Merhaba, sevgili okurcuklarımız. Bugün aşırı bir iyimserim. Ciddi bir giriş yapamadım. Her neyse, atlayalım bunları. Eleştirimize gelelim. Bugün eleştireceğim hikâye Adını Sessizce Fısılda. Yazarı da @fecri1299 .
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kapağından başlamak istiyorum. Dark kapaklardan pek hoşlanmama rağmen bu hoşuma gitti. Herhangi bir eksiklik göremedim, aslında bugün her şeyi güzel buluyorum. Ama hayır, ciddiyetle güzel kapak.
Her neyse tanıtımın...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bu uzunluktaki tanıtımlar çok hoşuma gidiyor. Ne fazla uzun ne de kısa... Tanıtımın özüne geldiğimizde ise, konunu pek yansıttığını düşünmüyorum. Böyle süslü laflardan nedense pek hoşlanmıyorum. Bunun yerine konun hakkında ipucu verecek birkaç basit cümle daha çok dikkat çekerdi bence. Çünkü insanlar konunu anlamazlarsa şunu söyleyebilirler. " Daha tanıtımda konusunu anlatamayan yazar, kitapta nasıl anlatsın?" Daha sonra yapacakları şey hikâyeye dokunmadan sessizce kaçmak olur. Yalan değil. İnsanlarda karşılaştığım bir tepkiyi yazdım yani.
Evet, sırf tanıtımın için neredeyse tanıtımın kadar eleştiri yaptığımıza göre diğer konuya geçebiliriz.
Kurgun!
Kesinlikle hoşuma gitti. Acı, dram ve benzerleri pek ilgilendiğim kategoriler değil. Ama bu hikâye kategoriye karşı içimde bir merak oluşturdu. Anladığım kadarıyla Yağız, Maske'nin annesine takıntılıymış ve Maske'nin babasını öldürmüş. Maske'nin annesi de intihar etmiş, çocuğun gözü önünde. Maske de intikam için Yağız'ı öldürüyor. Ama asıl intikam Yağız'ı öldürmek değil, Yağız'ın kızı olan Su'yu delirtmek. Bir de araya girecek bir aşk var ortada.
Allah'ım anlatana kadar terledim. Bu tarz konularda çok kitap okumadığım için özgün olup olmadığını bilmiyorum. Buna rağmen oldukça hoşuma gittiğini söylemek zorundayım. Aslında söylediğim gibi bu konuda fazla bilgim olmadığından kurgun hakkında pek bir şey söylemek istemiyorum.
Bu sebeple hadi anlatım tarzına geçelim.
Anlatım tarzını sevdim. Ama geliştirilemeyeceğini söylemiyorum. Örneğin Maske'nin Su'yu boğduğu sahne oldukça hızlıca geçilmişti. Herkese önerdiğim gibi sana da kitap okumanı öneririm. Zaten her yazarın kitap okuması gerekir ama sen bir kademe daha fazla okuyorak eksiğini kapatıp diğer yazarların bir adım önüne geçebilirsin.
Betimlemelerine geldiğimizde, eksiktiler bence. Şuan betimlemelerinden hatırladığım tek şey maskenin siyah gözleri olduğu. Başkarakterin nasıl göründüğünü bilmiyorum mesela. Bunun için yine herkese yaptığım gibi sana da Sherlock öneriyorum. Ayrıca kendim de bir tavsiye vermekten çekinmeyeceğim. Betimleme yaparken korkma, aynı özelliği en az iki bölümde bir tekrarla. Böylece betimlemelerin akılda kalır. Örnek olarak.
Yavaşça yatakta doğruldu. Uykusunu aldığından gözlerinin beyazı damarlardan kurtulmuş, göz bebeklerinden ayırt edilemeyen irisini ortaya çıkartmıştı. Ayaklarını yataktan sallandırıp aylakça gerindi. Nasırlı ellerini, uçlarını griye boyattığı siyah saçlarından geçirdi. (Bölüm 1) --------------------- Kapıyı sertçe itip dükkana girdi. Ustalık, çıraklık belgeleriyle dolu krem duvarlarda siyah gözlerini gezdirdi. Ofis olarak adlandırdıkları yeri hızlıca adımlayıp atölyenin kapısına vardı. Nasırlı ellerini kapı koluna koymadan önce bağırdı. "Usta! Neredesin?" Kapıyı açıp atölyeye girdi. Gözlerinin önüne gelen gri saç tutamlarını siyah olanlara kavuşturup gözlerini atölyede gezdirdi. (Bölüm 3)
Bunun gibi aynı özelliği arada bir tekrarlaman okurun karakter hakkında bir fikir edinmesini sağlar. Tabii bunu her bölüm yapmayacaksın. 10. bölüme kadar tekrarladıktan sonra zaten okuyucu bunları ezberlemiş olacak. Yani bu betimlemeye daha fazla devam etmene gerek kalmaz ve olay betimlemelerine yoğunlaşbilirsin.
Sanırım konudan saptım. Her neyse...
Sırada en önemli konuların başını çeken konu var. Yazım yanlışları... Ne yazık ki fazla internetim olmadığı için ekran görüntülerini kullanamayacağım.
Dikkatimi çekti bu yüzden bunu başa aldım. Virgül koymadan önce boşluk bırakıyorsun ki bu yanlış. Ayrıca nokta koyduktan sonra da boşluk bırakmıyorsun ki bu da yanlış.
Örnek: "Ne yaptın ki , bedelini ödüyorsun?" (Bu kitaptan aldığım bir kesit)
Doğrusu: "Ne yaptın ki, bedelini ödüyorsun?"
Örnek: Çığlık atmaya başladı.Sesinin son damlasına kadar çığlık atıyordu.
Doğrusu: Çığlık atmaya başladı. Sesinin son damlasına kadar çığlık atıyordu.
Bunun haricinde birkaç tane 'de/da' yanlışı vardı. Bunun dışında yanlış görmedim.
