SASSY / Zaylena

twelve

Lana del Ray- White Mustang

Gözlerimi yavaşça açtım. Kendimi donmuş gibi hissediyordum. Çarşafı biraz daha üstüme çektim ve gerindim.

Yatağın diğer ucuna baktığımda Zayn'in orda olmadığını görmüştüm. Sanırım içeri gitmişti. Yataktan yavaş hareketlerle kalkıp üzerime bir şeyler geçirdim.

Banyoya geçip ihtiyaçlarımı giderdim ve ardından salona geçtim. "Zayn?"

Gözlerim onu aradı ama ortalıkta yoktu. " Zayn?" Tekrar seslenmeme rağmen evde çıt yoktu. Gitmişti demek.

Huzursuzca homurdandım. Daha ilk günden kaçar gibi gitmesi sinirimi bozmuştu. Odama geçip telefonumu aldım. Gözlerim şaşkınlıkla büyüdü çünkü Angi'den 27 cevapsız arama ve 10 mesaj vardı. Hepsi de dün gecedendi.

İçimi ele geçiren merakım fazla oyalanmamı engelledi ve hemen mesajları açtım.

Angi: Alaska acil konuşmamız gerek!
Angi: Lütfen aç şu telefonu.
Angi: Senin için endişeleniyorum.
Angi: Alison Zayn'e herşeyi anlatmış!
Angi: Tüm oyunlarını!
Angi: Zayn'e sakın güvenme!
Angi: Salak bir intikam için kalbini Kırabilir!
Angi: Zayn'in yaptığı her şey sahte.
Angi: Ona sakın güvenme!
Angi: Neredesin aç şu telefonu!

Bir an nefesimin kesildiğini hissettim. Okuduklarım aklımda dönüp duruyordu. Kalbim deli gibi atıyordu ve şuan tek istediğim Alison'u paramparça etmekti.

Bana bunu nasıl yapabilirdi! Ona ne yapmıştım ki! Arkadaş olduğumuzu sanmıştım ama o gidip her şeyi anlatmıştı öyle mi!

Bunun bedelini ona ağır ödetecektim.

Bir de Zayn vardı tabi. Benimle yatmış ve kenara atmıştı, bende ona güvenmiştim. Dün yaptığı her hareketin şuan yalan olduğunu bilmek kalbimi o kadar kırmıştı ki. İkisini de diri diri gömmek istiyordum.

Telefonu sinirle yatağa fırlattım. Yalan mıydı yani herşey? Dün beni öpmesi, birlikte uyumamız. O  güzel şeylerin hepsi mi yalandı?

Gözlerime hucüm eden göz yaşları ile daha fazla mücadele edemedim ve hıçkırarak ağlamaya başladım.

Tam ona aşık olduğumu kendime itiraf etmişken her şey yerle bir olmuştu. Tam benim olduğunu düşünürken beni mahvetmişti.

Gözlerimi hırsla sildim. Ben bunun altında kalacak bir kız değildim. Hiçbir zaman da olmayacaktım.

Telefonumu elime aldım ve Zayn'e mesaj attım.

A: Zayn?

*Bu kişiye mesaj atmanız engellenmiştir.*

Beni engellemişti. Bir kaç kez aramama rağmen telefonu da sürekli meşgul çalıyordu. Kafayı yemek üzereydim.

Çantamı sırtıma taktım ve evden hızlı adımlarla çıkarken telefonum çalmaya başladı. Ekranda 'Angi' yazıyordu. " Alo?"

"Alaska lütfen bir şey olmadığını söyle."

"Bir şey oldu Angi! Biz birlikte olduk ve Zayn siktir olup gitti!"

"Aman Tanrım!"

"Alison nerde! Onun derisini yüzeceğim!"

"Okulda. Hatta tam karşımda, sürtük. Bunu nasıl yapar!"

"Oraya geldiğimde görüşürüz."

Telefonu kapatıp çantama attım. O kadar öfkeliydim ki kendimi durduramıyordum.

Hızlı adımlarım sayesinde okula vardığımda derim bir nefes aldım ve etrafı taradım. Angi beni görüp el salladı ve yanımda geldi.

Koluma girdi. " Bak sakin ol tamam mı?"  Sinirle güldüm. " Sakin mi olayım! Oyuna geldim Angi. Kalbim o kadar kırık ki!"

Beni çekiştirerek her zaman oturduğumuz ağacın dibine götürdü. Sırtımı ağaca yaslayıp oturdum ve sinirden tırnaklarımı kemirmeye başladım. " Nerde o sürtük?" Diye sordum.

Sinirliydim, burnumdan soluyordum." Bak şurda ilerde."

Parmağıyla uzattığı yere bakınca ayağa fırladım. Zayn ile birbirine el şakası yapıp kahkaha eten inek Alison'ı görmek beni afallatmıştı.
"Sen burda kal Angi."

Hızlı adımlarla kahkaha atan ikilinin yanına gittim. Sahi bunlar nasıl tanışmıştı. "Alison siktir olup gitmen için 3 saniyen var."

Sert sesim duyulduğunda gülmeleri kesildi. Alison korkmuş bir tavırla yanımızdan uzaklaşırken Zayn ile baş başa kaldık.

Suratına öfkeyle baktım. Bana bunu neden yapmıştı? Sadece telefondan rahatsız ettim diye benimle yatması, bu şekilde aşağılanması gerekmiyordu daha farklı şekillerde de intikam alabilirdi ama o en ağır yolu seçmişti.

Ben öfke ile suratına bakıp burnumdan solurken konuştu. "Evde ağlayacağını düşünmüştüm."

Gülerek benimle dalga geçtiğinde suratına sert bir tokat geçirdim. Gözleri şaşkınlıkla büyüdü ve kafası yana eğildi. " Sen hayatımda gördüğüm en adi orospu çocuğusun Zayn!"

Suratı hala yana eğik kalmıştı ve bu bana cesaret veriyordu. " Beni arkamdan bıçakladın hemde en yakın arkadaşım dediğim insanlardan biriyle! Bu kadar adi bir piç olacağını düşünmemiştim!"

O kadar sert tokat atmıştım ki dudağını ısırmıştı ve şuan dudağının kenarından hafifçe kan sızıyordu fakat o buna aldırmadan güldü.

Gülmesi o kadar sinirimi bozuyordu ki göz yaşlarım ardı ardına akmaya başladı. Yaptığı adilikti. Benden faydalanmıştı sonuçta! Üstelik Alison her şeyi söylediyse onu sevdiğimden de bahsetmiş olmalıydı.  " Hani ilk buluşmamızda seni bekletmiştim ya?"

Kaşlarım çatılırken onu dinlemeye devam ettim. " Bu beni beklettiğin ve yalan söylediğin içindi. Sana, seni mahvedeceğimi söylemiştim Alaska."

Nefeslerim hızlanırken göz yaşlarım daha da çoğaldı. "Seni becermemi sen istedin." Gülerek dudağının kenarını sildi. "Çünkü sen arsız bir sürtüksün."

Dudaklarımdan bir hıçkırık kaçtı. İnsanlar durmuş bizi izliyordu.
"Ve bende seni becerdim, yanii.."

Gözlerini gözlerime kilitledi ve suratıma yaklaştı. Yüzüme düşen bir tutam saçı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Seninle işim bitti." Diyerek devam etti.

Şuan kalbimin atıp atmadığından bile emin değildim. Donup kalmıştım çünkü.

Arkasını dönüp gitti ve kalabalığın arasında kayboldu. Ben ise hareket dahi edemiyordum. Üzerimde öyle bir ağırlık vardı ki.

"Çekilin şuradan!" Kalabalığı yara yara  bana ulaşmaya çalışan Angi bile şuan umrumda değildi.

Umrumda olan tek şey bana dedikleriydi. Kafamın içinde 'seninle işim bitti.' diyişi dönüp duruyordu.

Angi kolumdan çekip beni ordan çıkardı ama hala kendime gelememiştim. " Alaska bana bak!"

Islak gözlerim Angi'nin gözleri ile buluştu.

"Onlara bu yaptıklarını ödeteceğiz! Tamam mı? Kendine gel Alaska lütfen! Sen onun dediği gibi biri değilsin!"

Gözlerim hüzünle kapanırken Angi'ye sarıldım. Şuan intikam düşünmek istemiyordum. " Beni eve götür." Diyebildim sadece.

Canım çok yanıyordu.

Veeee oç Zayn bombayı patlatırrr.
Ulan Zayn nettin sen....