Bayram bitmeden yetiştim😂😂 Hepinizin bayramı mübarek olsun Pizzacı tayfası! Bakın nasıl da erken geldim bu sefer😉
Bu aralar üniversite sonuçları açıklanacağı için fazlasıyla heyecanlıyım. Tercih yapanlar var mı aranızda bakalım? Nereleri yazdınız?
_____
Keyifli okumalar
Gözlerim, buz gibi olmuş kahveme ev sahipliği yapan fincanımın üzerine kilitlenmişken kapıdan gelen anahtar sesiyle irkildim. Gece Furkan beni eve bırakmıştı ve ben en fazla iki saat uyuyabilmiş kendimi tekrar tekrar kahve yaparken bulmuştum. Saate bakma gereği duymadım eve bu saatte gelen daha doğrusu eve tek gelen babam oluyordu.
Ne konuşacağımızı, nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum. Bir anda ona koyduğum çayın suyu demlikten taşınca evhamla altını kısmak için kalktım. Babam sesleri duymuş olacak ki kapıda belirdi. "Günaydın...baba. Sana çay falan yaptım gel ye de öyle uyu." Bir kaç saniye bir şey söylemeden sadece suratıma baktı. Onun nasıl bir insan olduğunu bilmesem biraz sonra bağırarak bana küfür edecek derdim. "Hadi gel." Oturması için sandalyesini masanın altımdan çektiğimde yavaş hareketlerle üzerindeki ceketi çıkardı. Havanın şakası yoktu bu aralar. Donduruyordu yavaş yavaş.
"Yumurta mı kırmamı istersin yoksa peynir ısıtması mı yapayım? Soğursa diye senin gelmeni bekledim."
"Yumurta yap." derin bir nefes eşliğinde verdiği cevapla harekete geçip dolaptan iki tane yumurta çıkardım. Dolaptan tava alarak işe koyulduğumda şu ana kadar iyi geldiğimi düşünerek kendimi tebrik ettim. Onun huyuna gitmeliydim. En azından bir süreliğine.
Hazır olan yumurtayıda o gelmeden önce hazırladığım sofraya koyarak her zamanki gibi tam karşısına oturdum.
"Nasılsın baba?" Aslında bu sorunun altında yatan şey hala sinirli olup olmadığını ölçmekti. "İyi." diyerek kestirip attığında başka bir şry söylemedim aramızda bir tartışma çıkmasını ve karnını doyurmadan sofradan kalkmasını istemiyordum.
Babamın çayını yenilerken zil çaldığında suratımı buruşturdum. Bize genel olarak pek gelen olmazdı, hele de bu saatte hiç olmazdı. "Biri mi gelecekti baba?"
"Haberim yok." Elimdeki çay bardağını babamın önüne koyarak apartman kapısını açmak için otomata bastım. Kimin geldiğini görmek için kapıyı açıp beklemeye başladığımda hızla merdiven çıkan adım seslerini duydum. Çok geçmeden de karşıma elindeki kitaplarla birlikte Furkan dikildi. "Yok hayır sen canına fakan susadın galiba?" alaycı sorumu umursamadan cıvıl cıvıl bir sesle "Ders vardı bugün. Unuttun mu?" diyerek kapıyla benim aramdaki boşluktan içeri sızdı. Çok değil bir kaç dakika sonra babam "Testere" nin yeni serisini çekecekti.
Direkt olarak yerini bildiği mutfağ girdiğinde ben de arkasından gittim. "Günaydın Mehmet amca afiyet olsun."
Babam bir Furkan'a bir bana bakarken son olarak bende durdu. "Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz?" Ben korkuyla yutkunduğumda Furkan bir şeyi unutmuş gibi elini alnına vurdu. "Ahh pardon Mehmet amca dün olanları akşam duydum. İzin verirsen sana düzgünce anlatayım." Babam cevap vermemişti sadece dehşet verici bir şekilde Furkan'a bakıyordu. "İlk olarak Mehmet amca Beray ile aramızda bir şey yok. Ben sadece onun öğretmeniyim ve o da bazen kardeşimle ilgilenmeme yardım eden arkadaşım." Furkan bir pot kırmamam adına gözlerini bana dikerek benden onay aldı. Daha sonra tekrar konuşaya başladı.
"Dün Can'ın size söylediği şeylerden inanın çok geç haberim oldu. Yani aslında Can'ın anlattığı şeyler sadece onu Beray'dan uzak tutmak için kurduğumuz oyunun bir parçası. Mehmet amca bundan birkaç ay önce Can'ın Beray'ı sevdiğini öğrendik ve Beray'a karşı seviyesiz bir davranışını görmemek adına pizzacıdaki arkadaşlarla birlikte aramızda bir oyun kurduk. Ben Beray'la sevgili olduğumu söyleyecektim ve bu sayede Can'ı Beray'dan uzak tutacaktık ve eğer duyguları bir hevesse bunu anlamasını sağlayacaktık ama Can bizim oyunumuza inandıkça daha da fena bir hale geldi ve sonunda gelip size böyle seviyesiz şeyler anlatmış. Tabi ki Beray gibi düzgün bir kız arkadaşım olsun isterim ama aramızda öyle bir şey yok ben sadece onu YKS'ye hazırlıyorum. Biliyorsunuz evinize girip çıkıyorum arkanızdan iş çevirecek bir insan değilim. Beray olan biteni anlattı dün size bir şey söyleyememiş çünkü ona maalesef anlatma fırsatı vermemişsiniz. Olayın gerçek yüzü bu Mehmet amca." diyerek konuşmasını sonlandırdığından bir an olan biten her şeyin gerçekten böyle geliştiğini düşündüm. İyi hissettirmemişti, Furkan'ın sadece bana ders anlatan öğretmenim olması.
