32.Bölüm

5.9K 516 250
                                    

Ben gelddddddiiiiiiiiğğğgmmmmm💃💃

VEEEE ARTIIIKK 1 YAŞINDAYIZZ💕💕💕TAMI TAMINA BİR SENEDIR SİZLERLE BİRLİKTE PİZZACI'DA BULUŞUYORUZ. DOĞUŞ GÜNÜMÜZ, BİR ARAYA GELMEMİZİN BİRİNCİ YILINI KUTLUYORUM. SİZLERİ ÇOOOOOOOK ÇOK ÇOK ÇOK SEVİYORUM. BİRLİKTE NİCE YILLARIMIZ OLSUN INŞALLAH❣❣❣❣

Nasılsınız sevgililerim❣
Karne haftasında bölüm atamadım kusura bakmayin. Umarım karneleriniz iyi gelmiştir. Hepinize güzel ve eğlenceli bir yaz tatili diliyorum💕

@imanageleniblis-
MavinerYener1109



Yanlışlarım affola keyifli okumalar

"Ya saçmalama bu konunun senin abarttığın kadar önemli olduğunu düşünmüyorum sınavda." bezgin surat ifademle birlikte tül perdenin ardından görünen sokağa çevirdim bakışlarımı.

"Önemli değil mi? Bu konudan en az üç soru gelir ve sen önemli olmadığını söylüyorsun. Sen bu konuları bile çözmeye uğraşmıyorken integral sorularında intihar edeceğini düşündürüyorsun bana. Şimdi bak şuraya, çözene kadar buradayım." Ellerimi sinirle saçlarıma geçirdim. "Ya ben okumayacağım ya!" Furkan elindeki kalemi profesyonel hareketlerle dans ettirirken bana benim adam olmayacağım anlamı dolu bakışlar yolluyordu. "3'e kadar sayıyorum Beray, ya gelir soruyu adam gibi çözmeye başlarsın ya da..."

"Ya da ne pardon Sayın öğretmen müsvettesi? Hayır senin bana karşı ne gibi bir tehditin olabilir? Şuan benim evimdeyiz." Elimle odanın bana ait olduğunu hatırlatmak ister gibi bir daire çizdim.

Çok geçmedi sadece kısa bir kaç saniye, ve alışkın olduğum sızıyı kulağımda hissettim. Bu acıya Rüzgar abinin sayesinde bayağı bir aşinaydım. Furkan şuan kulağımı çekiyordu!"

"A a ya bırak! Ananı! Lan bırak kullağımı anam avradım olsun elini ısırırım lan!"

"Çözüyor musun?" Eli hala kulağımda asılı öyle dururken sorduğu soruya olumlu cevap verecek olma Beraylık gururumu zedeliyordu.

"Tamam. Bırak." elini kulağımdan uzaklaştırdığında tehtidkar olduğuna emin olduğum bakışlarımla birlikte kulağımın acıyan kısmını ovuşturdum. "Hani eğitimde şiddet yasaktı! Bu nasıl öğretmen ya!"

Elime kalemi alıp ne olduğunu saptayamadığım soruyla olan flörtüme geri döndüm. Furkan ise hala benim koltuğumda oturuyordu. "Burda öğrenci benim, benim rahat olmam gerek miyor mu?"

"Kızım ben daha üstünüm. Eğitim veriyoruz icabında. Taburenin üstünde mi konu anlatayım?"

"Peki ben neden taburenin üzerinde konu dinliyorum."

"Beray, onun üzerinde bile miskinlik yapıyorsun rahat koltuğa otursan dersin yarısında uyursun."

"Ha yani tek neden bu ha? Kıçımı yumuşak koltuğa mıhladım demiyorsun da!"

"E o da var tabi. Hadi şimdi x'i bul ve bulduğunda bana haber ver. Çok uzun sürmesin sıkılıyorum." ellerini de ensesinde birleştirerek koltukta arkasına yaslandığında resmen uyku moduna geçmiş gibi duruyordu. "Ebesini de bulayım mı Furkan ha? X'i bulana ebesi yanında promosyonmuş!"

"Sen bana x'i ver promosyonu kendine ayırırsın." Ağzım edepsiz küfürlere âlet olmak istemezken beynimde küçük fanteziler dönüyordu. Kalemi Furkan'ın sol kulağından sokup, sağ kulağından çıkarmak gibi küçük tatlı şeyler!




Saat öğlen on ikiyi aşarken Furkan sert sayılmayacak şekilde elini masaya vurdu. "Ders bitmiştir sevgilim." Kafamı olumsuz şekilde sallayarak ona döndüm. "Ya ne güzel iki saattir rahattım, nerden geldi yine aklına?"

PİZZACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin