerek beni yürüme mesafesinde bir yere götürerek karnımı doyurmuş. Sonra yorgun görünüyorsun diyerek şirketin şoförüyle eve göndermişti. Eve geldiğimde anahtarla içeriye girecektim ki yerde zarf dikkatimi çekince eğilip zarfı elime aldım. Adıma olduğunu görünce hemen zarfı yırtarak içeriye okudum.

"Mahkeme kağıdı..."




DİĞER BÖLÜMDE BOŞANMA DAVAMIZ VAR. BAKILIM HAKİM BEY NE KARAR VERECEK?







AHMAK KOCAM 🚬  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin